Gözden kaçırmayın

Afyon Belediyesi kamu oyuna duyuru yaptıAfyon Belediyesi kamu oyuna duyuru yaptı

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ), geçtiğimiz yıl vefat eden ve AKÜ`nün kuruluşundaki katkıları nedeniyle "Fahri Doktora Payesi" bulunan merhum gazeteci İbrahim Küçükkurt`u vefatının birinci yıldönümünde andı. AKÜ Atatürk Kültür Merkezi Ahmet Tuncer Konferans Salonunda düzenlenen anma programına Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Afyonkarahisar Milletvekillerinden Halil Ürün, Kemalettin Yılmaz, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, AKÜ Kurucu Rektörü Prof. Dr. Şehabettin Yiğitbaşı, AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kemalettin Çonkar, AKÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Valilik Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Mehmet Kocabıçakoğlu, Basın-Yayın ve Enformasyon İl Müdürü Ali Fuad Gölbaşı, Basın İlan Kurumu Afyonkarahisar Şube Müdürü Burak Orhan, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Serteser ve merhum gazeteci İbrahim Küçükkurt`un eşi Neriman Küçükkurt ile yakınlarının yanı sıra Afyonkarahisar basınının temsilcileri ile iş adamları katıldı. AKÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Elemanı Arş. Grv. Hakan Yılmaz tarafından hazırlanan merhum gazeteci İbrahim Küçükkurt`un belgesel filminin gösterimiyle başlayan anma programı açılış konuşmaları ve ardından "Merhum Gazeteci İbrahim Küçükkurt`u Anma Paneli" ile devam etti.Anma programının açılış konuşmalarını yapan Neriman Küçükkurt, "Geçen yıl kaybettiğim, yarım asırlık hayat arkadaşım, değerli eşim İbrahim Küçükkurt`u anmak amacıyla bir araya geldik. O`nun çok sevdiği siz değerli dostlarıyla o eşsiz insanı anmak, beni hem çok mutlu etti hem de heyecanlandırdı. Bu anma törenini düzenleyen başta Rektör Prof. Dr. Sayın Mustafa Solak Hocam olmak üzere, emeği geçen herkese, sizlere kendim ve Küçükkurt ailesi adına çok teşekkür ediyorum. Arkasında bu kadar sevgi, insanlık ve hizmet bırakmış olduğunu görmek, beni gururlandırıyor, bunlarla teselli bulmaya çalışıyorum. İbrahim`in gönlü Allah, insan, vatan ve memleket aşkıyla doluydu. Son derece dürüst, çok çalışkan, becerikli, hoşgörülü bir insandı. Hayatı boyunca kendini hizmete ve iyiliğe adamıştı. 50 yıllık evliliğimiz boyunca bir saat bile olsa zamanını boşa geçirdiğini görmedim. O, her zaman bir çalışmanın, projenin hayırlı bir işin içinde yer alırdı. Hiçbir şeyden şikayet etmeden, sorunlara hep çözüm bulan yaklaşımla hareket ederdi. İnsanlarla sevgi ve muhabbet dolu ilişkileriyle son derece yapıcı, birleştirici dost bir insandı. O yüzden de çok sevildi. Bulunduğu bütün cemiyetlerde herkese örnek oldu. Hepinizin yakından bildiği gibi Afyonkarahisar`ı çok seviyordu. Memleketine önemli hizmetlerde bulundu. En büyük mutluluk kaynağı buydu. Müthiş hafızasıyla hem Afyon`un, hem de yaşadığı dönemlerin canlı bir tarih hazinesiydi. Değerli