Uysal "Türkiye'de siyasal sistem tıkanmıştır"

Gözden kaçırmayın

Prof. Dr. Ali Şehirlioğlu Özdağa özgürlük için geliyor

Genel Başkan Gültekin Uysal, Yeni Anayasa çalışmaları ile ilgili bir açıklama yaptı.“Yamalı Anayasa’ya değil, Yeni Anayasa’ya ihtiyacımız var!”“Kendisi demokrat olmayan ve demokratik değerleri benimsemeyen bir iktidarın ise, demokrat bir Anayasa’yı hayata geçirmesi mümkün değildir.”“ İktidar partisi tarafından yapılan, 12 Eylül askeri düzeninin ürünü mevcut Anayasa’ya 48 maddelik bir yama yapalım önerisi, bir oyalama, hedef şaşırtma ve kabahat savmadan öte bir anlam ifade etmez.”(DP Basın Merkezi- 19 Temmuz 2013) Genel Başkan Gültekin Uysal, Yeni Anayasa çalışmaları ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, “ Yamalı Anayasa’ya değil, Yeni Anayasa’ya ihtiyacımız var! ” dedi. Uysal, “ İktidar partisi tarafından yapılan, 12 Eylül askeri düzeninin ürünü mevcut Anayasa’ya 48 maddelik bir yama yapalım önerisi, bir oyalama, hedef şaşırtma ve kabahat savmadan öte bir anlam ifade etmez.” şeklinde konuştu.. Genel Başkan Gültekin Uysal açıklamasında şunları kaydetti:“ Türkiye’de siyasal sistem tıkanmıştır. Milletimizin siyasete olan güveni, geleceğe dönük umudu sarsılmıştır. Yeni bir Anayasa, devlet ile toplum arasında yeni bir mutabakat, demokratik bir siyasal sisteme yönelik bir beklenti, milletimizin bütününde yaşamsal bir ihtiyaç olarak kuvvetle hissedilmektedir. Ancak üzülerek görüyoruz ki, gerek iktidarı ile gerek muhalefeti ile mevcut Meclis’in bunu gerçekleştirebileceğine dair maalesef en ufak bir umut ışığı dahi kalmamıştır. Başından bu yana, ‘masadan kim önce kalkacak’ anlayışı ile ve samimiyetten uzak bir yaklaşımla başlanan yeni Anayasa konusunda iktidar partisi havlu atarak süreci noktalamıştır. Türkiye’nin ihtiyacı olan Yeni Anayasa, maalesef iktidar partisince kişisel ihtiyaçlar ve Başkanlık sistemine kurban edilmiştir. “ Kendisi demokrat olmayan bir iktidarın, demokrat bir Anayasa’yı hayata geçirmesi mümkün değildir.İktidar partisi tarafından yapılan, 12 Eylül askeri düzeninin ürünü mevcut Anayasa’ya 48 maddelik bir yama yapalım önerisi, bir oyalama, hedef şaşırtma ve kabahat savmadan öte bir anlam ifade etmez. 1982’den bu yana pek çok hükmünde önemli değişiklikler yapılmasına rağmen, bu Anayasa’nın Türkiye’ye dar geldiği aşikardır. Sorun, dar gelen bu kalıbın kendisindedir. Üzerine ne kadar yama yapılırsa yapılsın, milletin derdine, tıkanan sisteme deva olmaktan uzak kalacaktır. Hiç kuşku yok ki, Türk halkı bundan çok daha fazlasını, çok daha iyisini hak etmektedir. Türkiye’nin yamalı Anayasaya değil, yeni Anayasaya ihtiyacı vardır. Türkiye’nin mevcut sorunlarının çözümü ancak, yeni Anayasa’nın özgürlükleri en geniş anlamda tanıyan, evrensel standartlarda ve katılımcı demokrasiyi tam anlamıyla eksiksiz karşılayan yepyeni bir yaklaşımla ele alınması ile mümkündür. Türkiye’nin ihtiyacı olan, artık sistematik olarak hata veren cari sistemimizin topyekün  demokratikleştirilmesidir. Zira, demokrasi, tüm kurumları ile bir bütün olarak vardır. Demokrasi, sandık dışındaki katılım ve istişare araçları, iktidarı dengeleyici tarafsız kurumları ve denetim mekanizmaları ile vardır. Tek bir ayağı dahi eksik kalsa demokrasi; demokrasi olmaktan, çözüm üreten olmaktan çıkmaktadır. Kendisi demokrat olmayan ve demokratik değerleri benimsemeyen bir iktidarın ise, demokrat bir Anayasa’yı hayata geçirmesi mümkün değildir.“Türkiye’nin siyasal sisteminin demokratikleşmesi, kaçınılmaz bir zorunluluktur.”Demokrat Parti olarak; Türkiye’nin mevcut sorunlarının tamamını, çözülmesi demokrat bir iradeyi ve bakış açısını gerektiren, topyekün bir sistem ve demokrasi sorunu olarak görüyoruz. Bugün Türkiye’nin en büyük açığı demokrasi açığıdır. Türkiye’nin siyasal sisteminin demokratikleşmesi, siyasal partilerin amaç ve çıkarlarının ötesinde kaçınılmaz bir zorunluluktur. Aksi takdirde Türkiye’yi daha çok kaos ve kargaşa ile toplumsal bölünme ve kutuplaşma ile beraber gelecek büyük riskler beklemektedir. Bu kapsamda demokrasi ve özgürlüğü temel alan yeni bir Anayasa’nın hazırlanmasının, Türkiye’nin önündeki en önemli mesele olarak önemi her geçen gün artmaktadır. Bunun yanı sıra seçim sistemi ve siyasi partiler sistemi başta olmak üzere, siyasal sistemin topluma umut verecek ve gerçek anlamda demokratik bir yapıya kavuşturulması, Türkiye’nin demokratikleşmesi için büyük önem taşımaktadır.”