Dün CHP'nin görmediği 'İradeye saygı' yürüyüşü yapan DEM, Bugün DEM'in görmediği 'İradesi' mahkeme yolun da' olan CHP..
Sarılaştığı söylenen sendikacılığı, marşıyla ve gevreği ile ünlü olan İzmir'de bir anda kırmızılaştırıp, ortaya koyan ama yıllardır iktidarın karşısında sus/pus olan 'Pos bıyıklı büyük (!) devrimcileri..' yazmaya hazırlanırken bir anda baktığım sanal dünyanın başrolcülerinden olan Instagram da yapılan bir paylaşımda;


''Aslanı tilkiden kaçarken gördüm
Serçeyi yılanı tutarken gördüm
Kardeşi kardeşe çatarken gördüm
Böylesi zamandan ar duyarım ben..' dizeleri ile süslenmiş kısa ve acı veren bir müzik eşliğinde içimi acındıran Instagramda ki o paylaşımda yer alan görüntü ve fotoğrafları izlediğim sırada Esenyurt'ta beni arayan, Ardahan Hanaklı Alevi olduğunu bildiğim Murat isimli bir hemşerimin, 'Gördün mü?' diye söze başlarken bende sözlerinin kimin yazdığını bilmediğim o müziğin YouTube de bulup, açıyordum..


Ve, 'Aslanı Tilkiden kaçarken gördüm..' adlı parçayı bulup, polisler arasında sıraya dizdirilip, mahkemeye çıkarılan CHP'lilerin görüntüleri eşliğinde çalan ve gündemin gediğine taşı koyan müziği dinleyerek yazmaya çalıştığım bugünkü yazımızın içinde olan fotoğraflardan, görüntülerden bahsedecek, yapılanları, yaşatılanları ve çok üzüldüğünü anlatacak sandım..
CHP'ye yakınlığı ile tanıdığım hatta 'Radikal ulusalcı' diyerek zaman zaman takıldığım büyük (!) CHP'li dostumu dinlerken bir yandan da bir çoğunuzun yaşanan ekonomik sıkıntılar yüzünden benim gibi kara kara düşünüp, alamadığı kurbanı nasıl alacağımı düşünerek bayram öncesi 'Bayram mesajlarınız ve 'Reklamlarınızla yerelden ulusala özgür gazetecilik..' satırlarıyla yazdığım son dakika haberlerimi paylaşıyordum.


Ve;
'Kardeşi kardeşe çatarken gördüm
Böylesi zamandan ar duyarım ben
Sırtım kime dönsem kamçısı hazır
Sırrım kime versem mezarım kazır..' satırlarıyla devam eden türküye çevrilmiş sözleri hüzünle ve biraz değil çatlarcasına gerilerek dinlerken beni arayıp, 'Gördün mü?' diyen Ardahan Hanaklı hemşerim Murat'ın neyi görmemi istediğini anlayınca, dizelerini yazıma misafir ettiğim o türkünün kime ne anlatmak istediğini yorgun dizlerimi döverek daha iyi anlıyordum.
Çünkü;


'Masum insanları koru yaa hızır
Böylesi zamanda ar duyarım ben
Masum insanları koru yaa hızır
Böylesi zamanda ar duyarım ben..' diye devam eden o türkünün eşliğinde dinlediğim Hanaklı hemşerim, büyük (!) CHP'li Murat isimli hemşerimin, 'Gördün mü?' dediğinin, İBB'ye yönelik devam eden operasyonların 5.'cisin de gözaltına alınanlar arasında bulunan Ardahan Damallı Alevi hemşerim, İstanbul Avcılar Belediye Başkan (memur) Yardımcısı Daka'nın kendisine milyonluk villa aldığını' söylemesi böylesi bir zaman da yere düşenin en yakınları tarafından tekmelendiğini anlatan, 'Sırtım kime dönsem kamçısı hazır.. Sırrım kime versem mezarım kazır..' satırları ve türküleriyle seslendirilen sözlerin ne kadar haklı olduğunu anlatır gibiydi..
Ve dişlerimi sıkarak dinlemeye devam ettiğim ve 'Abi sen AAA haberlerini mi izliyorsun?' çaktırmadan, kırmamaya çalışarak tepki gösterdiğim büyük CHP'li, Hanaklı hemşerimin de birleri gibi yaşananları görmediğini, hüzün ve hırsla dinlediğim, 'Aslanı Tilkiden kaçarken gördüm..' parçasının hemen ardından Radyo Özgür'de seslenen Vedat Gündoğdu'nun,  'Görmüyor, Erenler..' parçasını da haklı çıkarıyordu..


