Gözden kaçırmayın

Afyon Belediyesi kamu oyuna duyuru yaptıAfyon Belediyesi kamu oyuna duyuru yaptı

Görevimiz; Haberleşme hizmetini Ülkemizin her bir köşesinde bulunan tüm vatandaşlarımıza SÜRATLİ, KALİTELİ, KESİNTİSİZ ve ZAMANINDA sunmaktır.


PTT Kanununun kuruluş amacında da açıkça bu şekilde ifade edilmektedir.


Evet 6475 sayılı Posta ve Telgraf teşkilatının Kuruluş amacında “Ülke genelinde posta hizmetlerinin kaliteli, sürekli, tüm kullanıcılar için karşılanabilir bir ücretle, etkin, rekabete dayalı esaslar çerçevesinde sunulmasını sağlamak…..”

denilmektedir.

PTT nin halkımızın haberleşme hizmetini sağlamak adına üzerine almış olduğu misyonunda her bir vatandaşımıza aynı kalite ve hızda ulaşması asli görevidir. KAMU GÖREVİDİR.


Ancak gel gör ki halkımıza hizmet anlamında bu kaliteli ve kesintisiz hizmeti biz çalışanlar sürdürmeye çalışırken, Gerçek anlamda sorumlular, yöneticiler ise bırakın etkin hizmeti, her geçen gün hizmet kalitesinin düşmesine özellikle zemin hazırlandıklarına şahit oluyoruz.


Bugün burada toplanmaktaki amacımız, PTT nin her geçen gün üstlenmiş olduğu misyondan uzaklaştığını siz gerçek sahipleri olan halkımızla paylaşmaktır. Artık şarkılarla, türkülerle beklenen postacı kalmadı, emekli olanın yerine personel alınmadı, boşalan dağıtım alanları geride kalanlara zimmetlendi, her gün gidilen Mahallelere artık sıra ile gidilir oldu, mahalleler birleştirildi 2-3 mahalleye bir postacı verilmeye başlandı, Genişleyen Büyüyen Şehirlerde yeni dağıtım alanları açılması gerekirken mevcut personelle idare edilmeye çalışıldı.


Gişelerde PTT nin asli işinin dışında bir tek mısır satmadığımız kaldı, birçok ilde gişelerden bayan personeller kaldırılarak sanayi sitelerinde milli piyango bileti sattırılmaktadır. Kendi asli işimizi bırakıp, kozmetik ürün şirketlerinin tahsilatlarını yapmaya başladık. vatandaşımız kapı önlerinde saatlerce kuyruk beklerken, boş gişeleri gören vatandaşlarımız bu gişe personelin başka işlerle uğraştığını zannederek hizmet üreten arkadaşlarımız ile münakaşaya yeltenmekte.


Halbuki sorun, planlanan iş gücüne göre hazırlanan mekanlarımızda yeterince personel istihdam ettirilmeyip, yine personelden tasarrufla hizmet aksatılmaktadır.


Peki bu olumsuzlukları yetkililer görmüyor mu?

Elbette görüyor ancak bütün bu olumsuzluklarla amaçlanan, PTT’nin parsel parsel satışına zemin hazırlamak, personel eksilterek vatandaşımıza sunduğumuz hizmet kalitesini düşürmek, halk ile sürekli yüz yüze olan gişe ve dağıtıcı personelini işlerini yapamaz hale getirerek, SUÇLU MEMUR, satın gitsin algısını yerleştirmektir.


2010 yılında 27.678 kadrolu personel ile görev yapan PTT Genel Müdürlüğü, hizmet çeşitliliği ve nüfusun her geçen gün artmasına rağmen, bugün Toplam 25.871 kadrolu personele düşürülmüştür.


Değerli Basın Mensupları çok değerli Kamu çalışanları.


Gecesini gündüzüne katan, mesai mefhumu gözetmeksizin tek başına 2-3 kişilik hizmet ve dağıtımı üstlenen, yarış atı gibi hızlı olması anlamında gişe işlem adedi ile tehdit edilen, evine iş götüren personelimiz canından bezdirilmiştir. Kurum aidiyetini yitirmelerine sebebiyet veren baskı ve adam kayırmacılığı had safhaya çıkmıştır.


Tüccar devlet anlayışı ile her işte İDARE ET mantığı ve 176 yıllık kurumu ahbap çavuş ilişkileri ile idare eden yöneticiler üstlerine yaranmak için sinekten yağ çıkarmaya başlamışlardır. Yıllık izinleri verilmeyen personele yerine adam bul denilecek kadar mevzuattan uzak yöntemlerin işlemeye başlaması elbette birileri tarafından görülmektedir.


Kanun ve Mevzuat dışı uygulamalara son verilmesi hususunda sendikamız tarafından altı aydan bu yana yapılan ikazlar dikkate alınmamış, üç maymunu oynayanlar, kamu çalışanlarını maraba görenler, baskı ve tehditle haklarını gasp edenlerin en kısa sürede hak yolunda adım atmalarını, aksi taktirde bu taleplerimizin bundan böyle rica minnetle olmayacağını ifade etmek istiyoruz.


Bugün buradan yapmış olduğumuz Basın açıklamamız tüm Türkiye’de aynı anda seslendirilmektedir. Umuyor ve bekliyoruz ki Ankara sesimizi duyar ve gereğini sağlar.


Sesimizin buralardan duyulmaması durumunda hep birlikte Ankara’da daha gür bir sesle daha teferruatlı bir açıklamayla duyurabileceğimizi ilgililere hatırlatır.

Hazır bulunan tüm katılımcılara Saygılarımızı sunarız.