Gözden kaçırmayın

Fiyatlar  Afyon Belediyesinden de ucuzFiyatlar Afyon Belediyesinden de ucuz

Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu, Kamu Çalışanları Sendikası Afyonkarahisar Şubesi Şube Başkanı Nizamettin Şenol, 2016-2017 yeni Eğitim ve Öğretim Yılının sıkıntılı başladığını ifadelendirerek, şu cümlelere değindi.
                   
"Sevgili Öğrenciler, Değerli Eğitim Çalışanları, Sayın Veliler, Kıymetli Afyonkarahisar’lılar.


Türkiye genelinde yaklaşık 18 Milyon öğrenci ve 1 Milyon eğitim çalışanın, Afyonkarahisar genelinde yaklaşık 133 Bin öğrenci ve 8 Bin 713 eğitim çalışanın görev aldığı 2016-2017 eğitim-öğretim yılı yarın başlıyor. Bu eğitim-öğretim yılının şehrimiz, ülkemiz ve eğitim sistemimiz için kronik hale gelmiş sorunlara çare bulunduğu bir yıl olmasını özlerken, bilakis sorunların çoğaldığı bir yıl bizleri beklemektedir.


Bu yıl ki eğitim-öğretim yılı açılışına ilişkin yapacağımız bu basın açıklamamız önceki yıllarda yaptığımız açıklamalardan hem içerik ve hem de anlam itibarıyla farklılıklar taşımaktadır. Bu anlam ve içeriğe neden olan olay, 15 Temmuz Darbe Girişimi, FETÖ ile işbirlikçilerinin hainlikleri ve Büyük Türk Milletinin Demokrasi ile Milli İradeye Sahip Çıkma Destanıdır. 


15 Temmuz’da yaşanan hain darbe girişimi Türk Milletinin birlik ve beraberliğini hedef almıştır. Ancak milletimiz bu kalleş ve alçak saldırıya geçit vermemiş, el birliğiyle bu belayı ülkemizden defetmiştir. Çok şükür ki, bu darbe girişiminde kazanan demokrasimiz ve Türk Milleti olmuştur. Öncelikle 15 Temmuz Demokrasi Şehitlerimize de bir kez daha Allah’tan rahmet diliyoruz. Ruhları şad olsun.


Bu alçaklığın ardından kamuda FETÖ’ye yönelik operasyonlar yapılmaktadır. Bu kapsamda tüm kurumlarda açığa alınan, meslekten ihraç edilen kamu çalışanları olmuştur. Darbelere her daim karşı duran, demokrasi çizgisinden asla ayrılmayan ve bu nedenle demokrasiye ve milli iradeye tıpkı bayrağımız, vatanımız gibi sahip çıkan Türk Eğitim-Sen, darbe girişimine, bunu uygulamaya çalışan FETÖ ve işbirlikçilerine,  tüm terör örgütlerine ve bölücü, yıkıcı faaliyet yürüten tüm gruplara karşı devletimizin attığı adımların her zaman yanındadır.


Türkiye genelinde Milli Eğitim Bakanlığı teşkilatına bağlı kurumlarda yaklaşık 60 bin personel açığa alınmış, bunların yaklaşık 29 bini 672 sayılı KHK ile kamu görevinden ihraç edilmiştir. İlimizdeki İl Milli Eğitim Müdürlüğü personelinden açığa alınanların sayısı yaklaşık 600’dür, bunlardan 433’ise ifade ve savunması alınmadan kamuyla ilişiği kesilmiştir. Sendika olarak masum insanların ve ailelerinin bu süreçten zarar görmemesini, adalet önünde kendilerini savunabilmelerini, suçsuzlarsa başları dik bir şekilde dolaşabilmelerini çok önemsiyoruz.


Zira bu bir onur ve gurur meselesidir. Açığa almalarda akabinde meslekten ihraçlarda siyasi, ideolojik ve sendikal tercihlerin etkisi olmadığı görülmektedir. Ancak ne yazık ki bu işlemler sırasında bazen hatalar yapılmakta ya da art niyetli kişilerin yanlı yaklaşımı söz konusu olabilmektedir. Bu süreçte bazı haksız ve hukuksuz uygulamalar yapılmakta, ortada iftiralar dolaşmaktadır.


Sevindiricidir ki; tüm bunlara karşı, devletimizin üst makamları aklıselim bir tavır içindedir. Yargı kararıyla suçluluğu ispatlanmamış üyelerimizle ilgili durum değerlendirilmekte ve bu üyelerimize sendikamız hukuki destek vermektedir. Türk Eğitim-Sen olarak herkesin işini daha titiz yapmasını, OHAL’i fırsata çevirenlere izin verilmemesini, Sayın Cumhurbaşkanın, Sayın Başbakanın bu yöndeki kaygılarının dikkate alınmasını, itiraz merkezlerine ulaşan dilekçelerin titizlikle değerlendirilmesini, günahsız insanların mesleklerine geri döndürülmesini istiyoruz.


Kamuda her türlü terör örgütü unsurlarının temizlenmesi ve hukuk marifetiyle cezalandırılmasını sonuna kadar destekliyoruz. Suçsuz insanların bu kategoriye sokularak tasfiye edilmeye çalışılmasına karşı mücadele ettiğimiz de bilinmelidir. Ayrıca MEB’deki her türlü paralel yapının da tamamen temizlenmesi gerekmektedir. 


Artık eğitim başta olmak üzere, kamuda yapılacak her türlü atama ve görevlendirmeler EHLİYET ,LİYAKAT TÜRK MİLLETİNE ve TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNE SEVGİ, SADAKAT ve BAĞLILIK kriterlerine göre yapılmalıdır. Şimdiye kadar olduğu gibi, YANDAŞLIĞA göre yapılmaya devam ederse, MEB’deki paralel yapı ile benzeri yapıların tıpkı FETÖ gibi devletin başına bela olacağı hiç unutulmamalıdır.


Yayınlanan KHK ile Milli Eğitim Bakanlığı’na Haziran-2011 yılında kaldırılan sözleşmeli öğretmen alma yetkisi yeniden verilmiştir. Hem de mülakat yoluyla. Türk Eğitim-Sen olarak dün de söyledik, bugün de söylüyoruz, yarın da söyleyeceğiz; öğretmenlerin mülakat ile sözleşmeli olarak atanmasını doğru bulmuyoruz.


Sözleşmeli öğretmen alımı ve mülakat yöntemi ne doğuda ve mahrumiyet bölgelerinde öğretmen tutmanın yoludur, ne de FETÖ ya da diğer bölücü örgütlere üye insanları tespit edebilmenin yoludur.Öğretmenler çok sıkı bir güvenlik taramasından geçirildikten sonra KPSS puan üstünlüğüne göre kadrolu olarak atanmalıdır. Zira doğu ve güneydoğu Anadolu ile mahrumiyet bölgelerinde öğretmen tutmanın yol ve yöntemleri bellidir.


Ücretli öğretmenlik uygulamasının eğitim sistemimizin kalite ve niteliğine hiç katkısı olmadığı gibi sistemi geriye götürmektedir. Ülkemizde hala her yıl kadrolu öğretmen sayısının yaklaşık ‰ 8’i kadar ücretli öğretmen çalıştırılmasını kamuoyunun dikkatine sunuyoruz. İş güvencesine sahip olmayan, girdiği ders başına ücret alan, özlük hakları olmayan ücretli öğretmenler bu ülkenin kanayan yarası haline gelmiştir.


Üstelik iki yıllık meslek yüksekokulu ya da açık öğretim mezunları bile ücretli öğretmen olarak derslere girmektedir. Türk Milli Eğitim Sistemine katkısı olmayan bir uygulama olan ücretli öğretmen görevlendirilmesi ivedilikle sona erdirilmelidir. Bu minvalde; Şubat ayındaki atamalara ilaveten, 2016 yılı sonuna kadar 50 bin öğretmen alımı daha yapılmalıdır. Ayrıca, 2017 yılında da 100 bin öğretmen alımı gerçekleştirilmelidir.


Bilindiği gibi Milli Eğitim Bakanlığı’nda yargı kararlarının uygulanmaması adet haline getirilmiştir. Başta yönetici atamaları ve şube müdürlüğü atamaları olmak üzere birçok yargı kararı görmezden gelinerek, iş ve işlemler hukuk hiçe sayılarak gerçekleştirilmektedir. Yönetici atama mevzuatı değiştirilmeli, torpil, adam kayırma, yandaşlığın kamu hayatında yeri olmamalıdır.


 Birlik ve beraberlik vurgusunun yapıldığı, birleştirici unsurlara ağırlık verildiği bugünlerde ülkeyi yönetenlerin samimiyeti sınanmaktadır. İnsanların sırf makam, mevki için çıkarları doğrultusunda hareket ederek, sendikal tercihlerini belirlemesi, bu konuda kamu çalışanlarına baskı yapılması, bazı sendikaların iktidar gücü arkasına alarak, şantajla, tehditle üye kaydetmesi artık sona ermelidir. Bunların hiçbiri insan onur ve haysiyetine yakışmamaktadır.


Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerin 2016 Yaz Tatili Özür Grubu Ataması Ek Değerlendirmede iller arasında  aile biriliği özrüne bağlı olarak 6500 öğretmenin atamasını gerçekleştirirken, T.C. Anayasası aile bütünlüğünün korunmasını isterken aileleri paramparça eden uygulamalar eğitim çalışanlarını yaralamaktadır. Aynı ilin farklı ilçelerinde, aralarında her gün gidip gelemeyecekleri mesafeler olan, eşini ve çocuklarını hafta sonlarında görme imkanı bulabilen bir öğretmen işine nasıl odaklanacaktır? Türk Eğitim-Sen olarak MEB’in ilçe emri uygulamasını vermesini istiyoruz. İlçe emri getirilmediği müddetçe aile bütünlüğü konusunda eksik bir uygulama yapmış olacaktır.

 
Öte yandan; diplomaya bağlı alan değişikliği mevzuatta yer almasına rağmen ne yazık ki uygulanmamıştır. MEB’in diplomaya bağlı alan değişikliği yapmama konusundaki kararını bir kez daha gözden geçirmesini istiyoruz. Öğretmen, memur, hizmetli, daktilograf, teknisyen v.b. tüm eğitim çalışanları ekonomik yönden sıkıntı içerisindedir.

Bu nedenle öğretmenlerin ek ders ücretleri artırılmalı, eğitim-öğretim yılı başında verilen Eğitim-Öğretime Hazırlık Ödeneği brüt bir maaş tutarında tüm eğitim çalışanlarına verilmeli, yardımcı hizmetler sınıfının görev tanımları yapılmalı, bu insanlar angarya işler yapmaya mecbur bırakılmamalı, öğretmenlerin ek göstergeleri 3600’e yükseltilmeli, tüm kamu görevlilerinin ek göstergeleri 800 puan artırılmalı ve yardımcı hizmetler sınıfına ek gösterge verilmelidir.


15 Temmuz’da yeniden hatırladığımız Milli Birlik ve Beraberlik azim ve kararlılığı, Yenikapı Ruhu olarak hayat bulmuştur. Bu ruhun yaşatılması, kalıcı olması ve tekrar yandaşlık ruhuna dönüşmemesi için, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerine ve iradesine yeniden dönülmesi gerekmektedir.


Bu ruh sözde kalmamalı, her alanda yapılacak icraat ve uygulamalara yansıtılma azim ve kararlılığı gösterilmelidir. Bunu engelleyecek söylem, eylem, uygulama ve icraatlarda bulunan kim olursa olsun ilgili makamlara bildireceğimiz asla unutulmamalıdır.


Yaşadığımız darbe girişimini engelleyen vatan, ezan, bayrak, millet, devlet, demokrasi ve milli irade sevdalılarının sahip olduğu inanç, kararlılık ve adanmışlığın oluşmasındaki en büyük etkenlerden olan Andımız, Bayrak şiiri ve Türkiye’m eseriyle benzerlerine yıl boyunca okullarda yapılacak olan “15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma“etkinliklerinde yer verilerek yeni nesillere de bu hasletler kazandırılmalıdır.


Yeni eğitim-öğretim yılına adım atarken genelde başta Milli Eğitim Bakanı İsmet YILMAZ olmak üzere Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinden özelde ise, Sayın Afyonkarahisar Valisi Aziz YILDIRIM ve Sayın İl Milli Eğitim Müdürü Metin YALÇIN’dan talebimiz; sendikamızın eksik, hatalı ve yanlış söylem, eylem, işlem ve uygulamalar için dile getirdiği ve getireceği eleştiri ve taleplerimizi dikkate almaları, hukuken gereğini yapmaları ve 15 Temmuz’dan sonra oluşan MİLLİ BİRLİK ve BERABERLİK RUHUNA uygun hareket edilmesini sağlamalarını beklemekteyiz.


Bu; eğitim sistemimizin geleceği, çocuklarımızın, eğitim çalışanlarının huzur ve mutluluğu,  kaliteli, verimli bir eğitimin sağlanması için çok önemli ve elzemdir.Yasalar çerçevesinde tarafsızlığın insani bir haslet olarak görüldüğü, yargı kararlarını uygulandığı, yöneticilerin hoyrat uygulamalardan vazgeçtiği, kişisel çıkarları her şeyin üzerinde tutan anlayışların yok olduğu, huzurun, adaletin, hoşgörünün, liyakatin baş tacı edildiği yeni gün ve yıllara ulaşmak ümit, arzu ve inancıyla, Türk Eğitim-Sen olarak 2016-2017 Eğitim-Öğretim Yılının hayırlara vesile olmasını temenni ediyor; tüm öğrenci, öğretmen, eğitim çalışanı, veli ve eğitim paydaşlarına başarılar diliyoruz." Dedi.