Gözden kaçırmayın

Çay Belediyesi'nden Eğitime DestekÇay Belediyesi'nden Eğitime Destek

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 30. kuruluş yıldönümü törenlerine davet edilen Şuhutlu Muharip Gazi Eftar Aslan Kıbrıs izlenimlerini aktardı. Gazi 39 yıl sonra Yavru Vatan’da
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 30.yıldönümü törenlerine katılan Türkiye Muharip Gaziler Derneği Şuhut Temsilcisi Eftar Aslan, “savaştığım yerleri görünce o günleri yeniden yaşadım ve gurur duydum” dedi.
15 Kasım 1983 tarihide kurulan KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ’nin 30.kuruluş yıldönümü büyük bir coşkuyla kutlandı. Gerek Türkiye’den, gerekse dünyanın değişik ülkelerinden çok geniş bir katılımın yaşandığı törenlerde Türkiye Muharip Gaziler Derneği Başkanı Em.Albay M. Şükrü Tandoğan ve heyeti büyük ilgi gördü. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclisi Başkanı Dr. Sibel Siber ve Başbakan Özkan Yorgancıoğlu tarafından kabul edilen heyet,4 gün boyunca Kuzey Kıbrıs’ta önemli temaslarda bulundu. 36 kişiden oluşan heyet üyelerinden biriside hemşerimiz Eftar Aslan’dı. 39 yıl sonra şehit silah arkadaşlarını kabirleri başında ziyaret eden Aslan, duygularını Şuhut Anayurt’a anlattı. konuksever15“Savaştığımız topraklara 39 yıl sonra gidip o mevzileri gezmek, şehitlikleri ziyaret etmek çok değişik bir duygu. Rumların eziyetlerine son vermek ve Kıbrıs’taki soydaşlarımızı kurtarmak amacıyla bu topraklara gelmiştik.24 saatliğine gelmiştik ama tam 7 ay kaldık. Kayseri Hava İndirme Tugayında askerliğimizi yaparken gelen bir emir üzerine uçaklara bindirildik.
Gerçi Kıbrıs’ta bir darbe olmuş ve soydaşlarımıza karşı bir soykırım başlamıştı.Az çok tahmin ediyorduk ama Kıbrıs’a savaşa gittiğimiz bize uçakta söylendi.20 Temmuz 1974 günü saat 05.00 de Lefkoşe ille Girne arasındaki Boğazköy mevkiine indirildik.Tarihimizdeki ilk paraşüt hücumudur.Bir anda Rumların ateşiyle karşılaştık.
Geriden gelen Türk savaş uçaklarının muazzam saldırısı hem bizim önümüzü açtı,hem de Rum direnişini kırdı.İlk gün akşama doğru kendimize gelebildik.Çatışmalar sürerken Kıbrıslı Mücahitler sivil araçlarla yanımıza geldiler ve bizi Beşparmak Dağlarının eteklerine bıraktılar.En şiddetli çatışmalar 20-24 temmuz arası yaşandı.Yanımdaki silah arkadaşımın havan topu mermisiyle yaralanıp önce sendelediğini ve ardından şehit olduğunu gördüm.” 007Duygularını anlatırken zaman zaman gözleri dolan gazimiz, yıllar sonra davet edildikleri Kuzey Kıbrıs’ta en üst düzeyde misafir edildiklerini söyledi. Barış harekatında omuz omuza savaştıkları Mücahitlerle tekrar karşılaştıklarını kaydeden Aslan,”bugün görev verilsin yine giderim,bir saniye düşünmem” dedi.Türk Milletinin Asker-Millet olduğunu,bu özelliğini asırlardır muhafaza ettiğini,erkeğiyle kadınıyla vatan mevzubahis olunca bir ve beraber olma özelliği taşıyan yegane millet olduğunu vurguladı.
Şehitlik ziyaretlerinde duygu dolu anlar yaşandığını söyleyen Aslan,Kıbrıs Barış Harekatında 3 Şuhutlu askerin şehit olduğunu,şehitlerden sadece Efe Köyü nüfusuna kayıtlı piyade er Mehmet AVCI’nın kabrini ziyaret edebildiğini ifade etti.Şehit hemşehrimize Şuhuttan selam götürdüğünü söyleyen Aslan, aradan 39 yıl geçmesine rağmen Kıbrısda geçen 7 ayı asla unutamadığını belirtti.
