Gözden kaçırmayın
Çocuklar ilk defa canlı buzağı gördüUzay Teknolojileri ve Eğitim Birliği’nin (UTEB) 7. Toplantısı, Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) ev sahipliğinde, Sosyal Tesisler Toplantı Salonunda gerçekleştirildi.
Toplantıya AKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Kemalettin Çonkar ile AKÜ Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Soykasap’ın yanı sıra AKÜ, Anadolu Üniversitesi, Atılım Üniversitesi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ege Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Süleyman Demirel Üniversitesi, Savunma Sanayi Müsteşarlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Hava Harp Okulu, Hava Harp Akademisi, Işıklar Askeri Hava Lisesi, 3. Hava İkmal Bakım Merkezi Komutanlığı, Türk Havacılık ve Uzay Sanayi A.Ş., TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü, HAVELSAN, SDT Uzay ve Savunma Teknolojileri A.Ş., SPRA Savunma Havacılık ve Uzay, Robutel A.Ş.’den 40’ın üzerinde yetkili katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan AKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. M. Kemalettin Çonkar, UTEB’in Türkiye’nin uzay alanında yetişmiş insan kaynağını güçlendirmek, akademik düzeydeki çalışmaları yoğunlaştırmak ve belli bir eş güdüm oluşturmak üzere, Türk üniversiteleri ve diğer kurumlar arasında kurulduğunu belirterek, “AKÜ olarak bu toplantıya ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duymaktayız” dedi.
Ege Bölgesi’nin ilk Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi AKÜ’de kuruldu.
Çonkar, havacılık ve uzay bilimlerinin bilgi ve teknoloji gereksinimi, üretimi, eğitimi ve geliştirilmesi açısından en yoğun çalışmaların yapıldığı ve buradaki gelişmelerden elde edilen sonuçların diğer bilim alanlarına uygulandığı bir bilim alanı olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Havacılık ve uzay bilimlerindeki gelişmeler, ülkelerin egemenliğinde en önemli güç olarak kabul edilmektedir. Bilim ve İleri Teknoloji Kurulu’nun Vizyon 2023 hedefleri doğrultusunda da havacılık ve uzay çalışmaları alanında ülkemizde yoğun bir faaliyet süresine girilmiştir.
Özgün savaş uçağı, özgün genel maksatlı helikopter, bölgesel yolcu uçağı, eğitim uçağı, insansız hava aracı, yeryüzü gözetleme ve telekomünikasyon uydularının yapımı için çalışmalar devam etmektedir.
Bu alanda yetişmiş insan kaynağının acilen sağlanması ihtiyacı doğmuştur. Bunun bilincinde olarak, Ege Bölgesi’nin ilk ‘Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nin Üniversitemiz bünyesinde açılmasına ilişkin 2014/6728 sayılı Bakanlar Kurulu kararı, 26 Ağustos 2014 günü, 29100 sayılı Resmi Gazete’de yayınlandı.
AKÜ Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nin resmen kurulmasıyla birlikte AKÜ bünyesindeki fakülte sayısı 15’e yükselmiş oldu. Türkiye’nin ilk bölgesel havalimanı olan ‘Zafer Havalimanı’, Afyonkarahisar’a 45 kilometre mesafededir; bununla birlikte Türkiye’nin en büyük, NATO’nun ise ikinci büyük askeri havalimanı da Afyonkarahisar’dadır.
Fiziki ve akademik yapılanmanın tamamlanmasıyla birlikte Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültemiz ‘Mühendislik ve Sivil Havacılık Bölümleri’ ile faaliyete geçecektir.”
AKÜ’de yürütülen projeler
Çonkar konuşmasında AKÜ’de makine, elektrik-elektronik, mekatronik, malzeme, metalurji, harita gibi mühendislik alanlarında eğitim-öğretim ve AR-GE faaliyetlerinin yürütüldüğünü belirterek, “Mühendislik ve Teknoloji Fakültelerimizin toplam 88 laboratuvarının bir arada bulunacağı laboratuvar binası Şubat ayında hizmete girecektir.
