Oyun çocuğun yaralarını sardığı bir merhemdir

Gözden kaçırmayın

Duran güç zehirlenmesi mi yaşıyor ?

Gün FM’de yayınlanan Sağlık Olsun programına Zübeyde Hanım Doğum ve Çocuk Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Serhat Kala konuk olarak katıldı.


Gün FM Genel Yayın Yönetmeni Faruk Bangir’in sunduğu yayında konuşan Kala, çocuk ruh sağlığıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.


“Erişkinler için geçerli ruh sağlığı tanımı çocuklar içinde geçerlidir”

Ruh sağlığının bireyin kendisi ve çevresiyle sürekli dengede ve uyum halinde olması gerektiğini kaydeden Psikiyatr Kala, “Erişkinler için geçerli ruh sağlığı tanımı çocuklar içinde geçerlidir.


Ancak çocuğun sürekli gelişen, değişen bir insan yavrusu olduğu göz önünde bulundurulursa çocuğun ruhsal durumunun değerlendirilmesinde değişik ölçütler kullanılır. Çocuğun ruhsal durum değerlendirmesinde dönemine özgül dil, bilişsel, motor ve sosyal gelişim özelliklerinin bilinmesi önemlidir.



Örneğin 2 yaşındaki çocuğun istediği olmadığında ağlaması normal gelişimsel bir özellik olarak karşılanırken yetişkin bireyin benzer davranışları dengesiz, anormal olarak görülür. Karanlıktan korkan çocuğun bir çocuk yadırganmaz ama bu korkuların erişkinde görülmesi olağan sayılmaz.



Çocuğun sosyal, bilişsel, dil, motor gelişiminin dönemleri bilindiğinde bireyin gelişim basamakları takip edilebilir ve erken müdahale ile uygun şekilde gelişme sağlanabilir” diye konuştu.

“Oyun çocuğu özgürleştirir”

Oyunun çocuğun gelişiminde rolünün çok büyük olduğunu kaydeden Kala, “Oyun çocuğun dili, oyuncaklar ise kelimelerdir. Birey oyun sayesinde öğrenir, duygularını düzenler ve ifade edebilir.


Oyun çocuğu özgürleştirir, paylaşmayı, haz duymayı öğretir. Oyun sırasında çocuk kendini güvende hisseder. Oyun çocuğun yaralarını sardığı bir merhemdir. Sık hastanede yatan bir çocuk sık sık oyuncaklarına iğne yaparak duygularını düzenleme fırsatını yakalar” şeklinde değerlendirmede bulundu.

“Her çocuğun kendini özel ve değerli olduğunu hissetmesi önemlidir”

Bebeğin doğduğu andan itibaren beslenme, korunma, barınmaya karşı ebeveyne bağımlı olduğunu belirten Kala, “Her çocuğun kendini özel ve değerli olduğunu hissetmesi önemlidir. Ebeveyn-çocuk ilişkisi, çocuğun kimlik ve kendilik gelişimi açısından çekirdek vazifesi görmektedir.



Tutarlı, sürekli, ilgili ve sevgiyle bakım alan çocukta iyi ben ve kendilik imgesi gelişir. Öncelikli olarak kesintisiz tutarlı tepki veren, süreklilik gösteren duyarlı ve ulaşılabilir bir bakım verene sahip olması, bakım veren ile sıcak yakın ve süreklilik özellikleri taşıyan bir ilişki olması gerekmektedir.


Ebeveynlerin çocuklarına zaman ayırması ve o zamanın çocuklarına özel olması gerekir. Yani bir yandan telefonla ilgilenirken veya televizyon seyrederken, bir yandan çocukla sağlıklı iletişim olmaz.


Çocuğun dünyasına girmek, onun ilgi alanlarına uygun şekilde yargılamadan konuşmak, dinleyici ve saygılı olmak gereklidir. Bu şekilde davranmak çocukta insanlara karşı saygı duymayı, görüşlerine değer vermeyi öğretecektir” diye konuştu.


Afyonkarahisar Devlet Hastanesi’nin katkılarıyla hazırlanan ve dinleyicilerin yoğun sorularıyla katıldığı Sağlık Olsun yaklaşık bir saat sürdü.