Gözden kaçırmayın
Uymayanlara büyük ceza varAfyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) öğrenci kulüplerinden İşletme ve Ekonomi Topluluğu’nun “Eski köye yeni adet getirenlerin buluşma noktası” sloganıyla geleneksel hale getirdiği ve bu yıl 8.’sini düzenlediği “İnovasyon Zirvesi ve Kariyer Günleri”, 6 Mayıs 2014 tarihinde Ahmet Necdet Sezer Kampusü Atatürk Kongre Merkezi’nde başladı.
İşletme ve Ekonomi Topluluğu’na üye öğrencileri, mezuniyet sonrası ideal ve hayallerini Anadolu Genç İnovasyon Derneği çatısı altında toplayan genç ve sosyal girişimciler ile AKÜ Kariyer Danışmanlık Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi işbirliğiyle gerçekleştirilen zirve, “2023 hedeflerine ulaşmak yolunda inovasyon ve girişimcilik kavramı” başlığı altında gerçekleştirildi.
Zirvenin açılış konuşmasını yapan Anadolu Genç İnovasyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Lütfü Öztaylan, İnovasyon Zirvesi’nin AKÜ’nün marka organizasyonu olarak ulusal basında yer bulduğunu söyledi. Afyonkarahisar’ın enerji olarak kendi kendine yeten bir şehir olduğunun anlatıldığı haberde kentteki önemli organizasyonlar arasında “İnovasyon Zirvesi”nin de sayıldığını kaydeden Öztaylan, “İnovasyon Zirvesi, Türkiye’de yapılan pek çok AR-GE ve pazarlama zirveleri içerisinde önümüzdeki yıllarda daha da güçlenerek bir zirve halini alacaktır” dedi.
Afyonkarahisar İl Dernekler Müdürü Nuri Ahmet Gök ise yaptığı konuşmada, Anadolu Genç İnovasyon Derneği’nin 15 Mart 2013 tarihinden bugüne güzel çalışmalara imza atmak üzere yoğun bir program sürdürdüğüne şahit olduğunu söyledi.
Türkiye’nin ilk inovasyon derneği, AKÜ öğrencilerince kuruldu
İşletme ve Ekonomi Topluluğu Akademik Danışmanı Doç. Dr. Tuğrul Kandemir ise konuşmasında Topluluğun 8 yıl önce Türkiye’de inovasyon kavramı konuşulmazken düzenlemeye başladığı İnovasyon Zirvesi’nin 8.’sinin gerçekleştirilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Üniversitelerin belirli bir süredeki öğretim sürecinden ibaret olmadığını kaydeden Kandemir, “Üniversiteler öğrencilerin sosyalleştiği, dünya görüşü itibariyle bakış açılarının netleştiği, olaylara ve insanlara daha farklı bakmaya başladıkları olayların tümünü kapsamaktadır” dedi.
Öğrencilerin katıldığı sosyal organizasyonların kişisel gelişimlerine ve mesleki anlamdaki donanımlarına büyük katkı sağladığını söyleyen Kandemir, “Bu organizasyonlar öğrenci kulübü organizasyonlarıdır. İşletme ve Ekonomi Topluluğu, Genç Liderler Topluluğu, onun dışında Topluluğumuz içerisinden çıkıp daha sonra dernekleşen Anadolu Genç İnovasyon Derneği bu etkinliğe emek vermiştir.
Türkiye’de ilk defa bir inovasyon derneği AKÜ öğrencileri tarafından kurulmuştur. Yine İşletme ve Ekonomi Topluluğu da Türkiye’de marka tescili olan ilk öğrenci kulübüdür” ifadelerini kullandı.
“Kariyer Günleri” de “İnovasyon Zirvesi” gibi kurumsallaşacak
AKÜ Kariyer Danışmanlık Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Yusuf Karaca da inovasyon zirvesinin kurumsallaşmış ve atılacak güçlü adımlarla devam edeceği muhakkak olan başarılı bir organizasyon olduğunu söyledi.
