Ölümden ağır imiş ayrılık denilen bu illet
Yapıştı yakama bırakmıyor sanki üzerimde bir zillet
Bırak artık peşimi omuzum da ağır bir külfet
Alem bir olmuş ben ise alemden ayrı bir millet
Ağaca yaslandım kurudu dalların
Derdimi anlattım gücendi kulların
Dağlara dayandım kapandı yollarım
Boş yere ömür harcamışım hibe oldu yıllarım
Canımdan ödün verdim canan bilmedi kıymetim
Henüz 43 yaşındayım 70 lik insanlara benzer silüetim
Tek umudum sensin rabbim vardır bunda da bir hikmetin
Yitirmedim senden ümidim sonsuzdur sana olan hürmetim
Çıkıp arasam özümü o karanlık çıkmaz sokaklarda
Elimi uzatsam ulaşırmıyım yoksa çokmu uzaklarda
Dost bildiğim düşman düşmanım ise dost olmuş kalmışım tuzaklarda
Libas giydirip sarayda sofra kursalar boşuna durmam artık buralarda
Canım tende misafir ben ise bu cana yabancı
Her canı kendim gibi bilirdim meğer herkes birer yalancı
Kullarına inanmam yalnız tükenmez Allaha inancım
Can dediğim canım alır meğer içimde yıllardır sancım
Kalbe hüküm etmiyor zindandayım günler saymakla bitmiyor
Sana bıraktım her halimi el hakem benim gücüm yetmiyor
Ne yaptımsa olmadı keder benden gitmiyor
Alacağım kalsın kıyamete zalime acizim sözüm geçmiyor
YOKSUL BACI: Asiye Lüleci.