Gözden kaçırmayın
Afyon Belediyesi kamu oyuna duyuru yaptıGün FM’de her Cuma yayınlanan Cuma Sohbeti programında Hz. Ömer ve adaleti konuşuldu.
Gün FM Genel Yayın Yönetmeni Faruk Bangir’in moderatörlüğünde İlahiyatçı-Eğitimci Lokman Özkul ve Ramazan Aydoğan’ın hazırlayıp sundukları Cuma Sohbeti Gün FM’de her Cuma 16.30–18.00 saatleri arasında yayınlanıyor.
“Hz. Ömer sert bir mizaca sahip ve uzun boyluydu”
Hz. Ömer’in sert bir mizaca sahip, uzun boylu, buğday tenli ve geniş alınlı olduğunun kaynaklarda yer aldığını kaydeden İlahiyatçı-Eğitimci Lokman Özkul, “Başlarda İslama karşı aşırı tepki gösterenlerin arasında yer almaktaydı.
Sonunda O, dedelerinin dinini inkâr eden Muhammed (s.a.s)’i öldürmeye karar vermişti. Hz. Ömer, Resulullah (s.a.s)’i öldürmek için onun bulunduğu yere doğru giderken, yolda Nuaym b. Abdullah ile karşılaştı.
Nuaym, Ömer’in ne yapmak istediğini öğrenince ona, kız kardeşi ve eniştesinin yeni dine girmiş olduğunu söyledi. Bunu öğrenen Ömer (r.a), öfkeyle eniştesinin evine yöneldi. Kapıya geldiğinde içerde Kur’an okunmaktaydı. Kapıyı çalınca, içerdekiler okumayı kesip, Kur’an sayfalarını sakladılar.
İçeri giren Ömer (r.a), eniştesini ve kız kardeşini dövmeye başlamış, kız kardeşinin ona, ne yaparsa yapsın dinlerinden dönmeyeceklerini söylemesi üzerine, ona karşı merhamet duyguları kabarmaya başlamış ve okudukları şeyleri görmek istediğini söylemişti. Kendisine verilen sahifelerden Kur’an ayetlerini okuyan Ömer (r.a) hemen orada iman etti. Resulullah (s.a.s)’ın nerede olduğunu sordu.
Resulullah (s.a.s)’in Daru’l Erkam’da olduğunu öğrenen Ömer (r.a), doğruca oraya gitti, kapıyı açtırdı ve içeriye girdi. Resulullah (s.a.s), Ömer (r.a)’in iki yakasını tutarak; ‘Müslüman ol ya İbn Hattab! Allahım ona hidayet ver’ dediğinde, Ömer (r.a) hemen Kelime-i şahadet getirerek iman ettiğini açıkladı.
Ömer (r.a)’in Müslüman oluşu, Resulullah (s.a.s)’in yapmış olduğu; ‘Allahım islamı Ömer b. Hattab veya Amr b. Hişam (Ebu Cehil) ile yücelt’ şeklinde bir duanın sonucu olarak gerçekleşmişti” şeklinde konuştu.
“O istişare etmeden uygulamaya konulan işler başarısızlığa mahkûmdur derdi”
Hz. Ömer’in toplumu ilgilendiren meselelerde karar vereceği zaman Müslümanların görüşüne başvurarak onlara istişare ettiğini belirten Ramazan Aydoğan, “O istişare etmeden uygulamaya konulan işler başarısızlığa mahkûmdur derdi.
Hz. Ömer idarede görevlendirdiği memurlarına karşı oldukça sert davranır, onların bir haksızlıkta bulunmalarına asla göz yummazdı. Halka karşı ise son derece şefkatle yaklaşır, onların varsa problemlerini öğrenip, çözümlemek için gece, gündüz çalışırdı. O bu hassasiyetini, ‘Fırat kıyısında bir deve helak olsa, Allah bunu Ömer’den sorar diye korkarım’ sözü ile ortaya koymaktadır.
Hz. Ömer inandığı şeyi yerine getirme hususunda şiddetli davranmakla tanınır. O, bir şeyi emrettiği veya yasakladığı zaman ilk önce kendi ailesinden başlardı. Aile fertlerini biraraya toplayarak onlara, ‘Şunu ve şunu yasakladım. İnsanlar sizi yırtıcı kuşun eti gözetlediği gibi gözetlerler.
Allah’a yemin ederim ki, herhangi biriniz bu yasaklara uymazsa onu daha fazlasıyla cezalandırırım’ diyerek adalete öncelikle kendi ailesinden başlayacağını ifade ederdi” diye değerlendirmede bulundu.
Dinleyicilerin sorularıyla yoğun olarak katıldığı Cuma Sohbeti dua ile son buldu.
Yorumlar
Yorum Yap