CHP Yine şehit haberi. Üzgünüz.

Gözden kaçırmayın

Demirkırkan En düşük emekli maaşı asgari ücrete denk olmalı

Yine şehit haberi. Üzgünüz. Sadece üzgün değil. Gerginiz. Bitirin artık terörü.
 
PKK`lı teröristlerle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada ağır yaralanan 27 yaşındaki Jandarma Üsteğmen Mehmet Sakallı, kaldırıldığı hastanede şehit oldu. Şehidimize Allah?tan rahmet yakınlarına ve ulusumuza başsağlığı diliyorum.
 
Trafikte ?yol verme? tartışmasına 2 gazi ve otomobilde bulunan yakınlarının, diğer araçtaki 4 saldırgan tarafından yaralanmasının toplum vicdanını yaralamıştır. Onlar, bizim için, bu vatan için canlarını tehlikeye atan kahramanlardır. Terörle mücadele ederken yaralanan ve gazi olan kahramanlarımıza yapılan bu saldırı kabul edilemez.
 
Göreve geldiğimiz günden bu yana her hafta düzenli olarak basın açıklaması yapıyorum. Ülke ve şehir gündemi hakkında eleştirilerimizi paylaşıyor, doğruya doğru yanlışa yanlış diyoruz. Peki ya iktidar mensupları ne yapıyor. Adalet ve Kalkınma Partisi`nin 81`inci İl Danışma Meclisi Toplantısı`nda gündem yine Cumhuriyet Halk Partisi`ymiş.
 
CHP`YE SALDIRARAK KOLTUKLARINIZ KORUYAMAZSINIZ
 
Halka anlatacak bir şeyleri kalmayan, yoksulluğa ve yolsuzluğa çare bulmayı bırakın, yoksulluk ve yoksulluğu artıran, Türkiye`nin dünyada yalnızlaşmasına neden olan bir iktidarın temsilcileri olan Adalet ve Kalkınma Partili yöneticileri, çareyi Cumhuriyet Halk Partisi`ne saldırmakta buluyor. Yerel basından takip ettiğimiz kadarıyla iktidar partisinin toplantısında kürsüye gelen 4 konuşmacıdan 3`ü, Cumhuriyet Halk Partisi`ni hedef almışlar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimi hakkında açıklamalar yapmışlar. Bu da gösteriyor ki AKP, aslında iktidarın tek alternatifinin Cumhuriyet Halk Partisi olduğunu görüyor, biliyor.
 
Rakibini sürekli top ateşi altında tutarak 2019 seçimlerini kazanmayı umuyor. Oysa kürsüdeki konuşmacıların metal yorgunluk ya da başka bir sebeple koltuklarını koruyup korumayacakları bile meçhul. Herhalde CHP`ye saldırarak koltuklarını koruyacaklarını düşünüyorlar. Aslında kendi partilerini de Türkiye gibi yönetiyorlar. Çiftçi borç içindeyken, memur zamlar altında ezilirken, asgari ücretli yoksulluk sınırının altında yaşarken halkımızı `Eyyy Avrupa Birliği`, `Eyy Eset` gibi günü kurtaran söylemlerle avutuyorlar. Buradan bir kez daha hatırlatmak gerekir ki Cumhuriyet Halk Partisi HALKIN PARTİSİDİR. İktidar partisinin kendi içindeki çatışmaları, yolsuzlukları, kavgaları örtmek için kullanılacak bir örtü değildir. Cumhuriyet Halk Partisi, halkın isteklerini gündeme getirerek, ülkemizde demokrasi mücadelesi vererek iktidara gelecektir. Ama AKP`liler korkmasınlar, iktidarı kaybettiklerinde hak edenler adil bir şekilde yargılanacaklar.
 
NİTELİKSİZ OLAN OKULLAR DEĞİL, AKP?NİN EĞİTİM POLİTİKALARIDIR
Milli Eğitim Bakanımız diyor ki; ?Yüzde 10 nitelikli okul sınav yapacak, niteliksiz okullara sınavsız girilecek.? Normal bir ülkede hükümeti düşürecek bir itiraf. Türkiye?de 9 bin lise var, 600?ü bakan ağzıyla nitelikli okullar olarak sınıflandırılmıştır. Geri kalan 8 bin 400 okul, Sayın Bakan açısından niteliksiz okullardır. Nitelik tartışması yapılacaksa Adalet ve Kalkınma Partisinin milli eğitim politikaları ve milli eğitim bakanları için yapılmalıdır. Türkiye?de sadece 300 Fen Lisesi bulunurken neredeyse her mahallede bir imam hatip lisesi açıldı.
 