eşimi anlatabilmek, gerçekten çok zor. Zira hem zaman, hem de kelimeler yetersiz kalıyor. O`nu kelimelere sığdıramıyorum. O kadar güzel anılar ve eserler bıraktı ki herkesin gönlünde yaşamaya, anılmaya devam edecek. Canım Hacım, yaşamım boyunca seninle hep gurur duydum ve duymaktayım. Rahat uyu, ruhun şad olsun" dedi. AKÜ Rektörü Prof. Dr. Solak yaptığı konuşmada, "30 Aralık 2011 tarihinde aramızdan ayrılarak Hakk`ın rahmetine kavuşan çok değerli büyüğümüz, ağabeyimiz İbrahim Küçükkurt`u yâd etmenin; ilimizde, üniversitemizde ve bizlerde bıraktığı izleri bir kez daha hatırlamanın ve aile fertlerine verdiğimiz sözü yerine getirmenin büyük mutluluğu içerisindeyim. İbrahim Ağabeyimiz için koca bir ömrü birkaç cümleye sığdırmak, anlatmak elbette mümkün değildir. Ancak, kurucuları arasında yer aldığı Kocatepe Gazetesi`nin yaklaşık yarım asırdır yayın hayatı sürdürdüğünü, Afyonkarahisar`a yazılı basın alanındaki hizmetlerini, katkılarını hep takdirle karşılıyoruz. İbrahim Ağabey, engin hafızası, kendine özgü renkli kişiliği, pratik zekası ile her zaman anacağımız bir büyüğümüz olarak kalacaktır" dedi. Prof. Dr. Solak konuşmasında merhum Küçükkurt`un AKÜ`ye katkılarına da değinerek, "Merhum büyüğümüz, ilimizin tarihine, geçmişine ve Cumhuriyet dönemine ilişkin engin bilgi sahibi olması nedeniyle ihtiyaç duyduğumuz konularda hep danıştığımız, zaman zaman bilgisine başvurduğumuz kişi olmuştur. Başta Afyonkarahisar Kütüğü, Afyon Mutfağı, Anılarda Afyonkarahisar adlı üniversitemizin yayınladığı klasik eserler olmak üzere bazı eserlerimizde de doğrudan danışmanlık görevinde bulunmuştur. İbrahim Ağabey`in, ilimizde üniversitemizin kurulmasında ve gelişmesinde ne denli yoğun mesai harcadığını, gayret ve emeklerini hepimiz iyi biliyoruz. Bu gayretleri nedeniyle kendisine 14 Ekim 2004 tarihinde Fahri Doktora Payesi verilmiştir. Üniversitemize kuruluş süresinde ve sonrasında, gelişiminde çok önemli katkılar sağlayan İbrahim ağabeyimizi, kardeşleri merhum Şükrü Küçükkurt`u ve emeği geçen diğer büyüklerimizi bir kez daha rahmetle anmayı bir görev olarak kabul ediyoruz. Merhum büyüğümüz, ağabeyimiz İbrahim Küçükkurt`un üniversitemize yapmış olduğumuz katkıları daima hatırlayacağız. Kendisine bir kez daha Allah`tan rahmet diliyorum" şeklinde konuştu. Afyonkarahisar Belediye Başkanı Çoban ise "Afyon Kocatepe Üniversitesi`nin vefa dolu rektörünün ve çalışanlarının bu güzel ve anlamlı toplantıyı düzenlemesinden dolayı duyduğum mutluluğu öncelikle ifade etmek istiyorum. Yıllarca siyasetle ilgilenen bir insan olarak sürekli basın mensuplarıyla, basına emek veren, güç veren değerli büyüklerimizle her zaman bir arada olduk. Bir yıl önce kaybettiğimiz rahmetli İbrahim Ağabeyimiz, Afyonkarahisar basın hayatında sahip olduğu engin hafızasıyla bizlerin de daima istifade ettiği bir insan olmuştur. Afyonkarahisar için doğru bildiği ne varsa, onu ifade etmekten çekinmemiştir. O