Öğrenci topluluklarından eğitim aldıkları bölümler ve fakülteler ile ilgili öğrencilerin kariyerlerine yön verecek uzmanları ve firmaları bir araya getirmek amacıyla bir çalışma yaptıklarını anlatan Karaca, “Böylece öğrencilerimizin kariyerine yön verelim istedik. AKÜ Kariyer Danışmanlık Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak işi üstlendik.
Genç Liderler Topluluğu ve İşletme ve Ekonomi Topluğu hem inovasyon zirvesi hem de kariyer günleri kapsamında sürece büyüt destekler verdi. Netice de çok değerli katılımcılar ve konuşmacılar burada sunumlar yapacaklar” diye konuştu.
Kalkınma, katma değerli ürünler üretmek ile mümkün
AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kemalettin Çonkar ise konuşmasında Türkiye’deki üniversiteler arasında “İnovasyon Zirvesi” gibi bir organizasyonu başlatmış olmanın AKÜ için çok önemli olduğunu ifade ederek, “Bir ülkenin kalkınması artık bilinen işlerin yapılmasıyla olmuyor. Katma değeri yüksek ürünler üretmekle mümkün.
Bu anlamda inovasyon katma değeri yüksek ürünler üretmenin yolunu açacak olan en önemli faaliyet türüdür. Bu bakımdan öğrencilerimizin bu tarz organizasyonlara katılmasını faydalı bulduğumuzu tekrar etmekte yarar var” dedi. Organizasyonun sponsoru olan Afyonkarahisar Sanayici ve İşadamları Derneği’ne (AFSİAD) teşekkür eden Çonkar, “Gönül ister ki, her işletmemizden bir iki kişi bu toplantılara katılabilsin ve büyük gayretlerle gerçekleştirilen bu organizasyonun yararı daha fazla olsun” diye konuştu.
Bilgi çağı sona erdi
AFSİAD Başkanı Hüseyin Şehitoğlu ise emekli bir baba ve ev hanımı bir annenin çocuğu olarak 22 yaşında iş hayatına başladığını kaydederek, “Bugün geldiğim noktada ise 41 ülkeye ihracat yapan, Türkiye İhracatçılar Meclisi’nde Konsey Başkanı olan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde Afyon’u temsil eden bir delege, Ticaret ve Sanayi Odası ile Afyonkarahisar Belediyesi’nde meclis üyesi ve AFSİAD’ın başındaki bir kişi oldum” dedi.
Afyonkarahisar’ın madencilik sektöründe önemli bir kent olduğunu ifade eden Şehitoğlu, “Bu alanda işletmesi olan biri olmama rağmen sürüden ayrılmış mor koyunu fark ettim. Lise yıllarından beri bir hedefim ve hayalim vardı. Bunları gerçekleştirmeyi başardım. Tüm bunları ise önce Allah’ın takdiri sonra hocalarımızın gösterdiği yol ve tabii ki girişimcilik ruhu ile gerçekleştirdim.
Ne yapabilirim diye çok araştırdım. Çok ciddi merhalelerden geçtim” diye konuştu. Dünyada bilgi çağının sona erdiğini ifade eden Şehitoğlu, “Artık dünyada bilgi çağı bitti. Artık bilge olmak zorundasınız. Sadece bir şeyi bilmek yetmiyor. Onu yorumlayabilmeniz lazım. O yorumu yaparken de içinden farklı noktaları çıkartıp ona göre hareket etmeyi bilmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kemalettin Çonkar tarafından AFSİAD Başkanı Hüseyin Şehitoğlu’na, AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Taşgetiren tarafından ise BEMAR Sorumlu Müdürü Metin Bıçaksız’a birer plaket verildi.
Zaman ve fırsatlar mutlaka iyi değerlendirilmeli
Açılış konuşmalarının ardından “İnovasyonun Neresindeyiz” adlı bir sunum yapan Namık Kemal Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Müdürü Prof. Dr. Bülent Eker ise öğrencilerin hedeflerine ulaşmaları için iki nokta üzerinde durmaları gerektiğini belirterek, “Birincisi zamanın iyi yönetilmesidir. Yarın çok geç olabileceği için bugünden yarını düşünerek hareket etmemiz gerekir. İkincisi ise fırsatların değerlendirilmesi gerekir.