2[1]Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin Barış Harekatına katılan gazilere ve şehit yakınlarına MİLLİ MÜCADELE MADALYASI vermek üzere bir yasa hazırladığını söyleyen Efdal Aslan, başvuru sayısının 18 bine ulaştığını, evrakların tamamlanmasından sonra madalyaların sahiplerine verileceğini açıkladı. KIBRIS BARIŞ HAREKATINDA ŞEHİT OLAN ŞUHUTLULAR
1-Piyade Er MEHMET DEMİR——Şehit olduğu tarih:14 Ağustos 1974 (Bademli Köyü)
2-Piyade Er MEVLÜT MERCAN—Şehit olduğu tarih:14 Ağustos 1974 (Güneytepe)
3-Piyade Er MEHMET AVCI——–Şehit olduğu tarih:15 Ağustos 1974 (Efe Köyü) “1954 Şuhut-Uzunpınar doğumluyum.54/1 tertip asker olarak Eğirdir Dağ Komando Okulunda silah altına alındım.4 aylık temel eğitimin ardından Kayseri Hava İndirme Tugayına dağıtım oldum.Burada askerliğime devam ederken tugayımızda olağan dışı bir hareketlilik yaşanmaya başladı.Komutanımız Tuğg.Adnan Doğu idi.
konuksever31Kendisi acemi birliğinde de komutanımızdı. Bizle beraber Kayseriye tayini çıkmıştı.19 temmuz gecesi saat gece 12de ilk alarm verildi. Sonra iptal edildi.Her askere 300 mermi dağıtıldı,mermileri çapraz sardık.Rütbeli-rütbesiz her askerin rütbeleri sökülerek herkes düz asker oldu.Derken saat 3de ikinci alarm verildi.Ardından Erkilet Havaalanına götürüldük.Askeri nakliye uçaklarına bindirildik.Uçağa bindiğimizde nereye gittiğimizi bilmiyorduk.Uçağa biner binmez “arkadaşlar Kıbrısa savaşa gidiyoruz,Allah muvaffak etsin,haklarınızı helal edin”denildi.Şok olduk.Ardından kahramanlık türküleri çalınmaya başladı.
Kimimiz dua ediyorduk,kimimiz çalınan kahramanlık türkülerine eşlik ediyorduk.30 indirme uçağı her seferde 60şarlı olmak üzere 3000 askeri Kıbrısa ulaştırdı.Yolculuk 2 saat sürdü.Yere yaklaşık 300-350 metre kala paraşütle atladık.İnmemizle beraber Rum ateşi başladı.Biz asıl geriden gelen askerin önünü açmak,Rumları oyalamak ,gemilerin gelişine kadar ilk mukavemeti kırmak amaçlı gönderilmişiz.Bizden sonra çıkarma gemileri geldi,tank,taret,top adaya ulaştı.Doğrusu Kıbrıslı Mücahitlere başta güvenemedik.Acaba bunlar rum ,bizi kandırıyorlar mı diye düşündük. Sonra çok güzel anlaştık.Köyleri,kasabaları kurtardıkça Rumların direnişi bitti.Dünya devletleri araya girdi,ateşkes sağlandı.Ateşkeste biz durumumuzu sağlama aldık.Kıbrıs Türkleri bizi bağrına bastı.
Bize 24 saat sonra geri döneceğimiz söylendi ama tam 7 ay Kıbrısta kaldık.Şuhut’tan toplam 38 asker Kıbrısa gitmiştik 3 hemşehrimiz orada şehit oldu.Bir kaç gün arazide şişme yatakların içinde yattık.Sonra normal düzenimize geçtik,nöbet,keşif,devriye vb. Allah bize böyle güzel ve kutsal bir vazife verdi,ne mutlu!Çatışmalar sürerken ölüm, ana baba, eş, çocuk insanın aklına bile gelmiyor.Bugün 60 yaşındayım,vatanım için göreve hazırım.Şehit kanlarıyla sulanmış bu topraklarda bugün rahat ve huzur içinde yaşıyorsak sebebi bu asil ve yüce ruhtur.Ölürsem şehit,kalırsam gazi diyen bir milletin evladıyız.Ne mutlu Türküm diyene!”Şuhut Anayurt