Dijital dönüşüm terimini giderek artan bir sıklıkta duymaya başladığınızdan eminiz. Bu, hemen her sektör için geçerli. casino oynamak gibi basit ve doğrudan hizmetler sunan şirketler dahi dijital dönüşümden bahsediyor. Peki, bu dönüşüm tam olarak ne anlama geliyor ve neleri kapsıyor? Daha önemlisi, her işletme için gerçekten de gerekli mi? Aşağıda bu soruları cevaplıyoruz.
Bu işlem her şirket için farklı şekilde yapılmalıdır, bu nedenle herkes için geçerli olan tek bir tanımı yoktur. Genel anlamda, dijital teknolojinin bir işletmenin tüm departmanlarına entegre edilmesi olarak tanımlanabilir. Bu dönüşüm, işletmelerin işleyişinde devrimsel nitelikte değişimlere neden olur. Ancak böyle bir dönüşüm, bunun ötesinde, şirketlerin sürekli olarak statükoya meydan okumasını gerektiren kültürel bir değişim anlamına da gelir. Yani şirketlerin yıllardan bu yana kullandıkları iş yürütme süreçlerinden tamamen vazgeçmelerini de gerektirecektir. Sektörün ünlü isimlerine kulak verecek olursak:
Bir işletme, çeşitli nedenlerle dijital dönüşme gerçekleştirebilir. Ancak en önemli neden, bunu yapmaya mecbur olmalarıdır. Böyle bir dönüşüm, artık rekabete devam edebilmek için şart hale gelmiştir. COVID-19 salgınının ardından, bir şirketin tedarik zinciri kesintilerine ve değişen müşteri beklentilerine hızla uyum sağlama yeteneği kritik hale gelmiştir. Dijital dönüşüm, bunların hepsini yapabilmenizi sağlar.
Pandeminin başlangıcından bu yana tüketici davranışlarının pek çok açıdan değiştiği konusunda bir fikir birliği var. Örneğin, hem talep hem de arzdaki hızlı değişimler için tedarik zinciri yönetimi gibi alanlarda optimize edilmiş otomatik sistemler çok daha iyi bir performans sergiliyor. Pandemi boyunca alışveriş trendleri değişti, dijital tüketim hız kazandı ve bu davranış değişikliğinin kalıcı olması bekleniyor. Diğer bir deyişle, 2020 başlangıcında çevrimiçi siparişler vermeye başladık ve pandemi sona erdikten sonra bile bundan vazgeçmeyeceğiz. Tüketici tarafında gerçekleşen bu değişim, dijital dönüşümü neredeyse zorunlu hale getiriyor. Dolayısıyla, evet, böyle bir dönüşüm hemen her şirket için zorunlu hale geldi. Eğer çevrimiçi satın alınabilen bir ürün veya hizmet sunuyorsanız, siz de dijital dönüşüme başlamalısınız.
Örneğin, en büyük değişimi hazır yemek sektöründe gördük. Normal şartlarda yüz yüze işleyen bu sektör, çevrimiçi alışverişe dönüştü ve tüketiciler artık eskiye dönmek istemiyor. Aynı şekilde, temassız ödemeler de giderek artıyor. Pandemi sona ermesine rağmen popülerliklerinde bir azalma olmadı. Pandeminin birinci yılını şirketlerin zaten düşündüğü ancak deneyecek cesaretinin olmadığı birçok şeyin zorunlu bir testi olarak nitelendirebiliriz.
Bu bağlamda, müşteri deneyimini iyileştirmek çok daha önemli bir hedefe dönüştü ve dolayısıyla dijital dönüşümün çok önemli bir parçası haline geldi. Artık sadece şirketinizin işleyişini otomatikleştirmek için değil, müşterilerinizi memnun etmek için de bu dönüşümü gerçekleştirmek zorundasınız.
Dijital dönüşüm, yukarıda da belirttiğimiz gibi şirketlerin taleplerine bağlı olarak büyük ölçüde değişiklik gösterse de, hangi sektörde çalışıyor olursa olsun tüm yöneticilerin dijital dönüşüme başlarken göz önünde bulundurmaları gereken birkaç ortak öğe vardır. Bu bağlamda, şu dönüşüm öğeleri her sektörde önem taşıyacaktır:
Her öğrenin kendi özel stratejileri ve sektöre göre değişen içeriği mevcuttur, ancak genel anlamda isimleri hep aynı kalacaktır. Örneğin, “müşteri deneyimi” tüm sektörlerde dijital dönüşümün bir parçasını oluşturacak, ancak neyi kapsadığı ve neler içermesi gerektiği sektörler arasında farklılık gösterecektir.
Yukarıda da kısaca bahsettiğimiz gibi, dijital dönüşümler pandemi sırasında hız kazandı. Red Hat’de baş mimar olarak çalışan E.G. Nadhan, şöyle diyor: "Şu anda dijital dönüşümün amacını tek bir kelime ile tanımlayacak olsam, bu ‘hazırlıklı olmak’ olurdu. Pandemi, işletmelere pazar dinamiklerindeki ve tüketici ihtiyaçlarındaki ani değişimlere hazırlıklı olmayı öğretti. Pandemi sonrasında da bir işletme değişimlere ne kadar hazırsa o kadar başarılı olacaktır ve dijital dönüşümün en önemli faydası da budur.”
,
Bu bağlamda, 2023 itibariyle dijital dönüşümde öne çıkan trendlerin şunlar olduğunu söyleyebiliriz:
Dijital dönüşüm çabalarının ne kadar başarılı olduğunu ölçmek için kullanabileceğiniz farklı metrikler vardır. Zira teknolojiyi uygulamak tek başına yeterli değildir; yapılan değişikliklerin müşteri içgörüleri ve iş süreci etkinliği üzerindeki etkilerini sürekli olarak takip etmeye devam etmeniz de gerekir. Bunu yapmanın en kolay yolu, bütünsel bir bakış açısı geliştirmektir. Yani proje düzeyinde değerlendirme yapmak yerine portföyünüze dikkat edin. Yatırım fonu yöneticileri ne kadar başarılı olduklarını görmek için fonlarını tek tek kontrol etmezler, bunun yerine portföylerine genel bir bakış atarlar. Sizin de dijital değişim çabalarına bütünsel bir bakış açısı ile yaklaşmanız en doğrusu olacaktır.
Her halükarda, gerektiğinde yardım istemekten çekinmeyin. Dijital değişim sürecini sizin yerinize planlayıp yürütecek veya ne kadar etkili olduğunu değerlendirecek kuruluşlar vardır ve onlarla çalışmak özellikle orta ve büyük ölçekli şirketler için çok daha doğru olacaktır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