Böylece daha iyi bir altyapı imkânına sahip olunacaktır” ifadelerini kullandı. Çonkar, mevcut birimler ve laboratuarlarda halen uzay alanında bazı çalışmalar yapılmakta olduğunu anlatarak şöyle devam etti:
“Mühendislik Fakültemiz Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Soykasap öncülüğünde bir grup ile uzun süredir havacılık ve uzay alanında AR-GE çalışmaları yapılmaktadır. Bugüne kadar üniversitemizde ulusal (TÜBİTAK, BAP) ve uluslararası (AB 7. Çerçeve) kurumlarca destekli havacılık ve uzay projeleri yürütülmekte olup, ülkemizde ve dünyada öncü çalışmalar yapılmaktadır.
Havacılık alanında AKÜ’nün ortağı olduğu, AB 7. Çerçeve projesi SARISTU Akıllı Yetenekli Uçak Yapıları, havacılık alanında en büyük ölçekli AR-GE projesidir. 2011-2015 yılları arasında, Airbus’ın önderliğinde Avrupa’daki havacılık alanında en önemli sanayi ve AR-GE kuruluşlarının yer aldığı 65 ortak ile beraber çalışmalarını yürütmektedir.
Uzay alanında katlanıp açılabilen uzay yapıları, reflektörler, güneş panelleri gibi konularda AR-GE çalışmaları yapmaktadır. 2013 yılında, Keşif-Gözetleme Sentetik Açıklıklı Radar Uydu Sistemi (Göktürk-3) projesi kapsamında “Uydu Platformu İçin Açılabilir/Katlanabilir Kompozit Reflektör Konsept Analizi” projesi için ASELSAN ile sözleşme imzalanmış olup, Savunma Sanayi Müsteşarlığı tarafından desteklenmektedir. Projenin 2015 yılı sonunda tamamlanması planlanmıştır.”
Çonkar, AKÜ’nün havacılık ve uzay alanında altyapı oluşturmak ve büyük ölçekli AR-GE çalışmaları gerçekleştirmek için Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Savunma Sanayi Müsteşarlığı’na çeşitli AR-GE projeleri sunduğunu belirterek, ön incelemeden geçen projelerin henüz değerlendirme aşamasında olduğunu da sözlerine ekledi.
Çonkar’ın ardından UTEB’in önceki toplantısında yapılan çalışmalar ve alınan kararlarla ilgili olarak Hava Harp Okulu Havacılık ve Uzay Teknolojileri Enstitüsü’nden Binbaşı Mansur Çelebi tarafından bilgiler verildi.
UTEB’in kuruluş amacının uzay teknolojileri alanında yetişmiş insan gücünü ve kaynağını oluşturmak olduğunu ifade eden Çelebi, “UTEB; hem üniversiteleri hem de sanayi kuruluşlarını bir araya getirerek ihtiyaç duyulan insan gücünü yetiştirmektir” dedi.
UTEB’in 6. toplantısını Hava Harp Okulu’nda yaptığını ifade eden Çelebi, “Bu toplantımıza 13 üniversite ve 4 kurumdan katılım olmuştu. Katılımcılar üniversitelerinin imkân ve kabiliyetlerini tanıtmışlardı” diye konuştu.
Daha sonra söz alan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uzay Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alim Rüstem Aslan, Japonya’da gerçekleştirilen (University Space Engineering Consortium) UNISEC Global toplantısı hakkında bilgiler verdi.
UTEB’in UNISEC’in bir üyesi olduğunu ifade eden Aslan, UTEB’in oluşmasının temelinde Japonya ile yürütülen işbirliklerinin yattığını söyledi. Aslan, şöyle konuştu:
“UTEB’i başlatmamızın temelinde Japonya ile işbirliklerimiz yatıyor. Çünkü Japonya’da UNISEC adı verilen akademik dernek birçok faaliyet yürüttü ve bunun da pek çok faydasını gördü.
Biz de etkileşimlerimiz doğrultusunda 2011 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi ve Hava Harp Okulu bir araya gelerek UTEB’i rektörlerimize önerdik. Onlar da kabul etti.
İTÜ’de yapılan ilk toplantının ardından hızlı bir şekilde yol almaya başladık. Japonya’da yapılan toplantılarda UNISEC’in dünya çapında bir kurum olması için öneride bulunduk. Oradaki uluslararası toplantılarda katılımcılar da bunu desteklediler.
Sonuçta UNISEC’in dünya versiyonu olan UNISEC Global diye bir çalışma 2012 yılında başladı. Geçtiğimiz Kasım ayında Japonya’da yapılan toplantıda UNISEC Global’ın resmen kurulması ve duyurulması kabul edildi. Türkiye’den UTEB’in de uluslararası ilk 11 üyeden birisi olması sağlandı.
