Gözden kaçırmayın
Çiğirdik başkanın uyguladığı karar tamamen siyasidirDemokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, “Avrupa Birliği’ne ilk adımı Demokrat Parti iktidarı attı. AB üyeliği Demokrat Parti’nin Türkiye’ye kazandırdığı bir vizyondur” dedi.DP Eski Genel Başkanı Başbakan Adnan Menderes’in 31 Temmuz 1959 tarihinde Avrupa Birliği’ne tam üyelik müracaatının yıldönümü nedeniyle bir açıklama yapan Uysal, Avrupa Birliği sürecini başlatan rahmetli Başbakan Adnan Menderes başta olmak üzere, o dönemdeki tüm Demokrat Parti yöneticilerini saygıyla ve şükranla andığını söyledi.Uysal, “Avrupa Birliği’ne ilk adımı Demokrat Parti iktidarı attı. AB üyeliği Demokrat Parti’nin Türkiye’ye kazandırdığı bir vizyondur. Türkiye’de mevcut iktidarın Avrupa Birliği üyeliğini ilk başta, iç politikada hareket alanı açmak için bir araç olarak kullanması, ardından ‘olmasa da olur’ noktasına gelmesi üzüntü vericidir’’ dedi.Genel Başkan Uysal, sözlerini şöyle sürdürdü:“İktidarın dış politikadaki yetersizliği kadar, demokrasiye, özgürlük ve hukuka olan sorunlu bakış açısı da Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğinin önünde en önemli engel haline gelmiştir. Büyük zahmetlerle yol kat edilen AB üyeliği konusunda, 54 yıl sonra gelinen noktada bugün Demokrat geleneğin ve demokrat vizyonun eksikliğinin açık bir biçimde görülmektedir.”Rahmetli Adnan Menderes`in vizyonu ile başlatılan AB’ye tam üyelik sürecine vurgu Yapan Uysal, “AB’nin Cumhuriyetin kuruluşundan sonraki en önemli demokratikleşme ve entegrasyon projesi olup, takip eden dönemde yine tüm DP Hükümetleri ve siyasi kadrolar tarafından desteklendi ve takip edildi. AB’ye üyelik, Türkiye için reform niteliğinde pek çok uygulamanın gerçekleşmesine katkı sağlayan bir süreci başlatmıştır. Avrupa Birliği sürecini başlatan rahmetli Başbakan Adnan Menderes başta olmak üzere, o dönemdeki tüm DP yöneticilerini ve daha sonraki süreçte Demokrat Parti geleneğinden gelen ve sürece dört elle sarılarak büyük ilerleme kat eden tüm siyasetçilerimizi, şükran ve saygı ile anıyorum” diye konuştu.AB yolculuğu darbelerle sekteye uğratıldıTürkiye’nin 1959 yılında Avrupa Ekonomik Topluluğu’na giriş için yaptığı başvuruyla başlayan Avrupa yolculuğunun, askeri darbeler ile sekteye uğratıldığını, ancak milli bir hedef olarak bugüne kadar önemini devam ettiğini hatırlatan Uysal, “Hiç kuşku yok ki; Avrupa Birliği süreci ile hedeflenen ve asıl olan ülkemizin hukuk devleti, demokratikleşme ve özgürlük seviyesinin yükselmesi, ekonomik kalkınmamız ve tüm vatandaşlarımızın yaşam standardının artmasıdır’’ dedi.DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, açıklamasında şu ifadere yer verdi:“Bütün bu çabalara rağmen bugün AB sürecinde geldiğimiz noktada; Türk dış politikasında her geçen gün çığ gibi büyüyerek karşımıza çıkan sorunlar, AB sürecinde de yaşanmaktadır. İktidarın dış politikadaki yetersizliği kadar, demokrasiye, özgürlük ve hukuka olan sorunlu bakış açısı da Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğinin önünde en önemli engel haline gelmiştir. AKP, Avrupa Birliği sürecini, `ilkesel` bir program olmaktan daha ziyade, meşruiyet endişesiyle Konjonktürel bir program olarak gördü.’ Mevcut iktidar, iktidarının ilk döneminde Avrupa Birliğini iç politikada hareket alanı elde edebilmek için bir araç olarak kullandıktan sonra bugün, müzakere sürecinde adeta ayak sürüyen, bahaneler arayan bir görünüm sergilemektedir.AKP iktidarının ilk döneminde, 17 Aralık 2004 tarihinde Avrupa Birliği Devlet ve Hükümet Başkanları zirvesinde, müzakere tarihi alınması ve 2005 yılında müzakerelere başlanması Türk halkına büyük bir zafer gibi sunulurken, bugün AKP Hükümeti Avrupa Birliği’nden adeta vazgeçmiş görüntüsü vermektedir. İktidarın bugünkü AB politikası “sıfır ilerleme” şeklinde özetlenebilir. 54 yıl sonra gelinen noktada Türkiye’de iktidarın Avrupa Birliği üyeliği konusunda, ‘olmasa da olur’ noktasına gelmesi üzüntü vericidir. Büyük zahmetlerle yol katedilen AB üyeliği konusunda, bugün Demokrat geleneğin ve demokrat vizyonun eksikliği açık bir biçimde görülmektedir. Demokrat Parti ile başlayan ve Türkiye için öncelikli bir hedef olmaya devam eden Avrupa Birliği sürecinin yeniden ivme ve hayat kazanması için gerçek anlamda demokrat bir vizyona ihtiyaç vardır.” YEHA
Yorumlar
Yorum Yap