TED`lilere Nakilcioğlu`ndan konferans

Türk Eğitim Derneği (TED) Afyon Koleji yönetici, öğretmen ve öğrencilerine Doçent Doktor İsmail Hakkı Nakilcioğlu tarafından “İnternet Kültürü” konulu bir konferans verildi.
 

Türk Eğitim Derneği (TED) Afyon Koleji yönetici, öğretmen ve öğrencilerine Doç. Dr. İsmail Hakkı Nakilcioğlu tarafından “İnternet Kültürü” konulu bir konferans verildi.


Bilim ve Teknoloji Haftası dolayısıyla TED Afyon Koleji Çokamaçlı Salonu’nda düzenlenen toplantıya Ortaokul Müdür Yardımcısı Cansel Özermen, İlkokul Müdür Yardımcısı Müjgan Merdivenci, Türkçe Öğretmeni Beril Özpınar, Bilişim Teknolojileri Öğretmeni Ali Burak Kök, Fen ve Teknoloji Öğretmenleri Rasim Aydoğuş ve Doğan Yoldaş, Görsel Sanatlar Öğretmeni Murat Cengiz, Sınıf Öğretmeni Sema Aytaç ve Beden Eğitimi Öğretmeni Çağlar Toksöz ile birlikte okul öğrencileri katıldı.


Türkçe Öğretmeni Beril Özpınar’ın CV okuması ve sunuş konuşmasından sonra kürsüye gelen AKÜ Güzel Sanatlar Fakültesi İletişim Tasarımı ve Grafik Bölümü Başkanı ve Türkiye Bilişim Derneği İl Temsilcisi Doç. Dr. İsmail Hakkı Nakilcioğlu genel anlamda kültürü bir ulusun, bir halk ya da topluluğun yaşam tarzı olarak tanımladı ve “Kültür, insanın doğaya eklediği tüm maddi ve manevi varlıkların toplamı” olarak da bilinir.” dedi.


Konferansta, internetin doğru kullanımının hayatımızda meydana getirdiği yararlı etkiler ile yanlış kullanımının yol açtığı zararlı etkilerden örnekler verilip, “İnterneti nasıl doğru kullanabiliriz?” sorusuna cevap arandı. Bir üniversite hocası olarak değil, geçmişte TED Afyon Koleji’nde gönüllü eğitmenlik yapmış bir öğretmen olarak öğrencilere seslendiğini ifadeyle konuşmasına başlayan Doç. Dr. Nakilcioğlu, günümüzde internetin insan yaşamını derinden etkileyen bir devrim niteliği taşıdığına dikkat çekti ve başlı başına bir kültür ögesi olarak internetin çok iyi analiz edilip değerlendirilmesi gerektiğini kaydederek şunları söyledi:


“İnternet, kültür biçimlerini kökünden sarsan ve bambaşka, yepyeni, alışılmadık kalıplarla bizi yönlendirmeye çalışan bir olgudur. İçinde yaşadığımız, ama fark etmediğimiz gerçek, bir internet depremi ve tsunamisi ile karşı karşıya bulunduğumuzdur.


Burada önemli olan, kimin kime egemen olacağıdır. Bu son teknoloji ve uygarlık ürünü mü bizi yönetecek, yoksa onu üreten beyin olarak biz mi ona yön vereceğiz?
İnternet nedir? Gençlerin ruhunu tutsak alan sanal bir canavar mı, yoksa demokratik ve özgür bir iletişim ortamı mı? Ne dersek diyelim, internet, çağımızın bir gerçeğidir. İnternet, kimimizin kucağında bulduğu bir bebek, kimimizin ise kucağına doğduğu bir anadır.


Tartışılması gereken asıl konu, internetten nasıl yararlanmak gerektiğidir. İnternet, eğlence ve zaman öldürme aracı olmamalıdır. Gençlerimizin ‘doğru internet kullanımı’ bilincine kavuşturulmasını mutlaka sağlamalıyız.


Aydınlarımızın, düşünen beyinlerin ve bilim insanlarının çok büyük kültürel ve toplumsal sorumluluğu vardır. Toplumdaki çatışmaları barışçılıkla; teknolojik gelişmeleri çevrecilikle; günlük yaşamın çirkinliklerini sanat ve edebiyatla dengelemeye çalışmak zorundayız. Biz bu dünyayı atalarımızdan devralmadık, torunlarımızdan ödünç aldık! Bizden sonraki kuşaklara daha güzel nasıl teslim edebiliriz? Bunun muhasebesini yapmalıyız.”


