Gözden kaçırmayın

Demirkırkan En düşük emekli maaşı asgari ücrete denk olmalıDemirkırkan En düşük emekli maaşı asgari ücrete denk olmalı

İl Başkanı Beytullah Karataş başta olmak üzere İl Başkan Yardımcıları ve İlçe Sorumluları Mart ayı Divan Toplantıları için haftasonu yoğun bir ziyaret programı gerçekleştirdi.
 
Dinar, Dazkırı, Evciler, Başmakçı, Sandıklı, Kızılören, Hocalar, Bolvadin, Çay ve Şuhut İlçelerinde teşkilatlarla bir araya gelinerek Belde, Köy, Mahalle ve Sandık çalışmaları hamle programı anlatıldı.
 
Divan toplantılarıyla ilgili bilgi veren İl Başkanı Beytullah Karataş şunları ifade etti;
 
“Saadet Partisi olarak Afyonkarahisar’ımızda teşkilatlarımızla ve halkımızla buluşarak yoğun bir şekilde çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Bu ay 18 ilçemizin tamamında Divan toplantılarımızı gerçekleştirerek Afyonkarahisar’da önümüzdeki seçimlere hazır bir şekilde gireceğiz.
 
Milletimizin ciddi problemleri var, bu sıkıntılara çözüm yollarımızı hem teşkilatlarımıza hem de bir araya geldiğimiz vatandaşlarımıza anlatıyoruz.
 
İnsanların sofralarında aş yoksa,
-Gelişim çağındaki çocuklarımız yatağa aç giriyorsa,
-Emeklilerimiz bir lira ucuza ekmek almak için saatlerce kuyrukta bekliyorsa,
-Gençlerimizin cebinde para, gözlerinde umut, kalplerinde heyecan yoksa,
-İnsanlar artık gelecek kaygısıyla yaşamaya başlamışsa;
Böyle bir devlet, insanı yaşatan bir devlet olabilir mi?
Bu topraklarda yüzyıllardır unutulmayan, çağlar ötesinden bize miras kalan bir nasihattir: "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın!"
Hükümet, "İnsanca Yaşam"ı Değil; Asgari Hayatı Reva Görüyor
Bugün, bu mirasın emanetçisi konumundaki hükümet, bize “insanca yaşam”ı değil “asgari hayat”ı reva görüyor.
Yaşamayı yalnızca hayatta kalmaya endeksleyen; sosyalleşmeyi, mülk edinmeyi, eğlenmeyi, öğrenmeyi, hobi edinmeyi hatta sağlıklı ve iyi beslenmeyi bile lüks olarak gören ve gösteren bir iktidar var.
 
Gaz kuyruklarından bahsedenler milleti yağ kuyruklarına mahkum ettiler.
-Ekmek karnelerinden bahsedenler milleti ucuz ekmek kuyruklarına mahkum ettiler.
-Hastane kuyruklarından şikayet edenler milleti hastane kuyruklarına mahkum ettiler.
-Ama en önemlisi; tek parti yönetimlerini, tek adam zihniyetlerini eleştirerek ikidara gelenler, 85 milyonluk bir ülkeyi tek adam yönetimine manhkum ettiler.
Şimdi Adalet Bakanını değiştirerek adaleti,
Eğitim Bakanını değiştirerek eğitimi,
Tarım bakanını değiştirerek tarımı düzelteceklerini,
TÜİK Maşkanını değiştirerek enflasyonu, Merkez Bankası Başkanını değiştirerek döviz kurunu kontrol altına alacaklarını iddia ediyorlar.
Ne hallere düştük!
Bu Ülke Sizin Sayenizde Neler Gördü?
Bu ülke sizin sayenizde neler gördü neler…
 
Bu ülke sizin döneminizde;
-Fransa'dan üstün hizmet madalyası alan tarım bakanları gördü!
-Kendi bakanlığına dezenfaktan satan ticaret bakanları gördü!
-Rüşvet aldığı tescillendiği halde cezalandırılacağına ödüllendirilen bakanlar gördü!
Artık anlayın; bakanları değil zihniyetinizi değiştirmeniz lazım.
Yağ, ekmek ve akaryakıt kuyruklarının bir kez daha haykırdığı bir gerçek  var: Bu iktidar, Türkiye’yi yönetememektedir!
-İnsanımızın kuyruklarda beklemesinin sebebi ise yağ kaygısı değil; yarın kaygısıdır.
-Mesele stok meselesi değil, üretim esas alıp almama meselesidir.
-Mesele ürünlerin kıtlığı değil, iktidarın problemleri idrak edememe kıtlığıdır!
 
Atılan müspet adımlar var, destekliyoruz; ama yetmez! Adalet, mülkün temelidir. Herkes için geçerlidir.
Biz bir yanda adalet diğer yanda ekonomik problemlerin çözülmesini istiyoruz.
Bunun da ancak Saadet iktidarında mümkün olabileceğini tekrar vatandaşlarımıza hatırlatmak istiyorum.
Lütfen, fazla değil; 1996-1997 yıllarında Erbakan Hocamızın son hükümetinde attığı adımlara bir bakın. Ondan önce de yine 74 ve 75 koalisyonlarını bir gözden geçirin.. Nasıl destanlar yazılmış! Ama hep önümüz kesilmiş...
Kendilerine göre bu memleketi kurtarmak isteyenler bu müdahaleleri yapmışlar ama bugün bin pişmanlar!
İnşallah, bunların ters yüz edildiği, gerçeklerin herkes tarafından görüldüğü günleri de birlikte yaşayacağız diye ümit ediyorum.”