Bunu başardığınız takdirde her şeyi başarabiliyorsunuz” dedi. Öğrencilik yıllarında zaman öldürmenin büyük bir kayıp olacağını dile getiren Eker, “Onun için araştırıcı ve geliştirici bir yönünüz olmalıdır” diye konuştu. Bardağın sadece boş tarafına değil dolu tarafına da bakarak iyi sonuçlar çıkarılması gerektiğine dikkat çeken Eker, inovasyonun ilk insan Hz. Adem ile başladığını anlattı. Eker şunları söyledi:
“İnovasyonun gelişimine baktığınız zaman sürecin Hz. Adem ile başladığını görürüz. Hz. Adem’in yediği yasaklı elma nedeniyle tanrı tarafından kovulması, şu andaki Suudi Arabistan bölgesinden Hindistan’ın sağ tarafındaki adalara kadar giden yapısıdır bu. İşte insanoğlu dünyaya geldikten sonra bu düşünceler egemen haline geliyor.
İlk başta egemen olan bu faktör bir bakıyorsunuz Newton tarafından bir buluşu kütle çarpı ivme formülünün çıkışına neden olabiliyor. Sonra bir bakıyorsunuz karşınıza Apple denilen bir canavarın çıkmasına neden oluyor.
Bu canavar bir müddet sonra yaşantımızda bilgisayar denen yapının oluşmasına neden oluyor. Bu bilgisayar da yarınlar itibariyle artık bulut özelliği içerisinde hareket edecek bir teknolojik kulvarın içerisinde hareket eden insanlar haline dönüşmemize neden oluyor. Bir elmanın sonucu olarak bulut düşüncesi ve bulut kümesi içerisinde hareket etme düşüncesi bizleri egemen hale getirebiliyor.”
İhtiyaçlar inovasyonu getirir
Eker, inovasyonun insanların ihtiyaçları doğrultusunda meydana geldiğini belirterek, bir yolculuk esnasında yaşanan sıkıntının nasıl sonuçlandığına ilişkin bilgiler verdiği konuşmasında Arçelik firması tarafından üretilen telvenin fikrinin eşi ve kendisinin kahve içtikleri bir anda ortaya çıktığını şöyle anlattı:
“Birkaç sene önce de eşim kahve yaparken biz bu kahveyi bir makine haline getirsek Türk kahvesini de bu makine yapsa nasıl olur diye düşündük. Çalıştık ve nanoteknolojik geliştirdiğimiz bir malzeme ile düşüncemizi çeşitli firmalarla paylaştık. Arçelik bu konuda bize olumlu yanıt verdi ve oluşturulan proje ekibi ile şu anda telve makinesi yapmaya ve satmaya başladı.
Bu da yine inovasyona tabi tutularak tekli makine ikili hale getirildi. Konya’daki bir firma da bunu kahvenin insan eliyle konmasına gerek olmayan sanayi tipi sade, orta veya şekerli Türk kahvesi yapabilen bir makine yapmak için TÜBİTAK’a başvurup aldığı inovasyon desteği ile yoluna devam ediyor. Bir düşüncenin nereye gidebileceğinin somut bir örneğidir bu.”
Eker’in konuşmasının ardından verilen öğle yemeği sonrası zirvenin ilk günü Salih Keskin’in “İnovasyon Nasıl Yapılır Yenilikçi Fikir ve Ürün Arayışında Olanlara” ve Reklamcı Çemil Berkçil ve Karikatürist Kaan Güvercin’in “Reklamcılık ve Mizahın Hayata Yansıması” konulu sunumları ile sona erdi. 4 gün sürecek olan “8. İnovasyon Zirvesi”, 9 Mayıs 2014 tarihinde sona erecek.
Yorumlar
Yorum Yap