yüzden de yaşadığı müddet boyunca, defalarca, çeşitli dönemlerde gerek milletvekilleriyle, gerek siyasi parti milletvekilleriyle, gerekse de belediye başkanlarıyla mutlaka anlaşmazlığa düştüğü noktalar da olmuştur. Bizim dönemimizde yaklaşık 3 buçuk yıl civarında bir birlikteliğimiz oldu. Biz kendisinden hep istifade ettik. Kesinlikle böyle bir anlaşmazlığımız, çekişmemiz asla söz konusu olmadı. Memleketimizin böyle doğruyu ifade eden, kim bundan zarar görecek diye düşünmeden doğruların ifade edilebilmesinden yana olan insanlara ihtiyacı vardır. Kurucusu olduğu üniversitemizin bu anlamlı toplantıyı yapması dolayısıyla da tebrik ediyorum" diye konuştu. Afyonkarahisar Valisi Balkanlıoğlu da yaptığı konuşmada, Afyokarahisar`a geldiği ilk zamanlarda tanıştığı ilk şahsiyetlerden birisinin de rahmetli İbrahim Küçükkurt olduğunu belirterek, "Rahmetli İbrahim Küçükkurt`u dönem dönem ziyaret ettik, o geldi. Sürekli bize yol gösterirdi. Vizyon sahibi bir insandı. Kaybı Afyonkarahisar için büyük bir eksiklik oldu. Doğru bildiğini söyleme huyu vardı. Bazı insanlar da buna bozulurlardı. Ölümü benim için büyük sürpriz olmuştu. Sevgili eşiyle birlikte evliliklerinin 50`nci yılı nedeniyle bir oteldeydiler, sohbet ettik. Turizmin gelişmesi için görüşlerini aktardı. Sonra 3-4 gün sonra bir duyduk ki rahmetli olmuş. Aklı başında, engin dinamizmi, sağlığı da yerindeydi. Hafızası dimdik duruyordu. Büyük insandı. Afyonkarahisar`a bir üniversite kazandırdı. Bölgesine emsal teşkil edecek bir üniversite; 37 bin öğrencisi ve bin`in üzerinde akademisyeni bulunmaktadır. Türkiye`nin ilk özel bankalarından birini Afyonkarahisar`da kurmuştur. Önder ve örnek olmuş büyük bir şahsiyetti" şeklinde konuştu. "Merhum Gazeteci İbrahim Küçükkurt`u Anma Paneli"Açılış konuşmalarının ardından başkanlığını AKÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Hakkı Nakilcioğlu`nun yaptığı "Merhum Gazeteci İbrahim Küçükkurt`u Anma Paneli"nde Prof. Dr. Şehabettin Yiğitbaşı, Küçükkurt`un üniversite ve eğitim hayatına olan katkılarını, Gazeteci-Yazar İbrahim Yüksel, Küçükkurt`un basın hayatına katkılarını ve İş Adamı Kadir Altınkaya ise Küçükkurt`un Afyonkarahisar`ın sosyal hayatına katkılarını anlattılar. Panelde merhum Küçükkurt`u övgüyle anan Doç. Dr. Nakilcioğlu, "Gençliğinden itibaren yaşamının her döneminde dik duruşu ile kim olursa olsun sözünü sakınmamasıyla, haksızlığa tahammül etmeyişi ile ön plana çıktı. Yapıcı eleştiriyi, haklı eleştiriyi yapmaktan çekinmedi. Kalemdaşı, karındaşı, kaderdaşı, kardeşi rahmetli Şükrü Küçükkurt`u da iki yıl önce kaybetmiştik. Herkesle ilişkisi sağlıklıydı, mertlik çizgisi üzerine kurulu idi. Siyasilerle ilişkilerinde doğru bildiğini söylemekten çekinmedi. Taleplerinde haklı eleştirileri dile getirerek olması gerekeni dile getirdi. Söylediği projenin arkasındaydı. Sivil toplum önderiydi" dedi. Prof. Dr. Yiğitbaşı konuşmasında, "Rahmetli ağabeyimizle