Gözden kaçırmayın
4 Gram Safran 1 gram altınla yarışıyor kilosu tam 600 bin liraBaşkan Yörük yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
"Kutsal Ramazan Ayının yaklaşması ile gündem yine gıda fiyatları olmuştur. Ramazan rahmet ve insanlar arasındaki kardeşliğin ete kemiğe büründüğü görünür hale geldiği bir aydır. Ramazan muhtaçlara yardım ve toplumsal dayanışma ayıdır. İbadet ile taçlanan bir rahmet şölenidir. İnsanlığın çeşitli nedenlerle başında bulunan belalara rağmen huzur ve rahmete ihtiyacının her geçen gün arttığı günümüzde bir tevekkül kapısıdır. Bu Ramazan Ayının tüm insanlığa huzur getirmesini temenni ediyorum.
Et ve et ürünleri sektörü açısından da 2019, 2020 ve 2021 yılları pandemi nedeniyle zor geçerken 2022 yılı geçtiğimiz 3 yıla kıyasla 100 kat daha zor geçmektedir. Daha önceki açıklamalarımızda öngördüğümüz birçok kâbus gerçekleşmeye başlamıştır. Üretici besilik hayvana ulaşamamaktadır. Mevcut ekonomik kara tablo iğneden ipliğe, yemden mazota, her türlü girdi üzerinde enflasyonu son derece yüksek yaşatmaktadır.
Toplum endişe halindedir. Bu nedenle panik olmakta ve güvensizlik temelli bu durum nedeniyle gıda ve hammaddelere erişimde sıkıntılar yaşanmaktadır. 50 yıl geride bıraktığımız karne ile gıda satılması ve gıda kuyrukları geri gelmiştir. Besilik materyalin en büyük girdileri olan yem ve mazota her gün büyük zamlar gelmektedir. Üretici fiyatlar nedeniyle yeme erişememektedir.
Yarına güvenmemektedir. Buna bağlı olarak gıda zincirinin tüm bileşenleri perişan haldedir. Kriz anlarında taşın altına elini değil bedenini koyan esnafımız artık son raddededir. 2023 yılında yapılması planlanan seçimler büyük önem taşımaktadır. Siyaset kurumunun gerek seçim gerekse erken seçim gibi yollarla önce vatandaşına sonra tüm dünya piyasalarına karşı güven tazelemesi beklenmektedir. Her kötü gidişatı dış güçlere bağlayamayız. Ülkemiz gıda alanında son 10 yılda son derece geriye gitmiştir.
Erkek dana karkas kg kesim fiyatı 92-94 TL civarını bulmuştur. Ramazan ayı içerisinde bu fiyatın bakanlık tarafında müdahale edilmezse 105-110 TL civarına geleceğini tahmin ediyorum. Yem fiyatlarına haftalık olarak 5-10 TL zam gelmektedir. Bu fiyatlar aslında yem fiyatları ve hammaddenin eseridir. Vatandaşımız et ve et ürünleri fiyatlarını değerlendirirken bu hususu unutmamalıdır. Çok önemli olan bu zincirin ilk halkası aslında devlettir. Aslında devlet hammaddeye erişimin fiyatı ve koşulları konusunda önlem almalıdır.
Mevcut durumda Rusya – Ukrayna Savaşı nedeniyle yem konusu daha da derinleşen bir krize dönüşecektir. Devletin yetkili ağızları kaynakların yeterli miktarda olduğunu ifade etmekte ama bu yeterli kaynakların miktarı ve durumu hakkında bilgi vermeden yuvarlak ifadelerle ciddi meseleleri geçiştirmektedir. Bu arada önemli bir gelişme olarak Tarım ve Orman Bakanlığı makamında görev değişimi yapılmaktadır. Bir önceki dönemdeki bakanın tarım üzerinde oynadığı oyunun yaralarının sarılması önemlidir.
Şirket yönetir tarzda yapılan yönetimin bitirilmesi ve kamu otoritesi sorumluğunun ve güveninin tesisi son derece önemlidir. Bu noktada görevine yeni başlayan Sayın Bakandan beklentiler büyüktür. Kendisine bu vesile görevinde başarılar diliyorum. Genel olarak gıda fiyatları özelde ise et ve et ürünleri sektörü ile bunlarla maliyet bağlamında bitişik seyreden yem ve mazot ve son dönemde fiyatı son derece yükselen elektrik fiyatlarına çözüm ve politikalar üretmesini beklemekteyiz.
Hem hayvancılık yapan hem de imalat sektöründe bulunan işletmelere para bazlı destekler yerine maliyetleri azaltmak bazında çözüm ve destekler geliştirilmesi artık ölmek üzere olan sektör için son derece önemlidir. Yaşanan kur dalgalanması, gizli devalüasyon ve buna bağlı olarak artan hammadde fiyatları arşa çıkmıştır. Elektrik, su ve doğalgaz gibi maliyetler bir işletmenin sağlıklı yaşamasını geçin nefes almasına bile izin vermemektedir. Oynanan oyunda vatandaş kaybetmekte, esnaf kaybetmekte, yatırımcı kaybetmekte, çalışan kaybetmektedir. O zaman kim kazanmaktadır? İnsanımızın huzur ve refahı ne zaman birinci öncelik haline gelecektir? Bu durum artık tüm vatandaşların canını sıkmaktadır. Siyaset buna çözüm bulmalıdır.
Bu tablo içerisinde kapımızı çalan mübarek Ramazan ayının, ibadetin yanında, yoksul ve muhtaç insanları anlamak ve onlara yardım etmekle ilgisinin anlaşılması önemlidir. Ancak Ramazan ayının bize hatırlattığı bu gerçeği Ramazan ayı sonunda unutmamalıyız. Bu gerçek Müslüman insanın ve iyi insanın ölene kadar ödevidir. İnsan yoksulluğu bitiremez ancak varlığı paylaşabilir.
Devlet ise yokluğu bitirecek önlemi alır. Almak zorundadır. Bu duygular içerisinde Ramazan ayının insanımıza ve sadece Müslümanlara değil tüm insanlık âlemine hayırlar getirmesini, barış ve huzur getirmesini, yanı başımızdaki Suriye için olduğu kadar Filistin için de, Ukrayna için de barış getirmesini, aynı zamanda yoksulluk ve darlık çeken ülkemiz esnafı, üreticisi, çalışanı ve bilcümle vatandaşımız için esenlikler getirmesi yüce Allahtan niyaz ediyorum.
Yorumlar
Yorum Yap