Gözden kaçırmayın

İçimizdeki İrlandalılarİçimizdeki İrlandalılar

Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Afyonkarahisar Şubesi Şube Başkanı Nizamettin Şenolbir basın açıklaması yaptı.


Şenol yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;


 
 "Afyonkarahisar İl Milli Eğitim Müdürlüğü hukuk tanımayan tutumunu sürdürerek, yeni bir skandala imza atmıştır. Geçen yıl amirine küfür ve hakaretten disiplin cezası alarak, İhsaniye’den Sinanpaşa’ya sürgün edilen malum sendikanın sabık eski ilçe temsilcisi, önce İhsaniye’de bir okula tekrar müdür yapılmak istenmişti. Bu hukuksuz durum engellenince, dur durak bilmeyen Afyon MEB şimdi de aynı şahsı yine İhsaniye’ye Şube Müdürü olarak görevlendirmiş, adeta amirine küfür ve hakareti nedeniyle terfi ettirilmiştir.


Hakkındaki ceza kararı İl Disiplin Kurulunca da onaylandıktan sonra sürgün edilen bu şahsın, karara rağmen üç yıl geçmeden İhsaniye’ye yeniden görevlendirilmesi keyfiliğin, hukuk tanımazlığın, lüpçülüğün geldiği noktayı göstermektedir.


Metin YALÇIN kimlerin telkiniyle böyle bir rezalete imza atmıştır?  Bu rezalete imza atarken, bunu hangi akla ve vicdana sığdırmıştır? Artık kamuda paralel devlet haline gelen malum sendika bu çirkin işin neresindedir? Metin YALÇIN’ın işgal ettiği makam, malum sendikanın kural tanımaz tetikçilerini korumak ve kerameti kendinden menkul taşra siyasetçilerinin her isteğini emir telakki etmek için değil, çocuklarımızı yarına hazırlamak için kendisine verilmiştir.


Metin YALÇIN’a soruyorum: Küfür edilen, hakarete uğrayan amir kendisi olsaydı, failini Şube Müdürü olarak görevlendirir miydi? Bürokraside yükselmek için yeni bir usul mü icat ettiler? Bundan sonra görevde yükselmek isteyen Milli Eğitim çalışanları aynı yolu mu izlemeliler? Eğer bu sorulara cevabı “HAYIR” ise bu çirkinliğe nasıl imza atabildiğini açıklamalıdır. Yok eğer cevabı “EVET” ise tüm Milli Eğitim çalışanlarına tavsiyemiz görevde yükselme sınavlarına hazırlık çalışmalarını, bırakmaları ve sürgün edildiği ilçeye Şube Müdürü yapılan malum sendikanın sabık ilçe eski temsilcisi ile aynı yöntemi izlemeleri şeklinde olacaktır.


Madem küfür ve hakaret bir terfi aracı olarak benimsenmiştir; o halde MEB çalışanları sınavlara hazırlanacağım diye alın teri, göz nuru dökmemeli, gereğini, gerektiğince, gereken şahıslara yapmalı ve terfi etmelidir.


Sayın Vali Hakan Yusuf GÜNER il bürokrasisinin başı olarak bu akıl almaz çirkinliğe dur demeli, ve başlamakta olan küfür ve hakaret teamülüne hemen son vermelidir. Bu kendisinin devletine ve milletine karşı görevidir.