bizim geçmişimiz yarım asırdan fazladır. O zaman ağabeyimizdi, vefatına kadar ağabeyliği devam ettirdi. Böyle bir insanı anmak, elbette insana hüzün verir. Böyle önemli bir insanı anmanın iki unsuru olması gerekir. Biri, kamuyla ilişkisi, diğeri de özel hayatı. Kamuyla ilişkisi açısından İbrahim Ağabey, neredeyse Afyonkarahisar`ın fahri başkanı, yöneticisiydi. Kendisini Afyonkarahisar`a adamış, memleket sever, insan sever, yardımdan ve hayırlardan başka hiçbir şey düşünmeyen bir insandı. Gerçekten O`nu anlatmak bana biraz zor geliyor. Arada kesintiler olmasına rağmen vazife icabı Afyonkarahisar`da tekrar bir araya geldik. Bana daha ilk günümden itibaren en büyük desteği sağlayan bir ağabeyim oldu. Devamlı yanımda oldu. Üniversite kurulduğunda binası yoktu, hocası yoktu. Ama böyle değerli hemşerileri vardı. Bunların başında da İbrahim Ağabey gelir. İbrahim Ağabey`in en önemli özelliği, ürkerek söylüyorum, hafızasıydı. O kadar ayrıntı sayılabilecek şeyler bilirdi ki ürkmemek mümkün değil. Her şeyin olumlu tarafına bakardı. En büyük katkısı eğitime olmuştur. Üniversitenin kurulmasında benden çok gayreti olmuştur. Allah gani gani rahmet eylesin" dedi. Gazeteci-Yazar Yüksel, merhum Küçükkurt`un gazetecilik yönünü anlattığı konuşmasında "Gazetecilik İbrahim ağabeyi, İbrahim ağabey de gazeteciliği yüceltmiştir. İşte bu yüzden İbrahim ağabey Afyonkarahisar basınının gelişmesinde ve şekillenmesinde büyük rolü olan gazeteciler arasında yer almıştır. İbrahim ağabey yeniliklerin ve ilklerin öncüsüdür. İbrahim ağabey amme menfaatine çalışan bir Anadolu gazetecisiydi ama Anadolu`ya sığmayan bir Anadolu gazetecisiydi. Kıbrıs Barış Harekâtına Anadolu`dan katılan tek gazetecidir. İbrahim ağabey Kıbrıs`ta kendisini savaşın ortasına attığında Neriman yengenin bile haberi yoktu. Kimsenin haberi yoktu. Sonradan öğrendik ki, İbrahim ağabey Kıbrıs`ta savaş muhabiri olarak haber topluyor, fotoğraf çekiyor, röportaj yapıyor. Bunların hepsini gazetede yayınladı" şeklinde konuştu. İş Adamı Altınkaya ise merhum Küçükkurt ile tanışmasını anlatarak, "Babamın bürosunun yanında matbaacılık yaptığı bir dönemde yurt dışından döndüğümde komşumuz gazeteci İbrahim beyle tanıştım. Daha sonra babamla olan 7 günlük Cumartesi, Pazar`da dahil bazen babamın bürosunda bazen de gazetede, onların ikinci bir bürosu daha vardı. Orada Afyon eşrafı ve insanının toplanıp hep Afyon konuştuğunu, Afyon`u düşündüğünü, Afyon`u şakalaştığını, Afyon nefesi aldıklarını hep yanlarında bir çırak gibi durarak böyle bir ömür geçirmeye başladım. Bu dostluğumuz her nasılsa aramızdaki yaş farkına rağmen arkadaşlığa sonrada birbirimizi o kadar iyi anlayınca da dostluğa dönüştü. Birbirimizi kırmaktan, birbirimize yanlış söylemekten hiç çekinmez bir muhabbetle güzellik yaşamaya başladık. Bu benim için inanılmaz bir zenginlikti. İbrahim ağabey istikrarlı, disiplinli, her işi sürekli takip eden bir insandı" diye konuştu.