Gerçi bu polemiğe benzeyen diğer bir polemikte ve bir dönem Kocaeli'nde her dönem parti değiştiren, hep aday adayı olup değil seçilmek, aday bile edilmeyen, Vakıf Başkanlığıda yapan Karslı bir kişinin 15 Temmuz ile ilgili yaptığı yorumun altına yazdığım iki satırıma çok kızıp, bana verdiği cevapla dünden başlamıştı.


Neyse.. Gece boyu süren bir hayli ateşli polemik iki tarafın yorulup, uyuması üzerine soğuduğu için O polemik ve konusu 'şimdilik' dursun deyip, bugünkü polemiğe sıcağı sıcağına bakayım dedim.


Ve resmi tatil ilan edilen 15 Temmuz sabahında,  'ARDAFED BAĞLI DER BAŞK İS' isimli whatsapp grubuna gelen ‘Burada O kadar dernek başkanı var, gazeteci var, sözüm ona aydın var. 15 Temmuz gününü öyle yada böyle neden yokmuş gibi sayıyorsunuz?' mesajına verdiğim cevapla bugünkü yazıma başladım.


İşte o cevap ve ardından başlayan ikinci polemikle birlikte bugün ki yazım..
'Burada O kadar dernek başkanı var, gazeteci var, sözüm ona aydın var. 15 Temmuz gününü  öyle yada böyle neden yokmuş gibi sayıyorsunuz?' diyen Azimkar başkan..


Senin ormanlar, yollar ve onca sessiz kaldığın sorunlar başta olmak üzere 'kurma' denen 15 Temmuz ve diğer darbelere karşı bizim ve bizim gibi düşenlerin verdiğimiz mücadeleyi, ben Fakir Yılmaz/Gazeteci olarak, Cuma mesajını bir gün önceden atanlar gibi değil ama programım 15 Temmuz'dan bir gün öncesine 14 Temmuz'a geldiği için bir gün önceden yani dün hem de senin de katıldığın GAZETECİLERLE GÜNDEM adlı programımda canlı, ekranda bir gazeteci olarak ne düşündüğümü konusunda her zaman söylediğimi dünde canlı yayınımda hem de canlı olarak bu kez de TEMPO TV ekranlarında söyledim.. 


Yani ben o günde o anda dediğimi dedim ama sen izlememişsin.. İzle lütfen.. 
Başkan, bu grupta paylaştığın 'Burada O kadar dernek başkanı var, gazeteci var, sözüm ona aydın var. 15 Temmuz gününü  öyle yada böyle neden yokmuş gibi sayıyorsunuz' dediğin için mesajında  'Gazeteciler' , 'Aydınlar' derken bu grupta biri, bana kendi yaptığım haber paylaşımlarımı 'çok paylaşıyorsun, gruptakileri rahatsız ediyorsun' deyip, aslında benim bedavadan verdiğim haberlerimi, paylaşımlarımı gruptakilerin 'sen niye bu kadar haber yazmıyor, yapmıyorsun, gazeteci değil misin?' dediklerini düşündüğüm için beni yasaklayan benim pığas dediğim gazeteci var.


Ki; O kendisinin kurduğu grupta beni yasaklayan ama bu grupta ve benimde olduğum diğer onca gruplarında kendisi düşündüklerini, haberleri 'hiç rahatsız etmiyormuş' gibi rahatça hem de gruptakileri çokta ilgilendirmeyen konu ve düşünceleri bol bol, gelişi güzel hatta geç saatlerde bile paylaşan Pığas dediğim gazeteci meslektaşım ve ben varım ondan ben başkana yani 'Burada O kadar dernek başkanı var, gazeteci var, sözüm ona aydın var. 15 Temmuz gününü  öyle yada böyle neden yokmuş gibi sayıyorsunuz?' diye mesaj paylaşan sana 'ben de o mesajımla savunmamı yapayım' dedim.. Niye kızıyorsun?!.


Ha bu arada 'kurma' denen 15'inde darbeye karşı çıkmak için o an Ardahan'da, evimdeydim.. Ve gerek gelişenleri hem yerelde, hem de ulusalda haber yapmak için gerekse darbeye karşı çıkmak için ilk caddeye çıkan bendim.. Ki o an herkes eve kaçıyordu.. Ardahanlı olduğun için sende bilirsin bizim işhanın 5 yıldır yüzü boya görmeyen, sıvaları dökülen CHP'li türkücü başkanın başında olduğu belediye binasının bulunduğu İnönü caddesi ile Kongre caddesini buluştuğu kavşaktaki tarihi binayı..  