Yani, 'Vurulduk Ey Halkım Unutma..' denen halkımızın bir ferdi olan Hanaklı hemşerimin 'Gördün mü' deyip, benim görüp, yazıma eklediğim üstteki fotoğraf karelerini ve görüntüleri değil, feto yöntemleri ile sergilenenleri yani görülmek, havuz da (!) yüzdürüldükten sonra gösterilmek isteneni gördüğünü anlıyordum..


Ve dönüp, Xtwitterde, 'Ne kadar da bir birine benzeyen 2 kare.. Dün CHP'nin görmediği 'İradeye saygı' yürüyüşü yapan DEM, Bugün DEM'in görmediği 'İradesi' mahkeme yolun da' olan CHP..' mesajımı süslemesi gereken DEM'lilern 'İradeye saygı' yürüyüşün de görüp, o dönem de birde yazı yazdığımı hatırlıyorum.


Ve 'Gördün mü?' diye saçmalayan Hanaklı, CHP'li olduğunu söyleyen Murat ile telefon görüşmeme nazikçe (!) son verip, dönüp, bu ülkede yaşanan manzaraya, demokrasiye, iradeye saygıya, özgürlüğe ev en önemlisi yaşananları göremeyen kör gözlere, sağır kulaklara, dilsiz ağızlara dem vuran, 'Böylesi zamandan ar duyarım ben'..' sözlerini anlatan 'Aslanı tilkiden kaçarken gördüm' türküsünün eşliğinde bu yazıyı yazdığım esnada DEM'in, Hakkari ve Van kayyumları için 'iradeye saygı' yürüyüşü esnasında meslektaşlarımın, 'Acaba' diyerek benden beter yok imkanlar ile içinde mücadele ettiği basın ve medya tarafından paylaşılan ve çekenleri bizzat arayıp, 'Yılın ödüllük fotoları' dediğim o fotoğrafları arıyordum..


Ve yine;
Sevgi kadar güçlü bir silah var mı
İnsan bir insana zulüm yapar mı
Kanadı kırık kuş gökte uçar mı
Böylesi zamandan ar duyarım ben' sözleri ile devam eden türküyü dinelerken bulduğum o fotoğrafların bugünkü fotoğraf ve görüntülere ne kadar benzediğini de yan yana koyup, XTwitter ile yetinmeyim 'Belki başta DEM'liler olmak üzere birileri görüp, anlar..' diyerek facebookta da paylaşıyordum.


Ve;
Kanadı kırık kuş gökte uçar mı
Böylesi zamandan ar duyarım ben
Yaz Gündoğdu elbet anlayan olur
Derdi figanını dinleyen olur..' diye devam eden ''Aslanı tilkiden kaçarken gördüm' isimli o türkünün ,
'Hakka sığın kötü belasını bulur


Öylesi zamandan ar duyarım ben..' satırlarıyla son bulurken ben de bu kez bir gün önce yine XTwittera, 'DEM'DE DEĞİŞEN NE? MUHTAR ONLAR, İL GENEL ONLAR, BELEDİYE BAŞKANI, MECİİS ÜYESİ ONLAR, MİLLETVEKİLİ ONLAR, PARTİ EŞ BAŞKANI ONLAR, MECLİS BAŞKAN VEKİLİ ONLAR YANİ HEPSİ PERVİN, HEP AYNI İSİMLER.. KISACASI.. tencere dibin kara, seninki benden kara..' satırlarıyla dünden paylaştığım 2. mesajımı da bu yazıma ekleyerek 'Gördün mü, Okudun mu?' diyerek bugünkü yazıma bu kez çalan Koçero türküsü eşliğinde son veriyordum..