Gözden kaçırmayın

Fiyatlar  Afyon Belediyesinden de ucuzFiyatlar Afyon Belediyesinden de ucuz

Gün FM’de yayınlanan Basın Odası programında bu hafta son günlerde kamuoyunda sıkça tartışılan sosyal paylaşım sitesi Twitter’a gelen erişim yasağı konusu değerlendirildi.
Gazeteci İsmail Akar’ın hazırlayıp sunduğu programa Gazeteciler Ahmet Tunca, Polat Yılmaz ve Ertuğrul Sevim yorumcu olarak katıldılar. 
“Twitter’a yasak getirilen gün tarihe kara bir gün olarak geçti”
Sosyal paylaşım sitesi Twitter’a erişim yasağı getirilmesi konusunun ülkemizde ve dünyada tepkiyle karşılandığını kaydeden Gazeteci İsmail Akar, “Başbakan Erdoğan, Bursa mitinginde, ‘Twitter’ın, mivıtırın kökünü kazıyacağız’ demişti. Ardından Twitter’a erişim yasağı geldi.
Bu yasağın gelmesinin ardından 2 saat içerisinde Türkçe atılan tweet sayısı 2 milyonu aştı. Tepki gösterenler arasında halkımızın yanı sıra siyasiler ve bürokratlar da yer aldı. Birçok kişi internet bağlantı ayarlarında değişiklikler yaparak Twitter’a erişip, tweet atmaya devam ettiler. Bence sosyal paylaşım sitesi Twitter’a yasak getirilen gün tarihe kara bir gün olarak geçti. Ülkemizin bu tip yasaklarla dış dünyadaki imajı da bozulmuştur” diye konuştu. 
“Yasak İran, Kuzey Kore gibi ülkelerde de var”
Sosyal paylaşım sitelerinin dünyanın her yerinde oldukça etkili olduğunu belirten Gazeteci Ertuğrul Sevim, “Arap Baharı gibi siyasi oluşumlarda ve sosyal hareketlerde insanlar sosyal paylaşım sitelerinde birbirleriyle iletişime geçip program yaptılar ve birbirlerini organize ettiler. Hükümet Twitter’ı niye kapattı? Twitter üzerinden paralel yapı diye nitelendirilen örgüt çeşitli dinleme kayıtlarını yayınlıyordu.
Bu ses kayıtları YouTube’ye yüklenip, Twitter üzerinden servis ediliyordu. Twitter bu kayıtların duyurulmasını sağlıyordu. Burada Hükümet’i sıkıntıya sokacak ses kayıtları neredeyse her gece yayınlanıyordu.
Şu anda birçok kişi bağlantı ayarlarını değiştirerek siteye girmeye devam ediyor. Kapatmak yerine bu yayınları yapanlar engellenebilirdi. Yasak İran, Kuzey Kore gibi ülkelerde de var. Ülkemizin bu tip ülkelerle aynı ligde olması üzücü. Yapılan iktidarın Twitter üzerinden gelecek olan yeni kayıtlara karşı aldığı bir önlemdir. Fakat çok da sonuç alacaklarını düşünmüyorum” şeklinde değerlendirmede bulundu. 
“Bu olaya özgürlükler elden gidiyor gibi bakılamaz”
Dünyada internet erişimini sağlayan 10 büyük merkezden 6 tanesinin Amerika’da olduğunu söyleyen Gazeteci Polat Yılmaz, “Tüm sosyal paylaşım sitelerini Amerika dünyaya ihraç etmekte ve devlet olarak da arkalarında durmaktadır. Sıkıntı bunların ihraç edildiği ülkelerin bu güçle nasıl baş edeceklerini bilmemeleridir. Site yasaklanıyor, ancak ayarlar değiştirilerek erişim devam ediyor. Cumhurbaşkanı ve Bakanlar da Twitter’a girmeye devam ettiler. Bence sorun özgürlükler kapsamında değildir.
Devletlerin Amerika’nın bu yeni gücüne nasıl karşı koyacaklarını bilmemeleri sorundur. Bu olaya özgürlükler elden gidiyor gibi bakılamaz. Bu olayı ülkemiz geniş çaplı düşünmek zorundadır. Hepimiz de yasakların olmamasını istiyoruz. Ama senin özgürlüğün bir başkasının özgürlüğünün başladığı yerde biter. İnsanların söyleyeceği bir şeyi varsa bunu bir şekilde duyurur. Sitenin kapatılması mesajların yerine ulaşmasını engellemez. Amerika’nın bilişimdeki bu saldırgan gücüne karşılık tüm ülkeler çaresiz durumdadır” diye görüşlerini açıkladı. 
“Bu siteler bazen iyiye, bazen de kötüye kullanılıyor”
Sosyal paylaşım sitelerinin Arap Baharı diye nitelendirilen olaylarda ilk kıvılcımı yakan etmenlerden biri olduğunu kaydeden Gazeteci Ahmet Tunca, “Dolayısıyla bu siteler bazen iyiye, bazen de kötüye kullanılıyor. Hak ihlalleri yapılıyor. İnsanların özel hayatına yapılan saldırılar kabul edilemez.
Keşke Twitter’ın da bir kuralı, kaidesi olsaydı. Ben sosyal medya kullanıcısı değilim. Ama son zamanlarda bu tarz sitelerden yapılan yayınlarla ilgili haberleri hepimiz takip ediyoruz. Her türlü yasağa karşıyım. Yasal yayınlar yapılmalı. Sosyal medyanın da belli bir kuralı olmalı.
Kişilere hakaret içeren, aile değerlerini ihlal eden yayınlara karşıyız. Bu site kapatması hürriyet kısıtlaması gibi görülüyor. Ancak birinin hürriyeti başkasının hürriyetinin başladığı yerde biter. Sınırsız hiçbir şeyi dünyanın hiçbir yerinde kullanamazsınız” diye konuştu.