Gözden kaçırmayın

Fiyatlar  Afyon Belediyesinden de ucuzFiyatlar Afyon Belediyesinden de ucuz

Yerli Malı Belgesi Lansmanı TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın katıldığı basın toplantısında yapıldı.
ATSO Başkanı Hüsnü Serteser’in de katıldığı toplantıda, Bakan Işık, “Kamu alımlarında Yüzde 15 dahi pahalı olsa yerli ürün belgesi olan bir ürünü kamu satın almak zorundadır.
‘Ben alırsam soruşturma açılır mı? Başıma bir şey gelir mi?’ gibi bir şey yok, kanun bunu emrediyor” dedi.
Yerli Malı Belgesi Lansmanı, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık’ın katıldığı basın toplantısında yapıldı.
TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye ve sanayiciler için yeni bir süreç başladığını belirterek, sanayiciler olarak bugüne kadar, kamu idaresinin, yaptığı ihalelerde, milli şirketlere destek ve öncelik vermediğinden şikayetçi olduklarını söyledi.
“ÜLKEMİZDEKİ ÜRETİMİ DESTEKLEMELİYİZ”
Gelişmiş ülkelerin dahi, kendi ülkelerindeki üretimi desteklediğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Bu çerçevede bir kamu kurumu, mal alımı yaparken, pahalı da olsa, önce kendi ülkesinin, şirketinin, ürettiği malı tercih ediyor.
Böylece kendi KOBİ’lerinin büyümesini sağlıyor. Zira KOBİ’lerin en önemli sorunu; pazara erişememek” dedi.
Hisarcıklıoğlu bu alanda çok uzun süre geride kaldıklarına değinerek, “Biz kamu alımlarında, yabancı ürünlere kucak açtığımız için, kendi KOBİ’lerimizi değil, yabancı ülkelerin şirketlerini desteklemiş oluyoruz.
Böyle devam edersek, yarının küresel şirketleri, Anadolu’nun KOBİ’leri içinden çıkmaz. Biz de, bugün olduğu gibi yarın da, sanayide ve ihracatta, ithalata bağımlılığı konuşup dururuz” şeklinde konuştu.
“KOBİ’LERİN SIKINTILARINI ÇÖZMEK İÇİN ÇALIŞMA YAPTIK”
KOBİ’lerin ekonomi için önemine dikkat çeken TOBB Başkanı, ihracatın yüzde 59’unu, ithalatın ise yüzde 40’ını KOBİ’lerin yaptığını, dış ticaret açığının da çözümünün KOBİ’lerde olduğunu söyledi.
Kamu ihalelerinde, yerli üretime yüzde 15 fiyat avantajı uygulanması kararının, 2002 yılında başladığını anımsatan Hisarcıklıoğlu, “Ama çeşitli bürokratik zorluklar nedeniyle bu uygulama hayata geçemedi.

3 defa Başbakanlık genelgesi çıktı. Ama Kamu mal alım ihalelerinin yüzde 93’ünde, bu düzenleme işletilemedi. İşte buradaki sıkıntıyı aşmak ve yerli üretime destek vermek için, Sanayi Bakanımız sayın Fikri Işık’ın liderliğinde, çok önemli bir çalışma gerçekleştirdik” dedi.
 
“YERLİ KATKI EN AZ YÜZDE 51 OLMALI”
Hisarcıklıoğlu, artık bir malın, hangi oranda yurtiçinde üretildiğini hesaplayıp, yerli malı olup olmadığını belirleyebileceklerini ifade ederek, bir sanayi ürünün, yerli malı olarak kabul edilebilmesi için, ürünün yerli katkı oranının, en az yüzde 51 olması gerekeceğini söyledi.

Yerli Malı Belgesi alım sürecine ilişkin bilgiler veren Hisarcıklıoğlu şöyle devam etti; “Üretici firma önce bir mali müşavir ve eksper belirleyecek. Sonra, Bakanlığımızın belirlediği Hesap Cetveline uygun olarak, yerli katkı oranını hesaplayacak.
Bu hesap, teknik yönden eksper tarafından, mali yönden ise mali müşavir tarafından tetkik edilip, uygunsa onaylanacak. İlgili oda/borsa, hazırlanan tüm bilgi ve belgelerin mevzuata uygunluğunu kontrol edecek.
Ve uygun bulursa, Yerli Malı Belgesi’ni düzenleyip, üreticiye teslim edecek.” Yerli ürünlere yüzde 15 fiyat avantajı tanıyan düzenlemenin, artık daha etkili şekilde uygulanmaya başlayacağını belirten Hisarcıklıoğlu, bu sayede orta ve yüksek teknolojili ürünleri belirleyip, onlara destek verebileceklerini, artık körlemesine atış yapmayacaklarını, nokta hedefi belirleyip, nişan alacaklarını söyledi.
Hem milli sanayi, hem de KOBİ’ler için, yeni gelişme fırsatları doğacağını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, cari açığın azaltılmasının, daha sağlıklı ve istikrarlı büyümenin yolunun KOBİ’lerin ve sanayinin güçlenmesinden geçtiğini ifade etti.
 
