Gözden kaçırmayın

Görgöz bir özür bekliyoruzGörgöz bir özür bekliyoruz

Cumhuriyet Halk partisi Afyonkarahisar  İl Başkanı Yalçın Görgöz, gündeme ilişkin olarak açıklamalarda bulundu.
Görgöz, “2014 Yılına yolsuzluk, rüşvet soruşturmaları, emniyet ve yargı operasyonları, paralel devlet ve devlet içinde çete yapılanması iddiaları ile giren ülkemizin iç politikasında önümüzdeki günler çok sert gelişmelere sahne olacak.
Başbakan yukarıda sıraladığımız gerekçeleri gündeme getirerek kendisine ve partisine, iktidarına komplo yapıldığını öne sürse de ortadaki var olan gerçek, “Başbakanın 11 yıldan bu yana Başbakanlık koltuğunda oturduğu, partisinin de 11 yıldan bu yana kesintisiz, mutlak çoğunlukla ve tek başına iktidar olduğu” gerçeğidir” dedi.
“BAŞBAKAN MUHALİFLERİNİ YOK ETMEYE ÇALIŞIYOR”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, bugüne kadar emniyet ve yargı içindeki, diğer bürokratik kademelerdeki paralel devlet yapılanmasını başta TSK olmak üzere, siyasi, ekonomik, akademik, medyadaki muhaliflerini bertaraf etmek için kullandığını ileri süren Görgöz, “Şayet TSK’ya karşı açılan davalar için bugün Başbakan ve Başbakan Danışmanı, AKP’nin diğer yöneticileri ve sözcüleri “Milli orduya yargı-emniyet eliyle kumpas kuruldu” değerlendirmesini yapıyorlarsa, devletin içinde bulunduğu durum çok acıdır.
“Düzmece ve kumpas” olduğu “Kurgulandığı” öne sürülen davalarla, Genelkurmay Başkanları, Kuvvet Komutanları, Donanma komutanları, yüzlerce emekli ve muvazzaf asker, hapse atılıp, rütbeleri sökülüp, terör örgütü yöneticiliği, darbecilik, devlet içinde illegal örgüt yapılanmasıyla yargılanıp, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarına çarptırıldıysa tablo çok vahimdir” ifadelerini kullandı.
“TSK’YA SUİKAST TABLOSU”
Görgöz şöyle devam etti: “Bu davalarla ilgili benzer iddialar, bizzat yargılanan komutanlar tarafından gündeme getirilmesine karşın, mahkemelerde “üretildiği” belirtilen deliller, PKK yöneticisi olduğu anlaşılan “gizli tanıklar” sayesinde mahkum edildilerse yargıdaki, emniyetteki, istihbarattaki tablo tam bir “TSK’ya suikast” tablosudur.
Bütün bunları bilip de, yüzlerce askerin, sivilin, üniversite rektörlerinin, cezaevinde yaşamını yitirenlerin içine düşürüldükleri hallere, göz yumup, sessiz kaldılarsa Başbakan ve AKP iktidarı bunun çok ağır hukuki, insani ve siyasi sorumluluğunu da taşımaktadır.
Başbakanın ve hükümetin şimdi “TSK’ya kumpas kuruldu ve kurgulanmış davalar” dedikleri davalarla ilgili olarak, görevden alınan, yerleri değiştirilen, emniyetçiler, kurgulanmış mahkemelerde, davaları yürüten, iddianameleri hazırlayan savcılar ve bu iddianameleri, sahte delilleri, kumpası sürdürüp, yüzlerce insanı yıllardır cezaevinde tutan, mahkum eden yargıçlar, şayet delil üretmede, sahte belge oluşturmada görev aldılarsa bu da açığa çıkartılıp, bu kişilerin de yargılanması, yaptırıma uğraması kaçınılmazdır.
Bunu yapmak da bizzat devlet içinde devlet yapılanmasını gündeme getiren Başbakanın görev ve sorumluluğudur”dedi.