Gözden kaçırmayın

Görgöz destuuur Turgay ŞahinGörgöz destuuur Turgay Şahin

Şu günlerde yeni bir eğitim ve öğretim döneminin başlayacak olmasından dolayı milli eğitimdeki eksikliklerimizin giderilmesine katkı sağlamak için sorumlu muhalefet anlayışı gereği kamuoyu ile paylaşmanın faydalı olacağına inanmaktayız.ÇOCUKLARIMIZ DENEME TAHTASI MI?
En son Milli Eğitim Bakanının açıklamış olduğu SBS yerine yeni sistemle yine sınav sistemi sil baştan olmuştur. Bu sınav sisteminin olumlu yönleri olmasına rağmen görülmektedir ki her gelen bakan gidenin uygulamalarını değiştiriyor. Sonuçta olan bizim çocuklarımıza oluyor. Çocuklarımızı deneme tahtası gibi gören bu zihniyet geleceğimizi karartmaktadır.Bilindiği gibi Kamuoyunda 4+4+4 olarak bilinen düzenleme MHP nin eleştirileri, eğitimle ilgili sivil toplum kuruluşlarının ve sendikaların uyarıları ve velilerden gelen yoğun tepkiye rağmen yasalaşmıştı. 2012–2013 eğitim-öğretim yılında bu sistem sancılı olarak uygulamaya geçti. İktidarın kendi dünya görüşünü hayatın her alanında topluma dayatma biçimi eğitimde kendini 4+4+4 olarak gösterdi.
Bu düzenleme AKP döneminde yazboz tahtası haline gelen eğitim sistemini içinden çıkılmaz bir hale getirmiştir. Bu dönemde çağdaş ve bilimsel eğitim sisteminden hızla uzaklaşılırken, el becerileri dahi gelişmeyen çocuklar ilköğretime başlatılarak birer denek olarak kullanılmışlardır. Milli Eğitim Bakanlığı, İl Milli Eğitim müdürlüklerinden gelen uyarılar, üniversitelerin ve sendikaların ortaya koyduğu araştırmalar, eğitim sistemimizin nasıl çökertildiğini ortaya koyan somut örneklerle doludur.
Sistemde en fazla sıkıntı, 60-84 (birinci sınıf) aylık çocuklarda yaşanıyor. Bazı çocuklar henüz okumayı sökemezken, 40 dakikalık ders sürelerinin de uzun olduğu belirlendi. Üst yaş gruplarındaki öğrencilerin tamamı en geç nisan ayında okumaya geçerken, 66 ay altındaki öğrenciler için bu oran yüzde 18’de kaldı. Yani 60-66 ay aralığında kalan çocukların yüzde 82’si yani her 5 çocuktan 4’ü Nisan ayında okumaya geçemedi. Birinci sınıfların yüzde 44’ü boylarına uygun olmayan sıralarda bir ders yılı oturmak zorunda kaldı. 60-66 aylık çocukların yüzde 67’sini en az 1 kez altına kaçırdı.
1.sınıflarda yapılan sistem ve müfredat değişikliğine ilişkin herhangi bir eğitim aldınız mı?” sorusunu ise öğretmenlerin yüzde 65’i `eğitim almadım` diye cevaplarken, yüzde 31’i bu yönde eğitim aldığını ama işe yaramadığını, yüzde 4’ü ise eğitim aldığını ve işe yaradığını bildirdi. Milli Eğitim Bakanlığı yasayla ilgili değişikliğe gidilmeyeceğini belirtmesine rağmen, il milli eğitim müdürlükleri tarafından gönderilen raporlar doğrultusunda birinci sınıfların ana sınıfı formatına dönüştürülmeye çalışıldığı da görülmektedir. Bir anlamda 4+4+4 olarak bilinen uygulama 1+3+4+4’e dönüştürülmektedir.
Bu durum temel eğitim açısından başta geleceğimiz olan çocuklarımız, velilerimiz ve eğitimcilerimiz açısından ciddi sıkıntılara neden olmaya devam edecektir.
EĞİTİMDE NEDEN HEP GERİLERDEYİZ?
Nisan 2013 de açıklanan YGS sonuçları incelendiğinde başarı sırası bakımında 81 il içerisinde İlimizin komşusu olan illerden Denizli 3, Isparta 5, Eskişehir 7, Burdur 9, Uşak 17, Konya 19, Kütahya 27. sırada yer alırken İlimiz Afyonkarahisar 52. sırada yer almıştır.Bu sonuç Afyonumuz adına bir başarısızlıktır. Sonuç çözme odaklı çalışmayan siyasi kadrolaşma zihniyetin ilimize eğitim başarısı adına katkısı olmayacaktır. 
52. sıradaki başarısızlığı yenmek adına İl milli eğitim müdürü Metin YALÇIN ve Şube müdürleri yakın ve orta vadede yapılacak çalışmaları planlamışlar mıdır? Yoksa her zaman olduğu gibi 52. sırada olmamızı çocuklarımıza ya da fedakâr öğretmenlerimize mi bağlayacaklardır? 
ÖĞRETMEN AÇIĞI NE OLACAK?
Afyonda 2 binin üzerinde öğretmen açığı olmasına rağmen, Türkiye genelinde ataması yapılan 40 bin öğretmen adayından Afyonun payına dü öğretmen sayısı maalesef 355 olmuştur ve bu sayede öğretmen açığımız halen artarak devam etmektedir. Sayın vali, il milli eğitim müdürü ve iktidar milletvekilleri ve siyasileri Afyondaki öğretmen açığının giderilmesi adına hangi çalışmaları yapmaktadırlar? Bu kanayan yaranın bir an önce kapanması adına neler yapmışlardır veya yapacaklar mıdır? Sıradan insanlar gibi kenara çekilip seyretmeye devam mı edeceklerdir?İlimizde okulların fiziki durumları yetersizdir. Daha da kötü olmaması için çaba sarf eden okul idarecileri ve okul aile birlikleri kıt imkânlarla çok zor durumlarda mücadele etmektedirler.
Maalesef ki Afyonkarahisar ilimiz birçok konuda olduğu gibi yerel ve ulusal basına “il milli eğitim de kaset skandalı” ile bir kez daha rezil olmuştur. Günlerce Türkiye’yi meşgul eden bu olumsuz durumlara yetkililer ne gibi önlem almaktadırlar? Birileri mevki ve makam sahibi olsun diye liyakatsiz, niteliksiz ve siyasilerden daha çok politize olmuş yöneticiler sayesinde kendi ellerimizle kendi çocuklarımızı ve geleceğimizi heba etmekteyiz. Sonuç olarak eğitimin içinde bulunduğu sorunları yok sayan zihniyeti kınıyorum. Unutulmamalıdır ki gençler hem ülkemizin hem de Afyonumuzun geleceğidir. Geleceğimize sahip çıkmalıyız. Önümüz ay başlayacak olan yeni öğretim yılına bu ve benzeri eksikliklerin giderilmesi ile başlanması gerektiğini değerli kamuoyu ile paylaşma ihtiyacı hissedilmiştir.