“YÜKSEK GELİRLİ BİR EKONOMİ YARATMALIYIZ”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık da yeni Türkiye’nin vizyonunun yüksek gelirli bir ekonomi yaratmak olduğunu belirterek, bunun da olmazsa olmazının sanayinin orta yüksek ve yüksek teknolojili ürün yapısına kavuşturmak olduğunu kaydetti.
Özellikle yüzde 4’ler seviyesinde olan yüksek teknolojili ürün üretimini ve ihracatı yüzde 15’ler seviyesine çıkarmayı hedeflediklerini ifade eden Bakan Işık, şunları söyledi: “2014 yılının ocak-kasım döneminde toplam dış ticaret açığımız 76 milyar dolar, bunun 48 milyar doları orta yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerde meydana gelmiş.

Bu konuda sanayiyi dönüştürmek temel hedefimiz. Kamuya hayati görevler düştüğünün bilincindeyiz.”
 
“YERLİ ÜRÜN BELGESİ OLAN BİR ÜRÜNÜ KAMU SATIN ALMAK ZORUNDA”
Işık, 2014 yılında devlet malzeme ofisinin doğrudan yaptığı alım miktarı 2 milyar lirayı geçtiğini, kamunun toplam yaptığı ihale rakamının 16 milyar liranın üzerinde olduğunu anlatarak, kamu alımlarını artık kaldıraç olarak kullanmayı hedeflediklerini kaydetti.
Yerli Malı Tebliği’nden sonra verilen belge sayısının 330’a ulaştığını bildiren Bakan Işık, sözlerine şöyle devam etti: “Biz bu arada orta yüksek ve yüksek teknolojili ürün listesini hazırladık.
Kamu İhale Kurumu 2 bin 139 kalem olarak bunu ilan etti. Kamu alımlarında yerli avantajı yüzde 15. Bunu kamu alımı yapan kurumlar yüzde 93 uygulamamış. Şimdi orta yüksek ve yüksek teknolojide yüzde 15 fiyat avantajını uygulamak zorunlu hale geldi.
Yüzde 15 dahi pahalı olsa yerli ürün belgesi olan bir ürünü kamu satın almak zorundadır. ‘Ben alırsam soruşturma açılır mı? Başıma bir şey gelir mi?’ gibi bir şey yok, kanun bunu emrediyor.
İkincil mevzuatı da hazırladık şu anda yürürlüktedir. 330 ürünün Yerli Malı Belgesi alması sevindiricidir. Kamu tedariğinin önemli bir kısmını yerli temin edecek.”
“İTHALATIN YÜZDE 50’Sİ YERLİ KAYNAKLARDAN KARŞILANACAK”
Işık, kamu ihalelerine girmek için ihtiyaç olan iş bitirme belgesini teknolojik ürünlerde bir engel olmaktan çıkardıklarını belirterek, eğer bir ürün Ar-Ge sonucu geliştirildiyse Bakanlık olarak teknolojik ürün deneyim belgesi verdiklerini, bu belge ile iş bitirme belgesi aranmadan firmanın ihaleye girebildiğini aktardı.
Şu ana kadar 13 teknolojik ürün deneyim belgesinin alındığını anımsatan Işık, “Bütün bu hedefleri gerçekleştirmek için ithal etmek zorunda kaldığımız bazı ürünlerde de savunma sanayisinde başarılı şekilde uygulanan ‘ofset’ dediğimiz sanayi işbirliği programını da buraya uyguluyoruz.
‘Eğer ithalat yapacaksanız, ithalatın yüzde 50’sini yerli kaynaklardan karşılayacaksınız’ diyoruz. Bu da yürürlüktedir” şeklinde konuştu.
TOPLANTIYA ATSO BAŞKANI HÜSNÜ SERTESER’DE KATILDI
Işık, bu yılı Türkiye’nin mesafe alabileceği bir yıl olarak gördüklerini ifade ederek, yerlilik oranlarını önemsediklerini, mobilyada yüzde 86, giyimde yüzde 82, tekstilde yüzde 63 yerlilik oranına sahip olunduğunu kaydetti.
Tekstilin yüksek teknolojili ürün gamına girmediğini ama buradaki hedeflerinin katma değeri yüksek ürün gamına geçmek olduğunu vurgulayan Işık, bunun için de tasarıma yoğunluk verdiklerini söyledi.
İstanbul’da gerçekleştirilen toplantıda Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hüsnü Serteser, Kütahya Sanayi Odası Başkanı Nafi Güral, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şerafettin Aşut’un yanı sıra Türkiye’de bulunan 12 sanayi odası başkanı da hazır bulundu. Gazete3