Gözden kaçırmayın

Demiray Anahtar Parti İl Başkanı OlduDemiray Anahtar Parti İl Başkanı Oldu

Milliyetçi Hareket Partisi (Mhp) Afyonkarahisar İl Başkanı Aziz Aslan, devlet nişanından Türkiye Cumhuriyeti (TC) ibaresinin kaldırılmasına tepki göstererek, "Sosyolojik olarak Türk kimliğinde birleşme süreciyle tamamlanmış milletleşme olgusu geriye döndürülmek istenmektedir" dedi.
Konu hakkında bir basın açıklaması yapan Aslan, yapılan işin çok tehlikeli olduğuna işaret ederek, Türk Cumhuriyeti Devleti`nin sözde demokratikleşme, özgürleşme, barış, süreç, çok kültürlülük, alt kimliklerin tanınması, ana dilde eğitim, siyasi statü talepleri gibi kavramlarla parçalanmanın eşiğinde olduğunu öne sürdü. Aziz Aslan,"Konu hakkında bir basın açıklaması yapan Aslan, yapılan işin çok tehlikeli olduğuna işaret ederek, Türk Cumhuriyeti Devleti`nin sözde demokratikleşme, özgürleşme, barış, süreç, çok kültürlülük, alt kimliklerin tanınması, ana dilde eğitim, siyasi statü talepleri gibi kavramlarla parçalanmanın eşiğinde olduğunu öne sürdü. Aziz Aslan,"Türk milleti 11 yıldır devam eden bölücü ve yıkıcı kalkışmalara sahne olmaktadır.
Millî ve ün iter nitelikli Türk Cumhuriyeti Devleti; sözde "demokratikleşme, özgürleşme, barış, süreç, çok kültürlülük, alt kimliklerin tanınması, ana dilde eğitim, siyasi statü talepleri" gibi kavramlarla parçalanmanın eşiğindedir. Sosyolojik olarak Türk kimliğinde birleşme süreciyle tamamlanmış milletleşme olgusu geriye döndürülmek istenmektedir. Tekrar ediyorum, devletin kurucu ögesi ve asıl sahibi asil Türk milletidir. Biz demek bir demektir. Türk milleti demek bin yıllık kardeşlik hukukuyla aynıdır.
Kökeni ne olursa olsun, her Türk vatandaşı Türkiye`nin bölünmesi halinde nelerin olacağını iyi düşünmelidir. Artık yeter demek için neyi bekliyoruz? Türk milleti kırılır ve birbirine düşerse bu topraklarda Ezan bile okunamayacaktır. Unutulmasın ki milletin ismi Türk`tür, küresel planlara ve bölücü çevrelere rağmen Türk kalacaktır. 
Türklerin ismi de Türkiye`den değil, Türkiye`nin ismi Türklerden gelmektedir. 
Coğrafi bazda kimlik tanımı iflasın adım adım gelen habercisidir. 
Bu kale düşmeden hain emeller başaramayacaktır. Kaleyi düşürmek için yapılan hamlelerin sonuncusunda Diyarbakır’da yıllardır duran “ NE MUTLU TÜRKÜM “ Yazısını kaynakla keserken hiç mi vicdanlar sızlamamıştır. Kesilirken etrafa sıçrayan kıvılcımlar yüreğinizi hiç mi acıtmamıştır. Biz Türkler Ölsek de teslim olmayız, yenilgi kabul etmeyiz, zillete boyun eğmeyiz, Müslüman Türk olmaktan vazgeçmeyiz. Bundan müsterih ve emin olunuz. Geceler uzun olsa da, hainler mevki, koltuk, servet ve şöhret sahibi olarak sivrilse de emanetin bekçisi bizler, karanlığın kalbine tıpkı bir hançer gibi saplanırız. İddiayla söylüyorum; Türkiye`yi ona buna yem ettirmeyeceğiz. Geçmiş geleceğin aynasıdır. Tarihsel sürekliliği, kültürü ve kimliği olan hiçbir millet dününden ve dileklerinden tecrit edilemez, edilemeyecektir. 
Devlet nişanından "T.C." ve "Atatürk" kaldırıldı
Daha önce de Sağlık Bakanlığı, Valilik ve Ziraat Bankası gibi kurumlardan "T.C." ibaresinin kaldırılması tepkilere neden olmuştu. Gelen tepkiler üzerine yetkililer `tabelaya sığdıramadık` gibi gülünç açıklamalar yapmıştı. Türkiye Cumhuriyeti’ne saldırılar bitmek bilmiyor. Kamu kurumlarından kaldırılan Atatürk ve T. C. ibaresi “Devlet Nişanı” ndan da çıkarıldı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin “ilişkilerin geliştirilmesine katkıları” nedeniyle yabancılara verdiği en büyük üç nişan, Devlet Nişanı, Cumhuriyet Nişanı ve Liyakat Nisanı’nın şekilleri değişti. Eski nişanlarda yer alan Atatürk silueti ve T.C. yazısı yeni nişanlardan kaldırıldı. İnsanlarımız tarafından şimdiden Cumhurbaşkanlığı forsunda bulunan tarihte kurulmuş 16 Türk devletini temsil eden yıldızların ne zaman kaldırılacağı merak edilmektedir. Millî değerlerimize yapılan bu üzücü, incitici durum karşısında suskunluğumuzu muhafaza eden bir toplum haline mi getiriliyoruz.
Geli olayları tepkisizce izliyoruz. Acaba farkında değil miyiz? bu gelişmeler bizi aydınlık yarınlara taşımak yerine karanlığa mahkum edecek bir durumla karşı karşıya mı bırakacak. Bu durum ise yüzyıllardır bir arada yaşayan toplum olarak bizleri ayrıştırmış, ötekileştirmiş ve farklılaştırmak için düzenlenen bir oyun mudur? İnsanları bir arada tutan toplum denen olgunun temeli içten çökmeye mi başlamış mıdır? 
"Sahipsiz vatanın batması haktır, 
Sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır."(Mehmet Akif Ersoy)
Diyen ünlü şairimiz sözleri bu gün vatanımıza her zamankinden daha fazla sahiplenme durumunda olduğumuzu anlatmaktadır. Türk milleti 942 yıldır son yurdunda yaşamakta, bu topraklarda soluk alıp-vermektedir. Nice talihsizliklere, nice acılara, nice tahammülsüzlüklere ve nice saldırganlıklara rağmen son yurdumuzdaki varlığımız kesintiye uğramamıştır zira Türk milleti hidayetin izinden ayrılmamıştır. Şanlı mazimizin her sayfası kaderdaşlığın, kadirşinaslığın ve kardeşliğin eşsiz örnekleriyle temellenmiş ve teyit edilmiştir" dedi.