Gözden kaçırmayın

Çay Belediyesi'nden Eğitime DestekÇay Belediyesi'nden Eğitime Destek

Emirdağ Ülkü Ocakları İlçe Başkanı Uğraş Sağlam, geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen ``Gençlik Yürüyüşü`` ve ardından geli olaylar hakkında bir basın açıklamasında bulundu. Açıklamada: "Emirdağ`da 15 Mayıs 2103 Çarşamba günü çok sayıda öğretmen ve öğrenci kardeşlerimizin iştirakleriyle tertiplenen ``Gençlik Yürüyüşü`` ve akabinde geli hadiseler malumunuzdur. Konuya ayrı bir parantez getirerek önemle belirtme ihtiyacı duyduğumuz bir husus vardır ki; 15 Mayıs 2013 Çarşamba günü gerçekleştirilen ``Gençlik Yürüyüşü`` ile aynı tarihe rast gelen Emirdağ Ülkü Ocakları`nın ``Türk Milliyetçiliği Temalı Kompozisyon Yarışması Ödül Töreni ve İslam`da Anne Makamı`` adlı konferans programımız ve hazırlıkları dolayısıyla yürüyüşe tarafımızdan tertip ve teşvik edilen organize bir katılım sağlama imkanımız olmamıştır.
 
Türkiye Cumhuriyeti`nin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyeti Türk gençlerine emanet etmiştir. Bu hassasiyete ve duyguya vakıf Türk gençleri, muhtaç olduğu kudretin damarlarındaki asil kanda mevcut olduğu bilinciyle, Emirdağ`daki gençlik yürüyüşünde cennetmekan şehitlerimize vefa, minnet ve şükran ifade eden, vatan-millet ve bayrak sevgisini dile getiren söylemleriyle, yüreği Türklük gurur, şuur ve aksiyonuna sahip her bireye ve kadirşinas Türk milliyetçilerine tarifsiz bir haz yaşattığının aşikar olduğu düşünmekteyiz. 
Gençlik yürüyüşünün, Türk gençlerinin ellerinde ay yıldızlı bayraklarla ,dillerinde vatan ve milletin bölünmez bütünlüğünü vurgulayan söylemleriyle, tertibine ve muhteviyatına uygun bir biçimde icra edilmesinin ardından vuku bulan ``Ne Mutlu Türk`üm Diyene`` ve ``Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez`` gibi dile getirilen söylemlerin biri ya da birilerinin rahatsız olduğu iddiası ve buna bağlı nedenlerle 9 yıldan bu yana görevini vekaleten ,bizlere göre de kusursuz ve aynı zamanda başarı ile yürüten Gençlik ve Spor Müdürü`nün istifa etmesi için baskı uygulanması ve akabinde istifa etmesi ,yürüyüşün son derece coşkulu ve olması gerektiği gibi gerçekleşmesinden duyulan hazzın ve sevincin yerini derin esef ve üzüntüye bırakmıştır. 
Tarihimizde belirgin örnekleri mevcuttur ki; Türk Milleti`nin manevi ve mukaddes kıymetlerinden ancak ve ancak dönme ve devşirmeler rahatsızlık duymuş,şikayet eğiliminde bulunmuş ve benliklerini muzdarip hissetmişlerdir.Bakış açımız ve perspektifimiz gereği,karşılaşılan bu çirkin hadise,tarif edilen mana ve anlamdan farklı bir değer kazanması söz konusu bile değildir. 
Ülkemizin malum durumu göz önüne getirildiğinde,Türklüğün mukadder isminin,vakar ve asaletinin tamamiyle tahrip,iğdiş ve yok edilme çalışmalarının inşaa edildiği bir süreçte,asırlık bir çınar misali Türk milletinin birlik,beraberlik ve bekasının en büyük varlık teminatı Türk Milliyetçiliği`nin ayaklar altına alınma gayretlerinin etkileri Emirdağ`daki Gençlik Yürüyüşü`nde de tezahür etmiştir. 
Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk`ün `` Ne Mutlu Türk`üm Diyene`` mefhumunun derin ve büyük anlamını idrak edememek,Türk Milleti`nin tarihinin milletler çöplüğünde kaybolmaması için canlarını namus,bayrak ve vatan uğrunda hiçe sayıp bedel olarak sunmuş cennetmekan şehitlerimize karşı duyulan yüce sevgi,saygı ve minnettarlık hissiyatının kimlikleştirildiği ``Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez`` söyleminden rahatsızlık ve şikayet hislerini ön plana süren zevatlar;Türklüğün karşısındaki sinsi hasımlık ve acizlikten başka bir kılıf içerisine sokulamazlar. 
Şikayet ve rahatsızlık cürretinin gösterildiği mevzubahis söylemler Ülkücü Hareket`in yegane varoluş sebepleridir.Türk milletini,millet yapan mukaddesler uğruna canlarını Hakk`a teslim eden bir tefekkürün ve ideolojinin temsilcileri olduğumuz da unutulmamalıdır. Türk’ün şerefli ismini itibarsızlaştırma, acizleştirme ve tahriş oklarına hedef alma girişimleri tarafımızca utanç verici bir vaka olarak algılanıp,esef ve üzüntü içerisinde kınadığımızı önemle belirtiriz. 
‘’…Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler.’’ (Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Gençliğe Hitabesinden alıntıdır.) Ne Mutlu Türk’üm Diyene