Gündemde bu sıralar 10 Ocak çalışan gazeteciler günü var.

Evet, maalesef çalışmaya çalışan gazeteciler, mesai mevhumu gözetmeksizin, gece gündüz, yaz kış, tatil yapmadan çalışan gazeteciler, vatandaşın haber alma özgürlüğüne sürekli katkı sağlayamaya çalışan gazeteciler.

 

Evlerine zor şartlar altında, kıt kanaat ekmek götürmeye çalışan ama, yine de mesleğini severek, yapmaya çalışan gazeteciler. Birde bu onurlu mesleği ayaklar altına alırcasına, ben o işi de yapayım, bu işi de yapayım yanında birde, gazetecilik mesleğini de yapayım diyen sorduğunda ise,  ben bu mesleği hobi olarak yapıyorum diyen gazeteciler sizinde 10 Ocak gününüz kutlu olsun.

 

Yıllardır sektör içerisinde mücadele ediyoruz, vakti zamanında defalarca dedik,  mesleği hakkıyla yapanlara kesinlikle lafımız yok, ama mesleğin çok özür dilerim ama, içine eden kendisini gazetecilik yaptığını zanneden çok sayıda zevat var. Bizler ne yaparsak yapalım ne edersek edelim bunlar yüzünden inanın evimize ekmek götüremez hale geldik. İşte bu zevatlar yüzünden, kurum müdürleri olsun, siyasi parti il başkanları olsun, STK temsilcileri olsun, belediye başkanları ve oda başkanları olsun hepimizi aynı kefeye koyuyorlar.

 

Maalesef işte durum suan bu . Gazeteci yaptığı mesleği hakkıyla yapan, hakkı ile eleştiren, çok sayıda olaya vicdanlı ve objektif yaklaşan biri olmalı. Ama bahsettiğim o kendini gazetecilik sıfatına haiz gören yani gazetecilik yaptığını zanneden zevatlar ise ne objektiflikten, nede hakkaniyetten ne de, vicdandan dan  bahsetmek mümkün. İşte bu nedenden dolayı bizleri öcü gibi gören çok sayıda kişi var. Öncelikle bunu belirteyim dedim. Çünkü bu meslekte bu tarz insanlar bizlere inanılmaz derece de zarar veriyor.

 

Gazeteciler, her zaman emeğinin karşılığını çocuklarına rızık olarak götürüyor. Ama benim gibi hiçbir yere bağlı olmadan, hiçbir kuruma tabii olmadan, patronu olmadan bağımsız bir şekilde gazetecilik yapanlar ve sırf bu işten çocuğuna ve çoluğuna ekmek götüren kim varsa Allah onların yardımcısı olsun diyorum. Öbür türlü başka işlerle uğraşıp, gazetecilik mesleğini de kendisine kalkan olarak kullanan kim varsa onlara da, Allah vicdan versin diyorum. Bu zamanlarda inanın çok sayıda kurum ve kuruluş sadece 10 Ocak tarihinde bizleri bir kahvaltı ile bir yemekle savuşturuyor. Ondan sonra ne haliniz varsa görün hesabı.

 

Bazıları da gönderdikleri bültenlerle gününüzü kutlarlar. Kimse de kalkıp bu adamlar da ev geçindiriyor, çocukları var, evlerine ekmek götürmek zorundalar demiyor. Diyenler var beş parmağın beşini geçmez hesabı destek olanlardan Allah razı olsun. Gazetede çalışan çoğu muhabir maaşını alıyor SSK sı yatıyor. Belli bir düzeni var. Ama bizim gibi bağımsız çalışan gazetecilerin inanın yaşam şartları çok zor.  O nedenle ben buradan haber sitesi üzerinden geçimini sağlamaya çalışan basın mensuplarına, Milletvekillerinin, Valimizin, siyasi il başkanlarının, belediye başkanlarının destek olmalarını istirham ediyorum. Edenlere de şu ifadeyi söylemek istiyorum, basın mensuplarını önemsedikleri için onlara ayrıca teşekkür ediyorum. Sevgiyle kalın