Tarih: 28.02.2016 21:02

Basın özgürlüğü gazetecilere değil, topluma lazımdır”

Facebook Twitter Linked-in

Gün FM’de yayınlanan Basın Odası programında Gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül’ün tahliye edilmeleri değerlendirildi.



Gazeteci İsmail Akar’ın hazırlayıp sunduğu programa Gazeteciler Ahmet Tunca, Polat Yılmaz ve Ertuğrul Sevim yorumlarıyla katıldılar.



“Basın özgürlüğünde ülkemiz 180 ülkede 149’uncu sırada”


Anayasa Mahkemesi’nin verdiği, ‘hak ihlali’ kararının ardından Gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül’ün tahliye edildiğini belirten Gazeteci İsmail Akar, “Gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül 92 gün cezaevindeydiler.



Can Dündar cezaevi çıkışında yaptığı açıklamada Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararın ifade ve basın özgürlüğünün önünü açtığını belirterek 30’u aşkın basın mensubunun halen içeride olduğunu ve mücadelelerinin süreceğini söyledi. Davaları devam ediyor. 26 Mart’ta duruşmaları olacağı basına yansıdı. Basın özgürlüğünde ülkemiz 180 ülkede 149’uncu sırada bulunuyor” şeklinde konuştu.


“Gazeteciler toplumun haber alma görevini yerine getiriyorlar”


Gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül’ün tahliye edilmelerine sevindiğini söyleyen Gazeteci Polat Yılmaz, “Gazetecilik suçuyla hapiste olan meslektaşlarımızın da bir an önce özgürlüklerine kavuşmaları gerektiğini belirtmek isterim. Burada asıl sorulacak soru basın özgürlüğünün kime lazım olduğudur. Bana göre basın özgürlüğü gazetecilere değil, topluma lazımdır.



Çünkü neticede gazeteciler toplumun haber alma görevini yerine getiriyorlar. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bu konuyla ilgili verdiği bir sürü kararı var. Bir gazete veya gazeteci, medya mensubu topluma doğru dürüst bilgi veremezse bundan olumsuz etkilenecek olan gazeteciden önce toplumdur” diye değerlendirmede bulundu.


“Türkiye’de iyi ki Anayasa Mahkemesi var”


“Türkiye’de iyi ki Anayasa Mahkemesi var” diyerek sözlerine başlayan Gazeteci Ahmet Tunca, “Mahkemelerin son yıllarda verdiği kararları gözden geçirirsek Türkiye’nin adaletinin ne kadar şaştığını ve terazinin ne kadar eğri tarttığını görürüz. Yayınlanmış kitaplar yüzünden insanlar yıllarca hapiste yattılar. Anayasa Mahkemesi’ne itiraz edilince bir yanlıştan dönüldü. Bu insanların kaybettiği hayatlarını kim ödeyecek? Böyle bir sitsem olur mu?


Bunu devlet yetkililerinin iyi incelemeleri ve bir özeleştiri yapmaları gerekiyor. Son yıllarda çeşitli alanlarda birçok güzel yatırımlar yapıldı. Sağlıkta, ulaşımda yapılan çalışmalar hepimizi mutlu ediyor. Ama bir yandan da insanların kişi özgürlüğü ve hürriyetleri de ellerinden alındı. Böyle şey olmaz” diye görüşlerini açıkladı.


“Anayasa Mahkemesi verdiği kararla bir yanlışı düzeltmiştir”


Tahliye kararından gazetecilik açısından mutlu olduğunu kaydeden Gazeteci Ertuğrul Sevim, “Haber alma özgürlüğü açısından verilen tahliye kararını önemli buluyorum. Can Dündar ve Erdem Gül tutuklandıkları zaman da bunun doğru olmadığını düşündüğümü belirtmiştim. Hatta bununla ilgili çevremdeki kişilerle de o dönem fikir çatışmaları yaşadım.



Can Dündar benim siyasi görüşüme yakın biri değil. Ama iyi bir gazetecidir. Ülkemizde bir yanlışla ilgili haber yapmak devlet sırrı olarak algılanır oldu. Bu doğru değildir. Yazanı, çizeni içeri atarak olan bitenden kimsenin haberi olmasın isteniyor. Anayasa Mahkemesi verdiği kararla bir yanlışı düzeltmiştir” şeklinde konuştu.



Programda ayrıca Meral Akşener’in Dinar ziyareti ekseninde MHP’deki son durum, Artvin Cerrattepe’deki çevreci eylemler ile ABD ve Rusya arasındaki anlaşma gereği Suriye’de ateşkes ilan edilmesi konuları değerlendirildi.



Yayın sonrası Basın Odası yorumcuları Gün FM Konuk Defteri’ne radyoyla ilgili görüşlerini yazdılar.


Dinleyicilerin sorularıyla yoğun olarak katıldıkları Basın Odası yaklaşık iki saat sürdü.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —