Gözden kaçırmayın

Dayı Lokanta ve konser dışında ne yaptınız ?Dayı Lokanta ve konser dışında ne yaptınız ?

Cumhuriyet Halk Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı Kemal Demirkırkan, bir basın açıklaması yaptı.
Demirkırkan yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
 
"Afrin?e doğru yapılan Zeytin dalı Harekatının 18. Gününde bugüne kadar 19 şehit verdik. Şehitlerimize Allahtan rahmet gazilerimize acil şifalar diliyorum.
 
AKP tarafından yapılan açıklamaya göre,sayınYurdunuseven AKP genel merkezi tarafından il başkanı olarak atanmış. Hayırlı olsun. 17 Şubat  tarihinde de formaliteden bir seçim yapacaklarmış. Ben kendimi AKP delegesi yerine koyuyorum, şimdiden kendisine bildirilen bir ismi, o gün zarfın içine koyup kutuya atmakla seçim yaptıklarına inanıyorlar mı? İşte AKP ülkeyi de bu duruma getirmek istiyor. Tek adam, Tek adam dediğimiz şey bu.
 
Birileri karar versin, vatandaş ta bunu uygulasın. Demokrasi varmış gibi davransın. Nerede özgür irade, nerede seçme ve seçilme hakkı. Hiçbir partide olmayan, en küçük ilçeden en büyük ile kadar her aşamada seçimle gelmiş, kurultayda da genel başkanını seçimle göreve getirmiş bir partinin il başkanı olmaktan, CHP İl Başkanı olmaktan, Atatürk?ün koltuğunda oturmaktan büyük bir onur duyuyorum. Biz demokrasi anlayışımızı, bireye verdiğimiz değeri, hak ve özgürlükleri Türkiye?nin tarihine, 21.yüzyılda demokrasinin askıya alındığı bir süreçte yeniden yazdık. Ne kadar övünsek azdır.
 
AKP?nin göreve geldiği 2002 yılında neredeyse bitmek üzere olan Terör sorunumuz ışında çok hayati ve acil olan bir sorunumuz yoktu.Bugün gelinen noktada Terör aldı başını gidiyor.
 
15 yıllık AKP iktidarı sürecinde Türkiye?nin önünde ciddi ve temel sorunlar birikti.
 
Türkiye dış politikada batağa saplandı, yalnızlaştı.Dış politikada yaşanan bütün olumsuzluklar, iç politikaya da yansıyor. Maalesef ülkemiz egemen güçlerin söylemi üzerine dış politika oluşturan, egemen güçler vazgeçtiği zaman da ?aldatıldık? diye itiraf eden bir yönetim tarafından Türkiye?nin yönetilmektedir. 
 
Eğitim politikası iflas etti. Çocuklarımız göreve atanan her bakanla değişen eğitim sisteminde adeta kobay oldular. Çağdaş bir eğitim sistemini yerleştiremediler. Eğitim sistemimizi çağın gereklerine uyduramadık. Yaptığımız herşeyin ucunda rant düşünürseniz, kindar bir nesil yetiştirmek için çabalarsanız sonuç bu olacaktır. Alın size FATİH projesi : Milli Eğitim Bakanlığı, 2010?da başlatılan proje kapsamında harcanan milyarlarca lira, 58 ihale ve 110 doğrudan alımın ardından 1 milyon 437 bin tablet dağıttıktan sonra uygulamayı değiştirme kararı aldı. Şimdi sırada yeni ihaleler var.
 
Ekonomimiz alarm veriyor. İşsizlik hat safhada. Enflasyon yeniden 2 haneli rakamlara çıktı. Benzim 6, mazot5,3 TL?den satılıyor. Hergün bir vatandaşımız cinnet geçirip intihar etmeye, kendini yakmaya başladı. Bir yerel gazetemiz bu hafta ?bize ne oluyor? diye başlık attı.
 
Bugün Türkiye?de Demokrasiden söz edemiyoruz. Adaletten söz edemiyoruz. OHAL dolayısıyla anayasayı askıya aldılar, ülke KHK ile yönetiliyor. Meclis saf dışı bırakıldı.  Anayasa Mahkemesi kararları bile uygulanmıyor. Demokrasiden parti devletine, parti devletinden hanedan devletine dönüştük. Bir kişi karar veriyor, herkes o kararı uyguluyor.Osmanlı İmpartorluğu hayalleri ile milleti aldattılar, bugün gelinen nokta Korku İmparatorluğu oldu.
 
Terör konusunda polemik yaratıp kafaları karıştırmak isteyen iktidara bir çift sözüm var. Genel Başkanımız da, parti sözcülerimiz de pek çok kez ifade ettiler ancak ben yeniden ifade etmek istiyorum. Hani bir deyim yerleşti dilimize. Bilal Oğlan?a anlatır gibi tane tane söylemek istiyorum.
 
PKK terör örgütüdür
YPG/ PYD Terör örgütleridir.
İŞİD Terör örgütüdür.
El-Nusra Terör örgütüdür.
FETÖ terör örgütüdür.
Bakın bakalım bunlarla işbirliği yapan kim. Hangi iktidar.
 
2014 yılında Mardin 2.Ağır Ceza MahkemesiPYD?nin terör örgütü olduğuna ilişkin karar veriyor. Yargıtay 16.Ceza Dairesi 2015 yılında bu kararı onaylıyor. Bütün bu mahkeme kararlarından sonra PYD?nin Başkanı Salih Müslim?i Ankara?ya davet ediyorlar, altına kırmızı halı seriyorlar. Şimdi mahkeme kararına rağmen, Yargıtay kararına rağmen, terör örgütü saymasına rağmen, sen hangi vatansever duygularla Salih Müslim?i Ankara?ya davet ettin, ayağına kırmızı halılar serdin? Bu adama Kırmızı pasaport verdin. Sen onun terör örgütünün bir üyesi olduğunu bilmiyor muydun? Eğer bu terör örgütüyse, senin onu tutuklatman, gözaltına alman, yargının önüne çıkarman gerekmiyor muydu? AKP?nin yöneticileri iktidar sahipleri, terör örgütüne açıkça yardım ve yataklık yapmışlardır. Bu hafta içinde yargıya suç duyurusunda bulunacağız.
 
Şimdi çıktılar kendilerine muhalefet olan kurum ve kuruluşlarla uğraşıyorlar. Türkiye Barolar Birliği ve Türk Tabipleri Birliği isimlerinden Türk kelimesini çıkartacaklarmış. Bunlarının milliği bu. Andımızı kaldırdıkları gibi, kurumlardan TC ibareleri kaldırdıkları gibi, Türk Kızılay?ı ifadesini kaldırıp Kızılay yaptıkları gibi. TÜRK kelimesine allerjileri var.  Gücünüz yetmez. Türk kelimesini ne tabelalardan ne de gönüllerden silemezsiniz."