İnternetin, en önemli kültür değerlerinden olan “dil” üzerindeki etkilerine de değinen Nakilcioğlu, internet dilinin ve chat Türkçesi’nin genç kuşak arasında hızla yaygınlaştığına vurgu yaparak şöyle konuştu:


“Yaşama getirdiği tüm kolaylıklara ve üstünlüklere karşılık internet, farkına varsak da varmasak da dil üzerinde son derece olumsuz etkiler meydana getirmektedir. İnternetin sunduğu özel iletişim yöntemleri nedeniyle Türkçe’nin hem içeriği hem de biçimsel yapısı bozulmaktadır.


İçerik yönünden baktığımızda görülmektedir ki; sesli harfler atılarak oluşturulan, kuşa çevrilmiş kelimelerle iletişim kurmak artık alışkanlık haline gelmiştir. Genç kuşak, Merhaba yerine mrb, ne haber yerine nbr, iyiyim yerine iim demeyi tercih etmektedir. Bunun yanında, yazılı iletişimde noktalama işaretlerini hiç kullanmamak, büyük-küçük harf ayırımını umursamamak, yazım (imlâ) kurallarını hiçe saymak moda olmuştur.


Biçim yönünden baktığımızda da binlerce yıllık geçmişi bulunan Türk dilinin ana kalıplarının neredeyse tamamen değişmeye başladığına tanık olmaktayız. Kelimeler ve cümlelerle anlaşmak yerine, ‘Emoticon’ ya da ‘Smiley’ denilen özel noktalama işaretleriyle ve simgelerle iletişim kurulmaktadır. Bu işaret ve simgelerin anlamlarını açıklayan özel sözlükler hazırlanmıştır. Bir kelime işlem programında yazı yazarken bile :) işareti hemen sırıtkan surat ? simgesine dönüşmektedir. Bilerek ya da bilmeyerek internetin yanlış kullanımı yüzünden dildeki kelime birikimi azalmakta ve Türkçemiz kan kaybetmektedir.”


Türkiye’nin bilim ve teknoloji alanında henüz büyük projelere imza atamadığını ve gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında bir hayli geride olduğunu kaydeden Nakilcioğlu, ancak özel bir alanda ülkemizin yıllardır birinci sırada bulunduğuna işaret ederek şu bilgileri verdi:


“Pek çok alanda dünyanın gerisindeyiz, ama İnternet Klavye Şampiyonaları’nda daima ilk sıradayız. Intersteno kısa adıyla bilinen ve 1887 yılında Londra`da kurulmuş, Birleşmiş Milletler’e bağlı mesleki bir organizasyon olan Uluslararası Bilgi İşlem Federasyonu’nun düzenlediği yarışmalara dünya genelinde on binlerce yarışçı katılmaktadır. Geçen yıl yapılan Dünya İnternet Klavye Şampiyonası finallerinde derece alan yarışmacılar arasında Türkler iki şampiyonluk, beş ikincilik, dört üçüncülük alarak takım sıralamasında Dünya Şampiyonu olmuştur.


Anadil ve çok dilli (16 farklı dil) ayrımıyla iki yarış türünün, dört yaş kategorisi ile yapılan toplam sekiz yarıştaki en iyi üçer yarışçıya verilecek olan 24 madalyanın 11’ini Türkler kazanarak takım halinde Dünya Şampiyonluğu’nu elde etme başarısını göstermiştir. Dünyadaki en bilimsel yazı yazma aracı olan ‘F Klavye’ ile en bilimsel yöntemlerle, 10 parmakla, bakmadan yazan, üstün yetenekli ve çalışkan gençlerimizin, çoğu dünya rekoru olmak üzere bugüne kadar kazandığı dünya şampiyonluğu sayısı 70’e ulaşmıştır.


Göğsümüzü kabartan bu başarılara imza atan isimler ise çoğunlukla Afyon’dan çıkmıştır. Uluslararası Bilgi İşlem Federasyonu’nun (Intersteno) Onursal Başkanı ve F klavyenin mucidi İhsan Yener Afyonlu’dur; dünya rekortmenlerinden, Afyon Eğitim Vakıf Yönetim Kurulu üyesi Seçkin Köse Afyonlu’dur; son dönemlerdeki şampiyonalara imza atan gençler, Şuhut ilçemizden çıkmıştır. Şuhut Fatih İlköğretim Okulu öğrencileri Zehra Taşkale, Mehmet Kurt ve Fatih Gümüş ile Şuhut Kurtuluş Ortaokulu öğrencisi İlyas Pamukçu, 2011 ve 2012 yılında üst üste iki yıl dünya şampiyonu olmuştur. Bu değerli insanlarımızla büyük gurur duyuyoruz. TED Koleji öğrencileri olarak sizler de yarının şampiyon adaylarısınız.”


Öğrencilerinin oldukça keyifli dakikalar yaşadığı toplantı sonunda TED Afyon Koleji Müdür Yardımcısı Cansel Özermen tarafından Doç. Dr. İsmail Hakkı Nakilcioğlu’na yaptığı konuşmadan dolayı TED flaması ve teşekkür belgesi verildi.