İmam Hatip Liselerine yeterli sayıda öğrenci bulamayan AKP yeni sistem ile öğrencileri kontenjan yetersizliği gerekçesi ile doğrudan imam hatip liselerine kaydetmeyi hesaplıyor. Ancak şunu hatırlatmak isterim. Son bir yılda imam hatip lisesi sayısı yüzde 22 arttırıldı ama imam hatibe giden öğrenci sayısı son bir yılda yüzde 7 düştü. Sayın Bakanın ve Sayın Cumhurbaşkanının imam hatiplerle ilgili ne kadar çabası olursa olsun, vatandaş çocuğunun eğitim alması için doğru yerin imam hatip olmadığını, İmam Hatip okullarının gerekli ama bir meslek okulu olduğunu görüyor.
 
TÜRKİYE DEĞİL ENFLASYON, DOLAR TERÖR OLAYLARI UÇUYOR.
 
Referandumda "evet" çıksın Türkiye uçacak diyorlardı! Evet enflasyonda, dolarda, terör olaylarında uçuyoruz. Ekim ayı enflasyonu 2.08 ile 9 yılın en yüksek düzeyinde. Yıllık bazda enflasyon; 11.82. Enflasyon dolu dizgin yükseliyor. Üretici enflasyonu da %17.3 ile 9 yılın zirvesinde. Bu oran önümüzdeki aylar için tüketici fiyatlarının daha da artacağının enflasyonun kısa sürede %15?e ulaşacağının göstergesidir. Büyüme rakamları şöyle böyle diyorlar. Büyüme refah demektir. Bize bu refahtan pay veriyor musunuz, vermiyor musunuz? Biz ona bakarız. Emekliye ne verdiniz? Yüzde 10,9. Memura ne verdiniz? 10,1. Asgari ücretliye yüzde 7,9, enflasyon kaç yüzde 12. Verdiğiniz zam daha yıl bitmeden eridi. Bu rakamlar AKP?nin ekonomiyi getirdiği halin, hezimetin göstergesidir. Halkımız yoksullaşmaya devam ediyor. Büyüyen sadece sizsiniz, büyüyen sadece yandaşlarınız.
 
VERGİYİ KAÇIRANLAR KİM
 
Ekonomide işler kötü. Ne yapmak lazım. Her yönetemeyen iktidarın yaptığını yapıp zam yapmak lazım. MTV?ye zam, benzine, mazota zam. Benzin 5,6, mazot 5,02 TL oldu. Dolar 4 TL Euro 4,5 TL sınırında dolaşıyor. Siz de ey vatandaş vergini öde, ey vatandaş yastık altındaki altınları çıkar, ey vatandaş dövizin varsa bozdur diyorsunuz. Halka, ey vatandaş vergini öde derken, SEN ÖDEMİYORSUN. Önce Başbakan Binali Yıldırım?n oğullarına ait şirketlerin vergi cenneti ülkelere kaçırıldığı ortaya çıktı. Ardından Bakan Berat Albayrak ve ağabeyinin de off-shore bağlantıları ortaya çıktı. Sayın Başbakan da bunu inkar edemedi. Bakan Mehmet Şimşek ?Off-shore hesapları üzerinden vergi kaçırılmasını engellemek istiyoruz? diyor. Başbakan?ın oğullarının, bakanların off-shore hesapları olduğu ortaya çıkıyor. Ele verir talkını kendi yutar salkımı. Dövizin varsa bozdur. Millet de koşa koşa döviz bozdurdu. Peki kardeşim, sen niye dövizini bozdurmuyorsun? Niye yurtdışındaki bankalarda dövizini tutuyorsun? Hem Milli değilsiniz, hem de Yerli değilsiniz. Avrupa Komisyonu dün acil olarak toplandı. Başbakanımız önemsiz diyor.
 
 
Yeni atan İl Sağlık Müdürümüze görevinde başarılar diliyorum. İlimizin ivedilikle çözülmesi gereken sağlık sorunları var. Sayın müdürümüz koltuğuna oturduktan sonra kendisiyle bunları paylaşırız. Ancak şu an size göstereceğim evrakı iyi bakın. Sağlık aramak için hastaneye giden bir vatandaşımıza basit bir ultrason işlemi için 09.01.2018? tarihine randevu verilmiş. Artık o zaman kim ölür kim kalır bilinmez. Sağlıkta dönüşüm bu mudur? Sağlık müdürümüzün ilk işi bunları düzeltmek olmalı.