Ayrıca 2016 yılında yapılacak olan UNISEC Global toplantısının İstanbul’da yapılması kararlaştırıldı.”
50 kilogramın altında uydu üretilmesi hedefi
UNISEC’in etkinlikleri arasında 2 tane önemli çalışma bulunduğunu ifade eden Aslan, “Bunlardan biri nanosat yani uluslararası nano uydu sempozyumu ki, 2016 yılında gerçekleştirilecek. Bunun dışında iki tane eğitim faaliyeti var. Bir tanesi Mission Idea Contest ki burada uzay alanında 50 kilogramın altındaki uydularla insanlığa yararlı olacak bir faaliyeti gerçekleştirilecek projeler yer alacak” diye konuştu.
Aslan, UNISEC Global’ın 2020 yılına kadar 100 ülkeden öğrencilerin bir araya gelerek uzay projeleri üretebildiği bir hedefi olduğunu da belirterek, “UNISEC Global 2020 yılına barış içinde, insanların hep birlikte çalıştığı 100 ülkenin öğrencilerinin birlikte çalışarak uluslararası uzay projeleri geliştirdiği bir dünya oluşturmak istiyor.
Henüz bu sayı 100’e ulaşmadı ama giderek artıyor ki şu anda 30-40 kadar ülke söz konusu” ifadelerini kullandı.
Uzay çalışmaları tek bir çatı altında toplanacak
Toplantıda söz alan Savunma Sanayi Müsteşarlığı Uzay Daire Başkanlığı Danışmanı Barış Gençay ise Türkiye’nin uzay yolu haritasının 1994 yılında yurt dışından fırlatılan Türksat 1A ve Türksat 1B uyduları ile başladığını söyledi.
Gençay, “Takip eden yıllarda yurt dışından tedarik edilen uyduların yanında Türkiye’de geliştirilen gözlem uydularının da katılması ile bu konuda insan kaynağı ve altyapı geliştirilmesi devam etti.
2011 yılında fırlatılan Rasat ve 2012 yılında fırlatılan Göktürk-2 uyduları ile beraber Türkiye’de bu işin yapılabileceği, optik gözlem uydularının Türkiye’deki imkân ve kabiliyetlerle Türk insanı ile yapılabileceği ortaya çıktıktan sonra Milli Savunma Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı ile Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı gibi çeşitli kurumlarımızın aldığı kararlar doğrultusunda bundan sonraki uyduların Türkiye’deki altyapı ve insan kaynağı ile yapılması önünde bir imkân yaratıldı”dedi.
Gençay kurulacak ajans ile Türkiye’de uzay ile ilgili kurumların eşgüdüme alınmasının planlandığını belirterek, şöyle konuştu:
“Uzay Ajansı da Türkiye’de bu konuda farklı amaçlarla kurulmuş ama benzer işleri yapan kurumları eşgüdüm altına sokmaya çalışan, farklı kurumlar tarafından sağlanan bütçeyi eşgüdüme getirmeye çalışan ve tek elden yönetilmesini sağlayan bir amaç güdüyor.
Aslında 1990’lı yılların sonundan beri Türkiye’de bir Uzay Ajansı, bir Uzay Kurumu kurma faaliyetleri var. İstanbul Teknik Üniversitesi, Hava Kuvvetleri Komutanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı gibi farklı kurumlar tarafından sekretaryası yürütülmüş bir çalışma söz konusu.
Şu anda da Ulaştırma Bakanlığı tarafından yürütülüyor. Önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin de yurt dışında bu işleri yapan büyük ülkeler gibi bir Uzay Ajansı’na sahip olması ve uzayla ilgili, uydu ve fırlatma araçlarıyla ile ilgili olan projeleri bir eşgüdüme getirip, kurumlar arası koordinasyonu sağlayacak bütçe ve proje takibini tek elden yapacak bir üst kurula sahip olması amaçlanıyor.”
Gün boyu süren toplantıda ortak uzay alanı proje çalışması için gruplar oluşturulurken, UTEB katılımcılarının son çalışmaları hakkında durum sunumları yapıldı. UTEB’in kurumsallaşma çalışmaları ile ilgili görüş alışverişinde bulunulması ve genel değerlendirmenin ardından toplantı sona erdi.
Yorumlar
Yorum Yap