O anlarda, saat ve dakikalarda ben TOKİ konutlarında bulunan evimden çıkıp, evimin yanı başında bulunan ama o anlarda karartılmış İl Emniyet Müdürlüğü Binası ile MİT Binasını ve Valilik Lojmanını görüp, görüntüledikten ve darbeye karşı çıkılması gerektiğini facebookta, sanalda canlı olarak söyleye söyleye çarşıya doğru giderken Kongre caddesinden aşağıya yani senin akrabalarınında petrolünün olduğu Göle'ye doğru tarihi Akkoşun binasından aşağıya kaçarak eve gidenlerinde bugünkü iktidarda siyaset yapan siyasilerin de olduğu görüntülerime takılıyordular..


Yani o an sıcağı sıcağına caddedeydim, hem de daha asker caddeye yeni dökülürken canlı yayınla halkı, siyasileri Erdoğan'dan 17 dakika önce 'darbeye karşı çıkın' diye alana çağırıyordum.. 


Bununla yetinmeyip, zamanın AK Partili Belediye Başkanı Faruk Köksoy ve diğer siyasileri telefonla arayarak 'Neredesiniz, alana çıkın, darbeye karşı koyun' diye bilirsin o yüksek ve nazik sesimle onları da çağırıyordum. 
İnanmıyorsan aradıklarımın telefonunu vereyim, o an kendi köyünde olan ve 'Geliyorum Fakir sen çağrılarına devam et' diyen Köksoy'u ve diğer tanıdığın siyasileri de arayabilirsin.


Hatta Köydes, Özel İdarenin ve SYDV'nin paraları ile onarttığı lojmanı ile ilgili haber yaptığım için bana kızıp, dava açan ama haklı olduğumu gören mahkemenin lehime karar verdiği ve şimdi, yani en son kaymakamlar kararnamesi ile başka İlin ilçesine atandığı için masrafları kimden öğrenemediğim yemekli veda toplantıları ile yolcu edilen şimdi ki Posof kaymakamının, 'Posof'ta kim bana bilgi veriyor, kimle görüşmüşüm' u öğrenmek için yasal olmayan bir şekilde yaptığı gibi sende Hts kayıtlarını da hakim kararı olmaksızın isteyebilirsin..


Evet, Azimkar başkan.. 
Yani İstanbul Pendik Ardahan İl Derneği Başkanı, baba dostunun oğlu Azimkar Altıntaş..
Onlarca Ardahanlı STK başkanı, iş insanı, gazeteci, aydının olduğu  'ARDAFED BAĞLI DER BAŞK İS' adlı whatsapp grubunda 'Demokrasi ve Milli İrade Günü' denen ama Hakkari başta olmak üzere milli irade denen halkın seçtiklerinin yerine kayyum atandığı bugünle ilgili hazır jpgli mesajınla günü andıktan sonra 'Burada O kadar dernek başkanı var gazeteci var sözüm ona aydın var. 15 Temmuz gününü öyle yada böyle neden yokmuş gibi sayıyorsunuz?' diye ikinci mesajına cevap oldu mu bilmem ama istersen devam edeyim.
Gerçi acaba devam etsem dünkü canlı yayın programımı izlemediğin gibi bu sana cevap derken bugünkü yazıma dönen yazımı da okur musun bilmem ama bir şey sorup, sorduğun sorunun açtığı tartışmayı bitirmek en iyisi diyorum..


Evet Azimkar başkanım.. Babaları dost olan sen ve ben.. Ve benim tetikleyip, adeta zoraki kurdurduğum derneğin sayın başkanı Altıntaş.. 
Benim bu yönde görüntülerim de sanalda duruyor.. Ve onca yazımda arşivlerde, sanalda görüp, okuyabilirsin.. 
Şimdi yazıyı bitireyim derken sen ikinci mesajı, 'Fakir bşk ben kahramanlık edebiyatı yapmadım. Yapmamda sen beni az çok tanırsın. Ben ve benim gibiler olmasaydı sen ve senin gibiler ATM kuyruğunda parasını çekip, memleketi terk ederlerken bizler havaalanlarını köprüleri basarak söz konusu vatansa gerisi teferruattır dedik meydanlara çıktık onun içinde benle vatan polemiğine girme herkes herkesi çok iyi tanıyor' diyerek sana verdiğim ilk cevabıma hemen cevap yazıp attın..
Peki Azimkar başkan.. 


