Şaban Korkmaz

Tarih: 21.03.2021 16:10

Anne ve babalar okumalı!

Facebook Twitter Linked-in

Eskiden büyüklerin yanında küçükler edeple davranırlardı. Büyüklerin yanında onlar izin vermeden konuşmazlardı. Ayaklarını uzatmazlardı.

 

Söz verilmeden konuşmazlardı. Yapılacak işi söylemeden yapmaya çalışırlardı. Verilen görev layık-ı veçhile yapılmaya çalışılırdı. Saygıda kusur edilmezdi.

 

Şöyle bir günümüze baktığımızda yukarıda adı geçenlerin hemen hemen hepsi bazı ailelerde yapılmasına karşılık çoğu ailelerde mumla arınır bir hale gelmiş gibi.

 

Baba ve anne çocuğuna su getirmesini söylediğinde hiç utanmadan çocuk; ? Kalk kendin iç, bir bardak da bana getir.? Diyebiliyor hiç utanmadan. Daha ortaokula giden bir çocuk olumsuz davranışlar içinde bulunduğu için okul idaresi tarafından velisine durum iletildiğinde veli okul idaresine teşekkür edeceği yerde: ?Sizin okul idaresi olarak göreviniz çocukları okutmaktır ve bilgi sahibi etmektir, benim çocuğumun davranışlarına karışamazsınız.? Diyebilme cüretini göstermektedir.

 

Bütün bu olumsuz davranışların temelinde bazı ana ve babaların görevlerini bi hakkın yerine getirmediği yatmaktadır. Zamanında çocuğu milli ve manevi değerler açısından yetiştirmediği besbelli ortaya çıkmaktadır. Çocuğun ana ve baba arasındaki geçimsizliği, huysuzluğu belli ki çocuklara yansımakta ve çocuk da okulda evde gördüklerini arkadaşlarına karşı uygulama safhasına koymaktadır.

 

Çocuklarımızın milli ve manevi değerlere sahip birer fert olarak yetişmeleri, yeri ve zamanı geldiğinde Vatan için, bayrak için, millet için canlarını feda edebilmeleri düşünceleri için ana ve babalar ile değerli eğitimcilerimiz birlik içinde hareket etmeleri gerekir. Elbette toplum içinde iyi ve görevini çocuğuna karşı bi hakkın yerine getiren ana-baba ve öğretmenler var ama, gönlümüz bütün ana ve babaların görevlerini yapması arzu ve temennisini taşıyoruz.

 

Allah dostları ?İslam edepten ibarettir.? demişlerdir. Yine edep güzel ahlakın bir noktada zirvesidir. Bir kişi güzel ahlak sahibi ise Allah-ü Âlem o kişi Allah?ın sevgili kuludur. İnsanı da insan yapan güzel ahlak değil mi?Kişinin güzel ahlak sahibi olmasında ana-baba-öğretmen ve çevre faktörü önemli bir unsurdur. Binanın temeli ne kadar sağlam olursa üstüne çıkılacak katlar da bir o kadar sağlam olur.

 

Çocuk ailede mutlaka söz dinlemeli, büyüklerin izinden gitmelidir. Her zaman ne durumda olsun doğruyu söylemeyi adet haline getirmelidir. Küçük yaşlarda anasının verdiği öğütlerle yalan söylememeyi adet haline getiren Abdülkadir Geylani (k.s) Hazretleri nin doğru söylemesiyle kırk kadar haraminin Müslüman olmalarını kim hatırlamaz?

 

?Yar?la bir olmayınca, yer?le bir olurmuş insan.? Sözünün yanında, ey insan! cenneti istiyorsan istenilen gibi yaşa, cehennem istiyorsan, istediğin gibi yaşa.? Sözlerinden bi haber yaşayan insanlardan ne bekleyebiliriz? Bu dünyanın bir oyun ve eğlenceden ibaret oyduğunu hatta ve hatta bir ikindi gölgeliği kadar olduğunu, bu dünyanın ahiretin bir tarlası hükmünde olduğunu kavramayan insanlardan kime ne fayda gelir?

 

Zaman zaman kendini hiç sorgulamayan, eleştirmeyen, yatmadan önce tefekküre dalmayan, haramı-helâli bilmeyen, ben kimim, ben neyim, ben nasıl olmalıyım, ben, ben miyim? Gibi sorularla kendini anlamaya çalışmayan insandan kendine hayır gelmediği gibi diğer insanlara da onun bir faydası dokunmaz.

     

Atalarımızın: ?Ağaç yaş iken eğilir.? ?Çocuk yedisinde ne ise yetmişinde de odur.? ?Görgülü kuşlar, gördüğünü işler.?Atasözlerini her gün görebileceğimiz bir yere asıp, unutmamak gerekir diye düşünenlerdenim.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —