Gözden kaçırmayın

Görgöz bir özür bekliyoruzGörgöz bir özür bekliyoruz

Afyonkarahisar CHP İl Başkanı Yalçın Görgöz yazılı yaptığı basın açıklamasında: “TÜİK ve TÜİK verileri üzerinden oluşturulan İçişleri Bakanlığı seçmen listeleri Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından esas alınmak durumunda.
YSK’nın yaptığı son açıklamada 2011 seçimlerinden bugüne seçmen sayısının 12 milyon kişi arttığı duyuruldu. 2 yılda 12 milyon seçmen artışının izahı söz konusu değil!O halde TÜİK ve diğer birimlerin tıpkı ekonomik verilerle, göstergelerle oynamaları gibi, demografik verilerle de oynamaları söz konusu demektir. Seçim süreci yaşanırken, AKP’nin siyasi olarak toparlanma stratejisi AKP’deki çözülmeyi daha da hızlandırmaya başlamıştır. Bildiğiniz üzere demokratikleşme Paketi ile beklediği siyasi gerilimi elde edemeyen, taktikleri boşa çıkan Başbakan, bu defa kızlı-erkekli öğrenci evleri tartışmasıyla yeni bir gerilim gündemi oluşturmaya yöneldi. Ancak bu strateji kendi partisi içindeki çatlakları ve çelişkileri büyüttü, tartışmaları yoğunlaştırdı. Bu çelişkiler büyüdükçe de Başbakanın tüm ülkeye sergilediği despotik tavrının benzerini kendi partisi içinde, milletvekillerine, bakanlara, başbakan yardımcılarına karşı da uyguladığı ortaya çıktı.
Halkı meydanlarda azarlayan, hakir gören tutumunu, kabinesindeki çalışma arkadaşlarına karşı da sergileyince tepkiler de gelmeye başladı. Yaklaşan seçimler AKP içindeki bu çelişkileri daha da büyütecektir.
Seçimler nedeniyle yapılması gündeme gelen kabine değişiklikleri sırasında ve sonrasında Başbakanın yeni gerginlik arayışları içinde olacağı anlaşılmaktadır. Bunlardan birisinin, başta Adana olmak üzere, bazı valilerin tahrikçi tavırları, bir diğerinin Hakkari, Tunceli gibi kritik illerde, üniversitelerde rektörlerin ve üniversite yöneticilerin öğrencilere yönelik baskıcı yaklaşımları, ülkemizin çeşitli bölgelerindeki gerginlikleri ve bunlara tepkileri büyütecek bir zemini oluşturma gayretleridir.
Aynı şekilde, gençler arasında, sosyal kesimler arasında, inanç kesimleri arasında ayrıştırıcı, kamplaştırıcı söylem stratejisinin de dozunun yükselmesi beklenmelidir. Başbakan ve yakın çevresi, seçimlerde başarılı olmanın yol ve yönteminin toplumu, ülkeyi, bölgeyi, komşularla ilişkileri germekten geçtiğini düşünmekte ve buna inanmaktadırlar. AKP’nin her zamanki gibi rakamlarla, seçmen sayılarıyla oynamaları dahi, izlenecek soğukkanlı ve akılcı siyasi tavır ve tutumlarla erime ve çözülmelerini hızlandıracaktır. Biz, AKP’nin yakın dönemdeki siyasi planda, bu tür gerilim tırmandırma girişimlerine karşı hazırlıklıyız.
CHP olarak toplumun tüm kesimlerinden oy alacağımıza inanıyoruz. Çünkü bir tek ortak paydamız var; ülkemizin bölünmezliği, bütünlüğü. Türkiye Cumhuriyetinin laik, sosyal, hukuk devleti olarak varlığını sürdürmesidir. Bizim önder, ya da kurtarıcı aramamıza gerek yoktur.
Bir tek önderimiz ve siyasi kuruluşumuz vardır. O da Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kurduğu, Türkiye Cumhuriyetini kuran parti Cumhuriyet Halk Partisi’dir.
Yurttaşlarımız geçmişte başka partilere oy vermiş olabilirler. Ancak bu seçimlerde, ülkemizin birliği, dirliği, bütünlüğü için, CHP’ne oylarını vereceklerdir. Ne AKP’ye, ne de AKP’yi ayakta tutan diğer partilere oy vermeyeceklerdir. Seçmenler, halkımız tabanda birlikteliği sağlayacak, halkın koalisyonu kurulacak ve CHP önce yerel seçimlerde, daha sonra da genel seçimlerde tek başına iktidara gelecektir.”dedi.