Gözden kaçırmayın
Afyon Belediyesi kamu oyuna duyuru yaptıAfyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Maden Mühendisliği Bölümü tarafından Soma’daki maden faciası anısına 29 Mayıs 2014 tarihinde bir eğitim semineri düzenlendi.
Seminere, AKÜ öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.
Seminerde ilk olarak söz alan Atılım Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yasin Dursun Sarı, “Madencilik Sektöründe Üretim mi? Yoksa İş Güvenliği mi?” konulu bir sunum yaptı.
Gelişmiş ülkelerin kömüre dayalı enerji üretimini minimum düzeye indirdiğini ancak gelişmekte olan ülkelerin kömür üretimi ve tüketiminin daha hızlı artmakta olduğunu ifade eden Sarı, Çin’in kömür üretiminin 2008 yılında 2,5 milyar ton olduğunu, 2011 yılında ise bu rakamın 3,6 milyar tona çıktığını söyledi.
Dünya kömür üretiminde büyük bir farkla önde olan Çin’in enerji üretiminde en büyük payı kömürün oluşturduğunu belirten Sarı, şöyle konuştu:
“Aynı şekilde Hindistan ve Endonezya gibi gelişmekte olan ülkelerin kömür üretiminde de çok ciddi bir artış yaşanıyor. Bu durum, Pekin ve Yeni Delhi gibi milyonları barındıran mega kentlerde karbon monoksit gibi zehirli gazların artmasına ve çok daha büyük soysal sorunların oluşmasına yol açmaktadır. Sermayenin hem ucuz, hem de iş gücünün çok yoğun olduğu Çin ve Hindistan’a akması ve üretimin bu bölgelerde yoğunlaşması nedeniyle kömür gibi madenlerin kullanımı üst boyutlara çıkarmaktadır.”
Bir kaza olması halinde bu kazanın toplam maliyetinin doğrudan ve dolaylı giderler olarak ikiye ayrıldığını söyleyen Sarı, “Kazanın maliyetinin üçte birini oluşturan doğrudan giderler işçi tazminatları ve tıbbi giderlerdir. Maliyetin büyük kısmını oluşturan dolaylı giderler ise, kayıp zaman, malzeme ve ekipman kaybı, yaralanan işçinin işten uzak kalmasıdır. Yani burada daha fazla bir zarar ortaya çıkmaktadır” dedi.
“Madenlerde Tavan Göçmelerini ve Taş Düşmelerini Önlemek Amacıyla Beton Tahkimat Kullanımı” konulu bir sunum yapan TÜNELMAK Anonim Şirketi İç Anadolu Bölge Müdürü Hüseyin Akçal ise tahta tahkimat ve beton tahkimat kullanımlarını anlattı. Akçal, tahta tahkimatın hafif olması nedeniyle ocak içinde taşıma ve tahkimat yapımında kolaylık sağladığını ve kolay işlenebilir olduğunu söyleyerek, aynı zamanda işçiliğinin de kolay ve basit olduğunu ifade etti.
Tahta tahkimatın maliyetinin düşük olması yanında çeşitli olumsuz yönleri olduğunu da belirten Akçal, “Tahta tahkimat rutubete karşı duyarlıdır. Yanabilir malzeme olduğu için yangına elverişli ortamlarda kullanıma uygun değildir. Orta ve uzun vadede tadilat gerektirir ve işletme giderlerinin de artışına neden olur” diye konuştu.
Beton tahkimat uygulamalarının madencilikte kullanıldığı alanları ise, kuyu ve galeri kaplamaları, taban yolu takviyeleri, yapay tavan, su ve yangın barajları olarak sıralayan Akçal, “Betonun püskürtülmesi ile çatlak ve yarıklar doldurulur. Kısmen desteklenen parçalar birbirlerine bağlanır ve yüzeyin bozulması önlenir.
Kaya yüklerinin stabil kayalara transferi sağlanır. Eğer yapışma zayıfsa beton, eğilmeye çalışan bir membran olarak rol oynar. Betonun yapışması, kaya yüzeylere çatlaklı, çamurlu ve su gelen yüzeylere göre daha iyidir” ifadelerini kullandı. Püskürtme betonun kuru ve ıslak karışım olmak üzere iki şekilde uygulandığını belirten Akçal, uygulama yapılan yerin özelliklerine, uygulama hızına ve istenilen beton kalitesine bağlı olarak bu iki sistemden birisinin tercih edildiğini de sözlerine ekledi.
Eğitimin öğleden sonra gerçekleşen bölümünde ise, ADULARYA Enerji Elektrik ve Madencilik Anonim Şirketi Maden Yüksek Mühendisi Pınar Halaç tarafından “Madenlerde Çelik Tahkimat” konusunda bilgi verildi.
Yorumlar
Yorum Yap