Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Atatürk Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu tarafından Yaşlılar Haftası dolayısıyla düzenlenen "Yaşlanmaya Farklı Bakış" konulu konferans, 19 Mart 2013 Salı günü Atatürk Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Konferans Salonunda gerçekleştirildi.
AKÜ Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Aslan tarafından verilen konferansa, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Osman Çizmeci, AKÜ Atatürk Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Reşit Köken, Afyonkarahisar Huzurevi Müdürü Muzaffer Erol`un yanı sıra huzurevi sakinleri ve Yaşlı Bakım Hizmetleri Bölümü öğrencileri katıldı.
Konferans öncesinde, Yaşlı Bakım Hizmetleri Program Sorumlusu Öğr. Grv. Serkan Şen tarafından, Atatürk Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu hakkında bilgi verildi. Daha sonra, öğrenciler tarafından, konuklara ney ve şiir dinletisi sunuldu.
AKÜ Atatürk Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Reşit Köken`in yaptığı açış konuşmasının ardından, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Osman Çizmeci, "İnsan, yaratılış gereği doğduğunda en aciz varlıktır. Canlılar dünyasında hayvanlar çok daha kısa sürede yaşamını sağlayacak duruma geliyor. Ama bu dönem insanlarda çok daha uzun zaman alıyor. Çocukluk ve yetişkinlik döneminin ardından yaşlılık dönemi geliyor. Yaşlılara bu dönemlerden sonra sevgi ve saygı gösterilmesi gerekiyor. Yaşlılık döneminde insanlar çok hassas oluyor. O yüzden yaşlılarımıza sevgi, şefkat, merhamet göstermemiz çok önemlidir" diye konuştu.
Konferansta Prof. Dr. Aslan, insan hayatının; doğum öncesi, çocukluk, ergenlik, gençlik, yetişkinlik, yaşlılığın gençliği, yetişkin yaşlılık ve yaşlılık olmak üzere evreleri bulunduğunu belirterek, "Dünya Sağlık Örgütü insan ömründe, yaşlanmaya 65 yaş sınırı getirmiştir. 65-74 yaş genç yaşlılık, 75-84 yaş ileri yaşlılık, 85 yaş ve üstü çok ileri yaşlılık olarak ifade edilir. Hücresel yaşlanma, normal diploit hücrelerin bölünme özelliklerini kaybetmesi, hücre döngüsünün durması, apoptozise karşı direnç ile gen ekspresyon ve fonksiyonlarındaki değişimdir. Biyolojik yaşlanma ise organizmanın organ, doku, hücre ve gen düzeyinde yaşam fonksiyonlarını aksatacak şekilde değişmesidir. Yaşlanma ve ihtiyarlık farklı şeylerdir. Yaşlanma bedene ait bir isimlendirmedir. İhtiyarlık ise bilinçle ilgili bir tanımdır. Bilincin yaşı yoktur" dedi.
Prof. Dr. Aslan, konuşmasına şöyle devam etti: "Yaşlılıkta beslenmeye çok dikkat edilmelidir. Susuzluk uyarılarını duymak gerekir. Gittikçe, ağırlıklı olarak sıvı gıdalar tüketilmelidir. Süt içilmeli, bunlara destek olarak ceviz, fındık, badem, omega-3`ten faydalanılmalıdır. Cips, kızartmalar, asitli içecekler, beyaz pirinç, beyaz ekmek, tuz, şekerli tatlılar, salam, sosis, margarinden kesinlikle uzak durulmalıdır." Konferans, Prof. Dr. Aslan`ın katılımcıların sorularını yanıtlamasının ardından sona erdi.