Ya sen ve senin gibi bugün kahramanlık edebiyatları yapanlar hatta gazi olup, maaş alanlar O an mı yoksa taşlar yerine oturunca yani 'kurma' denen darbe başarılı olmayınca mı köprüye gittin, caddeye çıktın?.. 
Bak ben belgelerimi, dediklerimi, yaptıklarımı, yazdıklarımı ortaya koydum..


Şimdi sen ve senin gibileri sanalda edebiyat yapacağına darbeyi karşıtı olduğunu ve o gün orada olduğunu yada aynı dakikalarda, hatta saniyelerde ne yaptığını belgele lütfen.. Hem de kızmadan, germeden, cırılmadan..


Evet yazımı bitireyim derken şu 'Ben ve benim gibiler olmasaydı sen ve senin gibiler ATM kuyruğunda parasını çekip, memleketi terk ederlerken bizler havaalanlarını köprüleri basarak söz konusu vatansa gerisi teferruattır dedik meydanlara çıktık onun içinde benle vatan polemiğine girme herkes herkesi çok iyi tanıyor' satırlarında cevap vermesem bu kez ben cırılacam..


Azimkar başkan.. Siz değil misiniz hep sıkıştığınızda, 'Vatan-Millet-Sakarya' edebiyatı yapıp, kendiniz hariç herkesi vatan haini ilan edenler.. Ki ben hala vatanımda, Ardahan'dayım. Senin gibi vatan dediğin memleketi terk edip, İstanbul'a, Pendiğe de  yerleşmemişim.. Para meselesine gelince benim sonradan gazi olup, bankamatik kartı da almadığımı dediğin gibi en iyi sen bilirsin.


Köprü derken Kurtköydeki paslı üst geçit mi yoksa adını değiştiğiniz Boğaz Köprüsü mü? resim isterim. Benim gibi belgele.. 
Havaalanı derken, Dersim'de yani bugünkü adıyla Tunceli'de yaşanan ölümlerden sonra ele aldığı “Atatürk’ün İzinde Bir Ömür Böyle Geçti” adlı kitabında 'Atatürk emir etti, ben vurdum diyen Sabiha Gökçen'in adını verildiği  Pendik Kurtköy'de ki Sabiha Gökçen Havaalanı mı yoksa adı 'Atatürk' olduğu için değiştirilip, yarısı TOKİ'ye diğer yarısı da sizinkilerin uçaklarının inip, kalktığı Bakırköy'deki havaalanımı yoksa o çok istediğimiz ama rüyasını bile hala göremediğimiz Ardahan havaalanı mı? 


Kısacası 15 Temmuz'a 'kurma' diyenlerin bu yöndeki iddialarını çürütmek misali sende 'Herkes, herkesi tanır' yani 'Vatan-Millet-Sakarya' derken bu iddialarını belgelemek zorundasın derim..


Azimkar Başkan ve Darbe..

Bugünkü yazıma hazırlandığım esnada, içinde olduğum onca whatsapp gruplarından birinde, Ardahan plakasını hatırlatan 75 kişilik 'ARDAFED BAĞLI DER BAŞK İS' grubuna düşen mesaja verdiğim cevaba gelen karşı cevapla sabahada polemikle başladım.

Tarih: 15.07.2024 16:11

Fakir Yılmaz

Foto Galeri

dünyanın en ilginçgörüntüleri
Hizmet İş İftar yemeğinde bir araya geldi
İnternet habercileri kimliklerini aldı
Fikri Asım Bayatta Piknikte
En çok tıklanan karikatürler
Yüksel varlı İlkokulu Etkinlik

Süper Lig LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Fenerbahçe 4 3 0 1 9 10
2.Galatasaray 3 3 0 0 6 9
3.Beşiktaş 3 3 0 0 6 9
4.Eyüpspor 4 2 0 2 4 8
5.İstanbul Başakşehir 3 2 0 1 5 7
6.Göztepe 4 1 0 3 2 6
7.Samsunspor 3 2 1 0 2 6
8.Kasımpaşa 4 1 1 2 0 5
9.Konyaspor 4 1 2 1 -2 4
10.Sivasspor 4 1 2 1 -2 4
11.Antalyaspor 4 1 2 1 -4 4
12.Rizespor 4 1 2 1 -5 4
13.Gazişehir Gaziantep 2 1 1 0 0 3
14.Bodrum FK 4 1 3 0 -4 3
15.Trabzonspor 2 0 0 2 0 2
16.Alanyaspor 4 0 2 2 -5 2
17.Kayserispor 2 0 1 1 -1 1
18.Hatayspor 4 0 3 1 -5 1
19.Adana Demirspor 4 0 3 1 -6 1

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.