Gözden kaçırmayın
Öğrenciler tatbikata yoğun ilgi gösterdiKapanış toplantısı, Bakan Eroğlu Başkanlığında yapıldı.
Türkiye’nin 25 havzasından biri olan ve Afyonkarahisar ile Konya illerini kapsayan Akarçay Havzasında muhtemel kuraklık riskiyle karşılaşıldığında yaşanacak olan olumsuz etkilerin azaltılması için, kuraklık öncesi, esnası ve sonrasında alınması gereken tedbirlerin belirlendiği Akarçay Havzası Kuraklık Yönetim Planı kapanış toplantısı Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun başkanlığında yapıldı.
İkbal Termal otelde gerçekleştirilen toplantıya Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu ve Vali Hakan Yusuf Güner’in yanı sıra Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, Orman ve Su İşleri Bakanlığının üst düzey yöneticileri, bilim adamları, ilgili il müdürleri ve il protokolü katıldılar.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan toplantı da kuraklıkla mücadele konulu cinevizyon gösterimi yapıldı. Açılış konuşmalarına geçilen toplantıda Su Yönetimi Genel Müdürü Prof. Dr. Cumali Kınacı tarafından su yönetimi ve kuraklık konuları hakkında ülke geneli ve Akarçay Havzası için değerlendirme konuşması yapıldı.
Daha sonra kürsüye gelen Bakan Eroğlu; “Afyonkarahisar’da böylesine güzel ve önemli bir toplantıya katılmaktan çok mutluyum.”dedi. Afyonkarahisar’ın tarihi ve doğal güzelliklerinden bahseden Bakan Eroğlu, tüm bu değerlerin görülmeye değer olduğunu belirtti.
Su Yönetimi gerçekten çok önemli bir mesele olduğunu belirten Bakan Eroğlu; ”Türkiye’de bir takım tedbirler alınmaz ise büyük sıkıntılar yaşanır. Su konusunda tedbir almak öncelikli konular içerisinde yer almaktadır. Her şey önceden planlaması gerekir. Hiçbir şey el yordamıyla yürütülmez.
Bu nedenle 40-50 yıllık planlar yapılmalıdır. Ben de yaptığım görevler çerçevesinde kriz yönetimi konularında başkanlık yaptım. Geleceğe emin adımlarla ilerlemek ve geleceğe iyi bir ortam hazırlamak için sorumluyuz. Kuraklık su yokluğu demektir. Su hayattır. Her şey sudan yaratılmıştır. Su dikkat çekici bir maddedir.
Suyun içerisinde yanıcı ve yakıcı gazlar var ama ikisi bir araya geldiğinde hayat oluyor.”dedi. Suyun kimyasal özelliklerinden bahseden Bakan Eroğlu, suyun donma ve yoğunluk konularına değinirken, çok muhteşem bir yapıya sahip olan suyun özel bir madde olduğunu belirtti. Bu bakımdan biz suyu çok severiz diyen Bakan Eroğlu; “Hatta biri diğerine su getirdiğinde ‘su gibi aziz ol’ denir.
Türkiye yarı kurak bir ülkedir. Bu durumu iyi yönetmez isek çok kötü manzaralara sebep verebilir. Bizlerde bu anlamda önemli çalışmalar ve faaliyetler yürütmekteyiz. Bunlardan biriside Su Yönetimi Genel Müdürlüğü kurulmasıdır. Türkiye’de çok önemli çalışmalar sürdürmekteyiz.
Türkiye’de yılda ortalama 630 mm yağış var. Bu birim Türkiye’nin her yanında aynı olsa sıkıntı yok. Bölgelere göre yağış miktarı değişmektedir. Aynı zamanda mevsimsel olarak çok değişiklikler var. Bu anlamda alınması gereken en önemli tedbir suyu biriktirmektir. Barajlara ve göletlere karşı çıkmak büyük bir cehalettir.
Eğer suyu biriktirmez isek içme suyu ve tarımsal sulama yapmak için su temini etmek o kadar zordur. Ben İSKİ’de görev yaptığım zamanlarda muhtarları toplardım. Benden talepleri sadece hafta da 1 gün de olsa su temin edilmesiydi. Yani eskiden su temini bu kadar kötü durumdaydı. Ama şimdi durum değişti. Yaptığımız başarılı çalışmalar sonucunda çok önemli ilerlemeler kaydettik. Su medeniyettir. Bu nedenle su temini için ne yapsak azdır.”dedi.
