Gözden kaçırmayın
Fiyatlar Afyon Belediyesinden de ucuzSert çıkışlarıyla bilinen Emirdağ Belediye Başkanı Kargın, Milliyetçi Hareket partisi Genel Başkanı Bahçeli’ye kişisel sosyal medya adresinden açık mektup yazdı.
Emirdağ Belediye Başkanı Uğur Serdar Kargın, MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli’ye Facebook adresinden mektup yazdı. Kargın, “Bu hareket içerisinde mektuplaşma edep dışı görülse de kusurumuz affola.
Beşbuçuk milyon kişi anlasa da milletçe yeterince anlaşılmayan Sayın Genel Başkanım. Milliyetçi-Ülkücü hareketin tek adresi olan MHP’nin serdarı. 20 bin nüfuslu bir ilçenin Belediye Başkanlığını yaptığım bir buçuk yıllık bir sürede işinizin ne denli zor olduğunu çok iyi anladım. Gördüm ki: şanlı tarihine bakarak kendisine çok büyük anlamlar yüklediğimiz Türk Milleti, bulunduğu noktada sizi anlamakta zorluk çekmektedir.
Bin yılı aşkın devlet kültürü, ``DEVLET,EBED,MÜDDET`` anlayışından, ``NE KADAR EKMEK,O KADAR KÖFTE`` anlayışına hızla evrilmiştir. Bu anlayış, kişisel kaygıları milletin ve ümmetin karşısına geçirmiş ve kitlesel yığınların, ucuz bireysel taleplerle bir yerde toplanmasına sebep olmuştur” dedi.
Kimsenin umurunda değil
Kargın mektubunda, “Elde Kur`an, dilde tekbirle haketmediği kadroları talep edenler, leş gibi kokan alkollü ağızlarla ALLAH RIZASI İÇİN haksız taleplerde bulunanlar, CAMİ YAPTIRMAK İÇİN iktidara göre kabuk değiştiren ve ihale uman ehli tarik mütahitler, bu yapının baş aktörleri değil midir?
Hemen hergün bu tiplemelere hakkı anlatmaya çalıştığım başkanlık görevimde sizleri çok iyi anlıyorum. OSMANLI GELİYOR,HALİFE DOĞUYOR,ÜMMET BÜYÜYOR diyenlerin kişisel profillerine bakıldığında durumun vehameti daha da iyi anlaşılıyor. Sayın Genel Başkanım. Görmez misin ki, PKK’nın 10 Maddesi, AKP’nin 5 maddesi, iktidarın hırsızlığı sizden başka kimsenin umurunda değil.
Bilmez misin ki, MHP’nin yükselişi, ülkenin kurtuluşu bunları umurunda olmayanlara anlatmakta değil” dedi.
Azalarak biteceğiz
Mektubunda kendisindende örnekler veren Başkan Kargın, “Ülke yanmış ama sobasının derdine düşmüş kömür bekleyene, kömür vermezsen, Ordu bitmiş ama evlat askerlikten yırtsa diye çürük isteyeni, caiz görmezsen, hırsız yamacı aşmış ama hem çalıp hemde çalanlardan olmazsan, bu millet size oy vermez duymaz mısın?
Topluma kazandırmak için işe aldığım paparozcu yolumu keserken, hayata bağlansın diye iş verdiğim engelli ayağıma çelme takarken, derdine koştuğum hacı hoca arkamdan zılgıt atarken, mağdur diye maaşımı dağıttığım fukara üste beklerken, birazda öteden uman, doymak bilmeyeni görmez misin?
Sayın Genel Başkanım size inanan ve güvenenlere dönüp bakmaz mısınız? İlmi siyaset yapıp, oy için yalan söylemenizi, bu kötü hale gülmenizi, makyajla rol yapmanızı, bir şekilde oy kapmanızı, haramda olsa ucundan tutmanızı, hırsızla ortak olmanızı, Osmanlı rüyasına dalmanızı bekleyen partilinizi bilmez misiniz? İnanın ben sizi çok iyi anlıyorum.
Çünkü bu taleplere bende dur diyorum. Lâkin, siyaset bu tarzı affetmiyor. Hem yiyip hemde yedireni, bol keseden atıp tutanı, yalana yalan katanı, hileyle kandıranı, kendine kul yapanı, saman altından su akıtanı, çok severken, bunları yapabilene hep kazandırıyor, çok kazandırıyor.
Siz vermedikçe, ne size oy veren nede bir başkası sizinle sonuna kadar yürüyemeyecek ve azalarak biteceğiz. Bende vermeyerek, bir daha gelmemek üzere, bu anlayışla sonuna kadar görevimi yapmaya devam edeceğim
Yorumlar
Yorum Yap