Gözden kaçırmayın

Öğrenciler tatbikata yoğun ilgi gösterdiÖğrenciler tatbikata yoğun ilgi gösterdi

Özkal, tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı.


Nüfusun yarısını oluşturan kadınların; maruz kaldığı her türlü ayrımcılık ve şiddetin son bulmasının öncelikli hedef olduğunu söyleyen AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Hatice Özkal, tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutladı.


8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayımlayarak; tüm kadınların, Dünya Kadınlar Gününü kutlayan AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Hatice Özkal, hem kadına uygulanan şiddetin hem de kadına yönelik her türlü ayrımcılığın son bulması amacıyla gereken adımların atılmaya devam edeceğini söyledi.


AK Parti hükümetlerinin 2002 yılından bu yana kadına yönelik pek çok düzenlemeyi hayata geçirdiğini ifade eden Milletvekili Hatice Özkal, 1 Kasım seçimleri sonrası TBMM’de ilk kabul edilen düzenlemelerden birinin kadınların çalışma hayatına yönelik olduğunu hatırlattı.

KADIN HAKLARINI SAVUNMAK İNSAN HAKLARINI SAVUNMAKTIR

AK Parti’nin; kadına yönelik her türlü ayrımcılığa, hak gaspına ve şiddete karşı mücadelede kararlı olduğunu söyleyen kadın hakları savunucusu AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Hatice Özkal, kadın haklarını savunmanın, insan haklarını savunmak olduğunu ifade etti. Daha özgür, demokratik ve yaşanabilir bir dünya için kadınla erkeğin mutlak eşitliğinin sağlanması gerektiğini de vurgulayan Hatice Özkal, eşitliğin ötesinde kadınlara pozitif ayrımcılık uygulayan her türlü düzenleme ve uygulamanın yanında olacaklarını söyledi. 


Kadına karşı ayrımcılığın önlenmesiyle ilgili en önemli uluslararası anlaşmalardan CEDAW’ın uygulanması ile ilgili ‘ihtiyari protokol’üne AK Parti döneminde uygulamaya konulduğunu belirten Özkal, “Kısa adı CEDAW olan Birleşmiş Milletler’in ‘Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi’ ve bu kapsamda kurulan komitelerin çalışmalarını çok önemsiyorum.


Kadınlara karşı ayırımın önlenmesi ve yok edilmesini hedef alan CEDAW, kadınların başta politik, ekonomik, sosyal, kültürel ve medeni olmak üzere her alandaki insan hakları ve özgürlüklerinin kullanılması yönündeki her türlü engellemeyi kaldırmayı planlıyor.



Türkiye’nin 1984 yılında imzaladığı CEDAW’ın, taraf devletlerce daha etkin uygulanmasını sağlamak için yapılan ‘İhtiyari Protokolü’ ise; ülkemiz 2000 yılında imzalamasına rağmen yürürlüğe koymamıştır. 2002 Yılında AK Parti iktidar olduktan hemen sonra 2003 yılında bu önemli anlaşmayı yürürlüğe koyarak; CEDAW’ın, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadına yönelik ayrımcılığı önlemek için denetleme yapması sağlanmıştır.


Yani AK Parti hükümetleri kadın hakları ile ilgili hükümetin uluslararası açıdan denetlenmesini öngören bir anlaşmayı hemen uygulamaya koymuştur.” dedi.

KADINA POZİTİF AYRIMCILIK SAĞLAYAN UYGULAMALARI PRATİKTE HAYATA GEÇTİ

Kendisinin de üyesi olduğu Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunda kadınlara yönelik ayrımcılık içeren her türlü uygulamanın ortadan kaldırılmasını hedeflediklerini söyleyen Milletvekili Hatice Özkal, kadınların sosyal, ekonomik, siyasal ve toplumsal alanda konumlarının iyileştirilmesinin AK Parti’nin temel hedefi olduğunu belirtti.


Kadınların sosyal hayatta karşılaştığı engellerin ortadan kaldırılmasının AK Parti’nin güçlü toplum hedefi için vazgeçilmez nitelikte olduğunu anlatan Özkal, “Kadın erkek fırsat eşitliği ilkesi gereğince; `Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür` maddesi, 2004 yılında AK Parti döneminde Anayasa’ya eklendi.


Bu maddeye;  AK Parti 2010 yılında bir başka devrim niteliğindeki kararla, ‘Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz.’ hükmünün eklenmesini sağladı. Ayrıca Dini inançları yüzünden ayrımcılığa uğrayan, eğitim özgürlüğü kısıtlanan kadınlarımızın; eğitim ve çalışma haklarını kullanabilmeleri de yine AK Parti hükümetleri döneminde mümkün hale gelmiştir.



Ancak sadece yasal düzenlemelerin yeterli olmadığının bilinciyle; yasalarda ayırımcılık sona erdirilse bile, hayatın her alanındaki ayırımcı kalıp ve davranışlardan kurtulmayı hedefliyoruz. Bu amaçla Ak Parti olarak eşitliğin ötesine geçen kadına pozitif ayrımcılık tanıyan uygulamalar pratikte hayata geçirdik, geçirmeye de devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.