Türkiye çapında yapılan çalışmalardan bahseden Bakan Eroğlu; “Konya’da 100 Milyon metre küp su temini için çalışmalar yürütülmektedir. Yani Konya 2063 yılına kadar sıkıntı yaşamayacaktır. İstanbul’un nüfusu giderek artıyor. Şimdi İstanbul’un 2071 yılına kadar su sıkıntısı yok. Bu yatırımlar sadece bu illerle sınırlı kalmadı. Ülkemizin 71 ilinde su sıkıntısı kalmadı.
Afyonkarahisar’da bu illerin içerisindedir. Türkiye’de iptidai su sistemleri kullanılıyordu. Yani önceden su sistemleri çok ilkeldi. Artık durum değişti. Tüm sistemler kapalı ve çok modern bir hal aldı. Şu anda 6 Milyon hektar alan sulanmaktadır. Bizler bununla yetinmedik. 2019 yılında 8,5 Milyon hektar alanı sulama kapasitesine ulaştırmayı hedef aldık. Türkiye adeta şantiye alanına döndü.
Büyük yatırımlarımız oldu ve olmaya da devam edecek. Büyük projeli yatırımlar kısa sürelerde tamamlanacak. Ben tüm yatırımların takipçisi olacağım. Benim 7 T prensibim var bunlardan biri takiptir. Sadece su yönetiminde değil, toprak ve daha birçok doğal güzellikleri korumak gerekmektedir. Bu kapsamda sadece 1500 dere ıslah ettik. 3 Milyar 250 Milyon fidanı toprakla buluşturduk.
Bu sene 12-24 Ekim Birleşmiş Milletler Çölleşmeyle alakalı 12. Dönem toplantısı Türkiye’de yapıldı. Dönem başkanlığını ben yönettim. Erozyonda 500 Milyon ton olan toprak kaybını biz 168 Milyon tona düşürdük. Bu oranları daha da düşürmeyi hedefliyoruz. Uzun yıllardır kuraklıkla alakalı çalışmalar yürüten biri olarak geçmişte büyük kuraklıklar yaşandı.
En son dönemlerde dünya çapında kuraklıklar yaşandı. Ama Türkiye bu durumdan en az şekilde etkilendi. Bu olaylar büyük doğa olayıdır. 6-7 yıl ve 20 yıllar arayla bu tür durumlar olmaktadır. Bunun için mücadeleyi sürdürmeliyiz. Bunun için yaptığımız çalışmalar kapsamında 280 adet baraj inşa ettik.
Bunlardan çoğu hidroelektrik santrali oldu. 1000 günde 1000 gölet yaptık. Bu başarıyı diğer ülkeler örnek almaya çalışmaktadır. Sizlere bir müjde daha vermek istiyorum. Geçen gün yaptığımız toplantıda 2019 yılına kadar 1071 gölet ve sulamasını tamamlamayı hedef edindik. Bunun yanında büyük barajları da bitireceğiz. Bizler bu hedefleri başaracağımıza inanıyoruz.
Bununla kalmadık, yine 5000 köye 5000 gelir getirici orman kuracağız. Her şey millet içindir. Zaten millet ayakta kaldığı sürece devlette ayakta kalır. Gelir getirici birçok çalışmalar içerisindeyiz. Hava tahmin çalışmalarında seferberlik ilan ettik. Akarçay havzasına gelecek olursak. Yağışlar konusunda bu havzaya yağış az düşmektedir. Bu oran yılda 422 mm’dir.
Burada yürütülecek çalışmaları sadece bizler takip etmeyeceğiz. Tüm bakanlığımız çalışanlarını da bu konudan sorumlu tutuyorum. Bizden önce bu havza çok kötü durumdaydı. Şimdi çok daha iyi durumdadır. Modern su arıtma tesisi kurduk. Ayrıca burada vahşi sulama vardı. Bu anlamda da hemen bir çalışma başlattık. Daha çok elektrik ve su gideri olurken kapalı sisteme geçtik ve 350 bin dekar alanı kapalı sisteme kavuşturduk. Böylece göllerimizi kurtarmış olacağız.
Bizler bir çok tedbir planı hazırladık. Tabi bu tedbirler kitap üzerinde kalmayacak. Kime ne görev verildiyse herkes gereğince yerine getirecektir. Hangi bakanlığa bağlı olursa olsun, 6 ay sonra bir değerlendirme yapacağız. Tabi görevini yapmayan kurumlara gereken işlemi yapacağız.
Bu anlamda bu çalışma örnek bir çalışma olacak ve tarihe geçecek. Ben toplantıya katılmanızdan ve katkılarınızdan dolayı teşekkür ediyor, toplantının hayırlara vesile olmasını diliyorum.”dedi.
Toplantı Bakan Eroğlu’nun konuşmasıyla sona erdi.
Yorumlar
Yorum Yap