?Kadının adı yok?

Gazeteci İsmail Akar?ın hazırlayıp sunduğu programa Gazeteciler Ahmet Tunca ve Ertuğrul Sevim yorumlarıyla katıldılar.

Geçtiğimiz hafta Diyanet İşleri Başkanlığı?nın 9 yaşındaki kız çocukları evlenebilir kararının ardından kamuoyunun bu konuyu tartıştığını ve kararın tepkiler aldığını söyleyen Gazeteci İsmail Akar, ?Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından daha sonra konunun yanlış anlaşıldığı açıklandı ve Cuma hutbesinde kadının dinimizdeki yeri ve önemi işlendi.

Ne yazık ki toplumumuzda kadına karşı şiddet ve kadın cinayetleri gün geçtikçe artıyor. 2002?de 66 kadın, 2017 yılında ise 409 kadın cinayete kurban gitti. 15 yılda 6 bin 143 kadın öldürüldü. Ülkemizde yaklaşık 40 milyon kadın yaşıyor. Bunların yüzde 40?ı fiziksel, yüzde 15?i ise cinsel şiddete uğruyor. Şiddete uğrayan kadınlardan yaşadıklarını kimseye anlatamayan kadınların oranı yüzde 48. Kadınların istihdamına baktığımızda 2002?de yüzde 28 iken, şimdi yüzde 27. Yunanistan?da bu oran yüzde 43. 2018 yılındayız ve ne yazık ki toplumumuzda kadının adı hala yok? şeklinde konuştu.

?Yanlış kanaatlerden biri de kız çocuklarının okula gönderilmeme düşüncesi?

Tarih boyunca Türk devletlerinde erkek kadar kadınların da yönetimde yer aldıklarını vurgulayan Gazeteci Ahmet Tunca, ?16. yüzyıldan sonra ise kadının yönetimden çekildiğini ve eve hapsedildiğini görüyoruz. Mesela uzun süre kadınlarımızı hiçbir sanat dalında göremiyoruz. Kadın adeta toplumdan soyutlanmıştır. 1923 yılında İlk İzmir İktisat Kongresi?nde tiyatro sanatçısı kadınlar sahneye çıkamadıklarını söyleyerek Atatürk?e müracaat ediyorlar ve ardından bu talepleri uygun görülerek kadına sahne yasağı kaldırılıyor.

Toplumdaki yanlış kanaatlerden biri de kız çocuklarının okula gönderilmeme düşüncesi. Bu nedenle birçok nesil maalesef heba edildi. Atatürk?ün önderliğinde kadınlarımız birçok Avrupa ülkesinden önce seçme ve seçilme hakkını kazanmıştır. Bu kadın hakları açısından çok önemlidir? diye değerlendirmede bulundu.

?Bu konuda asıl hedef Diyanet?tir?

Mustafa Kemal Atatürk?ün ülkemize hediye ettiği en önemli kurumların başında Diyanet?in geldiğini söyleyen Gazeteci Ertuğrul Sevim, ?Diyanet eğitimli bir kadroyla insanların mana dünyalarını ifade edebilmeleri için kurulmuş bir kurumdur. Yıllardır din hizmetlerini başarıyla yürütüyor. Fakat bu son kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmesi konusunda Diyanet bir tuzağa geldi. Her sorulan soruya yanıt verilmemeli. 9 yaşındaki bir kız çocuğunun evlenemeyeceği medeni kanunumuzda bellidir. Dinen de bu çok uygulanan bir uygulama değildir.

Bu konuda asıl hedef Diyanet?tir. Ülkemizin Suriye, Irak ve İran olması için Diyanet?in etkisizleştirilmesi gerekiyor. Böyle tuzak bir soru sorulup, Diyanet?in de yanıt vermesi ile ortaya böyle bir vaka çıkıyor. Zaten Diyanet?te sonrasında konuyu düzeltip, Cuma hutbesinde kadın hakları konusunu işledi. Diyanet?in böylesi umuma açık, farklı yerlere çekilebilecek meselelerde verdiği yanıtlara dikkat etmesi gerekir? şeklinde konuştu.

Programda tiyatro ve sinema sanatçısı Münir Özkul?da vefatı dolayısıyla anıldı.