KADINLAR AK PARTİ İLE SİYASETTE DAHA ETKİN HALE GELDİ

Tüm siyaset yaşamı boyunca kadın hakları için ve kadınların refahı için çalışmalar yaptığını aktaran Milletvekili Hatice Özkal şu ifadeleri kullandı, “Kadın haklarını hayatı boyunca savunmuş, kadınların siyasette daha etkin olması için çaba gösteren bir kadın oldum. Hükümetimizin yaptığı girişimleri de bu açıdan çok önemli ve değerli girişimler olarak görüyorum.


Kurucu Kadın Kolları Başkanı olduğum AK Parti, kadın kollarının en aktif olduğu parti olmanın yanı sıra kadınların siyasette daha aktif olmasının da öncüsü olmuştur. Biz ‘kota’ kavramını kullanmasak da, hem Genel Başkanlığı döneminde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve hem de Genel Başkanımız ve Başbakanımız Ahmet Davutoğlu, listelerde kazanacak yerlere kadınları koyarak, kadınların TBMM’de daha etkin temsiline imkan sağlamıştır.


AK Parti’nin 2002’den beri önemsediği kadınların daha yoğun siyasete katılımı, daha fazla kadın milletvekilinin Meclis’te yer alması düşüncesini diğer partiler ancak 2015 seçimlerinde görebilmiş ve uygulamaya geçirmiştir. Kadınlar, AK Parti ile siyasette daha etkin hale geldi. İlerleyen dönemlerde, gelecek yasama yıllarında daha fazla kadını; milletvekili, bakan, rektör, belediye başkanı olarak görmek en büyük temennimizdir.” 

KADINA ŞİDDETLE MÜCADELE SÜRECEK

AK Parti hükümetlerinin kadına yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla pek çok yasal düzenlemeyi hayata geçirdiğini vurgulayan AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Hatice Özkal, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun kadına yönelik şiddetin önlenmesiyle ilgili yeni bir eylem planının hayata geçirildiğini açıkladığını da hatırlattı.


‘İstanbul Sözleşmesi’ adıyla da bilinen Avrupa Konseyi Sözleşmesini çekincesiz imzalayan ilk ülkenin Türkiye olduğunu kaydeden Hatice Özkal, “Hükümetimiz ‘Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi’ni ilk imzalayan ülkenin Türkiye olmasını sağladı. Devlet kurumlarına başvuran kadınlarımıza korunma ve barınma hizmeti sunuyoruz.


Sayıları 40’a yaklaşan ‘Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri’ gelecekte her İlimizde açılacak. 140’a yaklaşan kadın konukevleri sayısını da arttırma yönündeki çabalarımız devam etmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da vurguladığı gibi; ‘kadının şiddete maruz bırakılmasının ruhen, vicdanen, ahlaken, asla kabul etmiyoruz.’ Kadına yönelik şiddetin son bulmasıyla ilgili AK Parti ve hükümetimiz kararla mücadeleyi sürdürecektir.


Başbakanımızın açıkladığı eylem planı çerçevesinde; yasal düzenlemelerin ardından farkındalık oluşturma ve zihniyet dönüşümünün sağlanması, koruyucu hizmet sunumu ve şiddet mağdurlarının güçlendirilmesi, sağlık hizmetlerinin sunumu, kurum ve kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyon ile şiddet uygulayana yönelik çalışmalar gerçekleştirilecek.” diye konuştu.

4 YILDA 1,5 MİLYON KADINA İSTİHDAM SAĞLADIK

Kadınların hem toplumsal hayatın hem de ailenin temeli olduğu inancıyla; kadın haklarının yanı sıra kadınların istihdamı ile ilgili çalışmaların aralıksız sürdürdüğünü belirten AK Parti Milletvekili Hatice Özkal, 1 Kasım seçim vaatlerinden olan kadına yönelik düzenlemelerin ivedilikle gerçekleştirildiğini belirtti. İş sahibi olmak isteyen kadınlara destek sağlandığını kaydeden Hatice Özkal sözlerini şu şekilde tamamladı, “Nüfusumuzun yarısını oluşturan kadınların gücü olmaksızın refaha ulaşabilmemiz, sürdürülebilir bir kalkınmayı sağlamamız mümkün değildir.


2002 Yılında yüzde 27,9 olan kadınlarımızın işgücüne katılım oranı, 2014 yılında yüzde 33,6’ya yükselttik. AK Parti hükümetleri; 2010-2014 döneminde yaklaşık 1,5 milyon kadınımıza, yeni iş imkanı sağladı. İş kurmak isteyen kadınlarımıza 30 bin TL hibe kredi, işlerini büyütmek isterlerse de 70 bin TL de faizsiz kredi veriyoruz. Çocuğu olanlara `ilk altın devletten` diyerek bebeği olanlara ekonomik destek sağladık.


1 Kasım vaatleri kapsamında gerçekleştirdiğimiz düzenlemelerle; analık izni sonrasında birinci doğumda 2 ay, ikinci doğumda 4 ay, sonraki doğumlarda ise 6 ay, günlük çalışma süresinin yarısı kadar çalışma imkanı getirdik. Çoğul doğumlarda söz konusu sürelere birer ay ilave ve bebeğin engelli doğması halinde ise 12 ay süreyle yarı zamanlı çalışma imkanı sağladık.


Bu izinlere ek olarak kıdem ve yükselme haklarının korunması şartıyla çocuğu okula başlayana kadar kadınlara ücretsiz izin hakkı getirdik. Kaliteli ve hesaplı kreş imkanlarının yaygınlaştırılması da öncelikli hedeflerimiz arasında.”