Gözden kaçırmayın
Köylülerin su kavgasına Valilik son noktayı koyduŞirket, vardiya azaltma kararını inşaat demiri pazarında yaşanan dönemsel daralmanın ardından ürün talebinde yaşanan azalma nedeniyle aldığını açıkladı. İzmir Demir Çelik Sanayi A.Ş. bunu Kamu Aydınlatma Platformu'na (KAP) bildirdi.
Bu durumun ne anlama geldiğini Afyonkarahisar Modern Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi Başkanı Hakan Dilek'e sorduk.
İzmir Demir Çelik'in kararının sektördeki diğer aktörlerle aynı yönde olduğunu ve benzer kararlarin diğer üreticiler tarafından da alınabileceğini ve inşaat sektörünü olumsuz etkileyeceğini belirten Dilek, şunları söyledi:
"Yirmi yıldır alışılagelmiş olan piyasa normunun, bundan 30 sene öncesine, 1992'li yıllara dönmüş olduğunu görmekteyiz. O dönemlerde insanların faiz geliriyle geçindiğini ve faizlerin de attığını görüyorduk. Şimdi ise karaborsacılığın attığını ve fırsatçılara gün doğduğunu görüyoruz. Ayrıca faizle gelir elde eden insanların yastık altı ve dövize yönelmesi ister istemez yereldeki bakkalı bile etkilemektedir.
Buna örnek olarak 5 bin liraya yerli araba alınırken, bugün 100 bin liraya satıldığını biliyoruz. 100 bine satansa aynı arabayı aynı fiyata alamıyor.
Bu durumun tüm piyasayı sarstığını görebiliyoruz. Ortadan nakit para olmadığını görüyoruz. Piyasadaki bu ekonomi sağlığına ters oluşumlar tüm sektörleri etkilemekte başta da yaklaşık 300 kalem malzeme ve hizmet alanına tesir eden inşaat sektörü başta gelmektedir.
Yetkililerin acil eylem planı oluşturmaları ve piyasayı regüle etmek için bir an önce açıklama yapmaları gerekmektedir. Bunun bir yanı da oda be borsalardır. Bu kuruluşların hükümetin atacağı adımlarda aydınlatıcı öneriler sunmaları beklenmesine rağmen bu güne kadar sessiz kalmaları anlaşılabilir değildir.
Diğer yandan TOBB, TÜSİAD ve MÜSİAD başta olmak üzere TESK ve bunlara bağlı birliklerin piyasaya olumlu etki edecek projelerini açıklamaları gerekmektedir.
Ayrıca esnaf ve is dünyasının çatı kuruluşlarına olduğu kadar siyasi partilerin de yapıcı roller üstlenmesine ihtiyaç olduğu açıktır. Bu cümleden olarak herkes aynı gemideyse mutlaka ortak paydada buluşulmalıdır.
Ekonomideki üretim durdurmaları en başta karaborsada iş yapanların işine yarayacaktır. Bu tür durumlar piyasanın en önemli itici gücü olan güveni sarsmaktadır. Örnek olarak, belli bir aidat miktarı üzerinden belli sürede iş yeri ya da konut teslim edeceğinin sözünü veren bir müteahhit veya kooperatif yönetimi bu belirsizlikte sözünde nasıl durabilir? Bu sorunun yanıtını yetkililerden duymak istiyorum.
Bu arada, inşaat sektörünün en birinci girdisi olan demir sanayinin açacağı yol diğer kalemlere aynen yansıyacaktır. Cam, PVC, dış cephe kaplama ve çimento başta olmak üzere diğer girdiler de karaborsacıların at oynatacağı meydan olacaktır.
Ekonomik krizin ve pandeminin başlamasıyla Turkiyede cam üreten büyük bir firma 8 adet fabrikasının ikisini bakıma aldı. Bunun ardından iç piyasada cam sıkıntısı başladı. İki fabrikanın bakımı 14 ay sürdü. Bu aşamada fabrika dövizin de artmasıyla iç piyasanın talebini görmezden geldi, dış piyasaya mal satışı yaptı. Bu büyük firma iç piyasaya cam vermemesinin yanı sıra diğer cam üretici nispeten daha küçük işletmelerin hammadde taleplerini de yerine getirmedi. Örnekleyecek olursak 1 çay bardağı fiyatı bile 5 katına çıktı ve piyasada bulunmadı.
Görüldüğü üzere piyasada gerçek oyuncuların yanı sıra suyu bulandırarak rant elde etmek isteyen kişi ve kuruluşlar da bir hayli vardır. Başta hükümetimiz olmak üzere iş dünyasının çatı kuruluşlarına ve doğal olarak üretici firmalara bu karaborsacıların oyunlarını bozmaları ve gerekli önlemleri almaları acil beklentimizdir. Muhalefetin de bu konuda başta hükümetimiz olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlara hassasiyetle destek vermesini beklemekteyiz.
Yorumlar
Yorum Yap