İsmail Ögeday

Tarih: 14.06.2021 17:16

Ne olacak bu Napolyonun hali ?

Facebook Twitter Linked-in

Kiraz mevsimi geliyor.

 

Her yıl olduğu gibi bu yıl çiftçi ürettiği kirazdan umutlu. Fakat, tüccar için çiftçinin umuduymuş, çiftçi para kazanacakmış zerre umurunda değil.  Kiraz meyve olarak, çabuk bozulan bir meyve olduğu için.

 

Tüccarlar nasıl olsa bu üretici benim belirlediğim fiyata vermek zorunda, vermesse çöpe gidecek mantığıyla hareket ederek, kiraz üreticisini kendisine mahkum ediyor. Üretici verse bir türlü vermesse öbür türlü hesabı. Aynı tüccar, İzmir?de, Kemalpaşa?da Ülkenin farklı kiraz üreten noktalarında, kirazın yani Napolyonun kilosunu 15 ila 20 liradan alıyor. Ama Sultandağına geldiğinde ise, fiyatı dibe çekiyor.

 

Bizzat geçen yıl bir olaya şahit oldum, çiftçinin bir tanesi numune olarak, kirazından bir kilo kadar kirazı toplayıp tüccara gösteriyor, Tüccar kirazı beğeniyor ve kilosunu 6 liradan alacağını söyleyip topla diyor. Kendisine kasa veriyor. Tabii çiftçi aldığı fiyatın ardından fiyatı makul bulup kirazı topluyor. Aynı tüccar sanki hiçbir şey olmamış gibi bu sefer kirazını toplayan çiftçinin 50 kasa kirazını diyorki 4 liradan alırım işine gelirse diyor.

 

Tabii çiftçi kirazını topladı ya ne yapsın zavallı çiftçi diyorki sen bana 6 liradan alırım dedin bana 50 kasa kirazı toplattın şimdi bu kirazı 4 liradan alırım diyorsun dediğinde , tüccar çiftçiye ben öyle bir şey demedim diyerek ortalığı velveleye veriyor birde üstüne üstlük çiftçiyi çok afedersiniz köpek gibi azarlıyor. Çiftçiye dokunsanız neredeyse ağlayacak. İşte bu tüccarın oyunu. Aman ha bu oyuna sakın gelmeyin. Kendinizi tüccara ezdirmeyin birlik olun fiyatı siz belirleyin. Bu sıkıntılar yıllardır aynı çiftçi hep malı karşısında eziliyor.

 

Hiçbir zaman göğsünü gere gere malını satamıyor. Neden mi? Nedenine gelince bizim Sultandağı bölgesinde tüccarla iş birliği yapan çok sayıda aracı zevat var. Zevat demek kişi demek aslında onlara zevat yerine başka bir cümle kurmak isterdim ama neyse. İşte bu zevatlar, çitçiyi resmen tüccara teslim ediyorlar. Tüccarla iş birliği yapıp, çiftçiyi tezgaha getiriyorlar. Kardeşim, kimsenin çöpe atacak parası yada malı yok, siz kendinizi uyanık mı sanıyorsunuz?

 

Benim nacizane buradan sayın valimiz Gökmen Çiçek başta olmak üzere, Sultandağı Belediye Başkanımız Mehmet Aldırmaz, Dereçine ve Yeşilçiftlik Belediye Başkanlarımızı çiftçinin yanında olmaya davet ediyorum. Benim kirazım yok, ben kiraz üreticisi de değilim. Ama her yıl bu manzarayı görünce içim acıyor. Mersinde Erik Üreticisi sezonun ilk eriğinin kilosunu 300 liraya verirken, bizim çiftçimiz neden bu zulme maruz kalsın?

 

Allah aşkına. Çiftçi her türlü eziyeti, masrafı, çileyi, ilacını, gübresini, toplatmasını, karşılıyor, ama maalesef emeğinin karşılığını alamıyor. Bu çiftçiye bunu reva görenlere yazıklar olsun diyorum başka da bir şey demiyorum. Selametle kalın?


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —