TOKAT YİYEN MECZUP ĂŞIK
Bir gün rabiatü'l adeviyye annemizin karşısına bir meczup çıktı ve şöyle nara attı.
Ey hanım bütün varlığımla sana bağlıyım ve seni seviyorum.
Rabia hatun gayet sakin ve vakur bir şekilde doğrudur bende seni seviyorum dedi.
Bu cevap meczub un hoşuna gitmişti rabia hatun eliyle geriye işaret ederek şöyle devam et dedi.
Benim bir kız kardeşim var o benden daha güzel ve alımlıdır arkamdan geliyor dedi.
Bunun üzerine meczup döndü ve geriye baktı tam o sırada rabia hatun onun yüzüne şiddetli bir tokat vurdu ve şöyle dedi. Benden uzak dur seni yalancı sahtekar beni sevdiğini iddia ediyorsun ama dönüp başkasına bakıyorsun.
Beni güzel bulduğunu söylüyorsun başka güzel peşindesin,sen nerde sevmek nerde güzelin kıymetini bilmek nerede.
Defol git konuşunca seni irfan sahibi dürüst,vefalı ăşık biri sandım ăşkdaki ciddiyetini denedim,yalancı olduğunu anladım.
Sen de ne ariflerin temizliği var ne de onlardan bir işaret var hele âşıkların yolu senin gittiğin yoldan hiç geçmez diye az önce attığı tokattan daha acı verici bu sözü yüzüne ikinci kez bir sille gibi yapıştırdı.
Bunun üzerine meczup deli gibi bağırmaya ve saçına başına toprak saçmaya başladı şöyle diyordu.
Yazık bana ben bir kulu sevdiğimi iddia ettim ondan yüz çevirince tokat yedim ve silkelenerek sesini biraz daha yükseltti ve çok korkuyorum hakk'ı sevdiğimi iddia ederde O'ndan başkasına bakarsam hâlim ne olacak ? Yiyeceğim tokatın şiddeti nasıl olacak deyip hemen tövbe etti.
Allah'a düzgün kul olmak için söz verdi.
De ki: " eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki allah'ta sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın çünkü allah çok bağışlayan dır,çok merhamet edendir.