Gözden kaçırmayın

Çocuklar ilk  defa canlı buzağı gördüÇocuklar ilk defa canlı buzağı gördü

Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Afyonkarahisar Şubesi, Şube Başkanı Nizamettin Şenol, 19 Mayıs ile ilgili bir basın açıklaması yaptı.
 
Şenol yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;
 
"Değerli Afyonkarahisar Kamuoyu ve saygıdeğer basın mensupları;

MEB?nın öğretmenlerle olan  savaşının bu  yeni  bölümünde paylaşılan fragmana bakarsak, hep beraber öğretmenlere milletçe not verip değerlendirme yapılacak. Çileli Anadolu çocuğu gecesini gündüzünü katıp üniversiteyi bitiriyor, KPSS sınavına giriyor, arkasından torpilli mülakatla karşılaşıyor. Dayısı olanın yol aldığı mülakat sistemini de geçerse öğretmen olabilirsin deniliyor. Ataması yapılırken senle sözleşme yapacağız.4+2 yıl zorunlu hizmet bölgesinde başarıyla çalış kadroya alalım deniliyor.
 
Bu arada 6 yıl ya eşini, ya da işini tercih edeceksin diye muhtıra veriliyor. Bakanlık daha mesleğe adım atarken öğretmene, sana geleceği dar ederim anlayışından bir türlü vaz geçmiyor. Geçen senelerde üzerinde çalışma yapılıp rafa kaldırılan  performans sistemine yeni deli gömlekleri giydirilmiş 4 yılda sınava girme zorunluluğu ile okul müdürü, zümre öğretmenler ,diğer öğretmenler ile veli  ve öğrencilerin de değerlendirmesine tabi tutulması  amaçlanmıştır. Farklı oranlarda katkı puanlarıyla birçok paydaşın karşısında, bir nevi sanık sandalyesindeki öğretmene hak ettiği  güveni göstermeyecek bu anlayışa ve dayatmaya sonuna kadar karşıyız. Çünkü biliyoruz ki ; bana az puan verdi sana çok puan verdi denilerek okulda müdüre, diğer öğretmenlere karşı husumet doğabilecektir.
 
Her şeyin Alo 147 ye şikayet edildiği bir ortamda veliye verilen bu yetki sağlıklı olmayacaktır.  Bazı öğrencilerin öğretmeni kucaklayıp hakaret ettiği  geçtiğimiz günlerdeki menfi hadiseleri de hatırlarsak, öğrencinin art niyetli olduğu öğretmenlerine  keseceği  ceza bu taslak yönetmeliğin bir garabet olduğunu daha net ortaya koyar.
 

Yönetici atamada bir türlü dikiş tutturamayan bakanlık; kayırmacı, haktan ,adaletten uzak, kul hakkı yemeği hayatında olağan hale getirmiş karakter erozyonuna uğramış varsa köşeleri onlara vermiştir. Peki bu kadar tepeden inerek  makamlara kuş gibi oturan binlerce okul müdür ve yardımcıları ,hatta il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerindeki tepe yöneticiler de performanstan nasibini alacaklar mıdır? Bakanlık doğru yerden adım atacaksa önce ehliyet ve liyakat esaslı bir yönetici atama sistemiyle başlamalıdır.
 
 
Güvenirliliği ve ehliyeti tartışılan idarecilerin  yapacağı değerlendirmeler de iş barışını bozacak güvensiz bir ortam yaratacaktır. Bu anlamda Sopayla hizaya getirme anlayışından vazgeçilmelidir. Mesleki gelişim iki temel üzerinde büyümektedir. Eğitim çalışanlarının önce mali ?sosyal ve özlük haklarını gözetme, hakkını verme; sonra da manevi yönünü güçlendirme, saygınlığını arttırma. Bu konularda gerekli hamleleri yapmayıp, Ülkedeki devasa eğitim sorunlarını  direk öğretmene faturalama anlayışı ve  sürekli sopa tepenizde tehdidi  can sıkmaktadır.
 
Eğitim camiasının performansını yükseltmek istiyorsanız, mesleki gelişim üzerindeki  engelleri kaldırıp kendini yenileyebileceği imkan ve ortamları yaratın. Destek olun. Öğretmen bilsin ki ;akıl eğitim, bilim üçgeninin merkezinde biz varız. İnsana saygı, akla değer verildiği , eğitimin önemini anlamış bir toplumda varız ve bu  topluma yön veriyoruz. Yıllardır söylüyoruz, yine tekrar edelim. Öğretmenin adının olmadığı yerde  bir gelecek inşa etmek mümkün değildir. Bakanlık bu konuda taslak yönetmelik üzerinde görüş almaya başlamış olup son şeklini verecektir. Yönetici atama yönetmeliğini de tartışmaya açan bakanlık tavsiye kararlara maalesef uymamıştır.
 
 
Bu konu da ki tutum, Öğretmen performans sisteminde de bir değişiklik olmayacağını, güya sizde bir şeyler söyleyin kabilinden  olacağını müjdelemektedir. Taslağın bu haline karşıyız. Objektif ve kurumsal dengeyi bozmayacak bir başarı performansı için öğretmenlerin akademik gelişimine katkı sağlayacak uygulamaları olursa buyursunlar gelsinler.  Bu noktada Genel Başkanımız Sayın Talip GEYLAN?ın şu cümlelerini anlamlı buluyor ve değerlendirilmesini önemli görüyorum: Önce ortak akılla tartışalım, mutabakat oluşturalım. Eğitim hayatımız ve eğitim çalışanları için bir şeyi de hep birlikte yapabilmenin mutluluğunu yaşayalım. Dinle, tartış, mutabık kal ve uygula. Bunun dışındaki istikametler çıkmaz yoldur.?Kamuoyuna saygıyla duyurulur." Dedi.