Gözden kaçırmayın

Toplantı Afyonkarahisar'da yapılacakToplantı Afyonkarahisar'da yapılacak

Mısırlıoğlu yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi;
 
"Dün Bolvadin ilçemizde çarşı merkezinde çok sayıda iş yerinin bulunduğu bölgede, meydana gelen yangın yüreklerimizi dağladı. Meydana gelen Yangında maalesef 20’ye yakın iş yerimiz kullanılamaz hale geldi. En büyük tesellimiz ise can kaybının olmaması.
 
Yangını söndürmek için canla başla çalışan İtfaiye ekiplerimize teşekkür ediyorum. Vatandaşlarımıza ve esnaflarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyorum. İYİ Parti olarak her zaman esnafımızın yanındayız. Esnafımıza ve Bolvadin’imize geçmiş olsun, Allah’ım afetlerden ülkemizi ve milletimizi korusun.
 
Ekonomimiz direksiyonu boş kamyon misali yokuş aşağı gidiyor.
Bundan beş ay önce Enflasyonu patlatırsınız diye uyaranları ‘ mandacı’ diyen Sayın Cumhurbaşkanın, geçim sıkıntısına düşen halka manda yoğurdu tavsiye etmesinden daha büyük kara mizah olabilir mi.
 
Bu günkü iktidara kapıyı açan Kasım 2002 seçimine gidildiğinde son 12 aylık enflasyon yüzde 31.8 idi. Geçtiğimiz hafta, Nisan ayına ait enflasyon rakamı TÜİK tarafından açıklandı. Aylık fiyat artışları yüzde 7.25, yıllık ise yüzde 69.97 olmuştu. Bu enflasyon oranı Şubat 2002’den bu yana en yüksek oran.
 
Ülkeyi yönetenler, ülkemizi aldıkları yerin iki katından fazla bir enflasyona getirdi. İktidar vatandaşımıza Mayıs’tan sonra rahatlama masalını okumaktadırlar. Gözleri ışıl ışılparlayan   Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati “tüm dünyada…” diye başlayarak topu taca atan konuşmasında ABD’de, Almanya’da ve Fransa’daki “son 40 yılın en yüksek enflasyonuna” bakarak topluma, bu yaşanan yüzde 70’lik enflasyona rıza göstermesini telkin ediyor.
 
Bakan Nebati’nin bahsettiği, Almanya ve Fransa’da 40 yılın rekor enflasyonuna tanık olunduğu doğru. Peki 40 yılın rekor enflasyonu yüzde kaçmış? Almanya’da yüzde 7.3, Fransa’da yüzde 4.5.
 
ÜlkemizdeYıllıkenflasyon TÜİK verilerine göre yüzde 70, ENAG’a göre yüzde 156.
 
AKP ise “Şükretmeyi Unuttuk” diyor!
 
Enflasyon dünya sıralaması
1- Venezuela %284
2- Sudan %260
3- Lübnan %208
4- Suriye %139
5- Zimbabwe %96.4
6- Türkiye %69.97 (TÜİK)
Bu sonuç Türkiye’de yaşanan ekonomik yıkım ve yoksullaşmanın Türkiye’deki iktidardan kaynaklandığını ispata yeter.
Milletten öyle uzaksınız ki, vatandaşın sesini duymuyor, yaşadıklarını görmüyor, üstüne bir de eleştiriyorsunuz.  İlk seçimde gideceksiniz!
 
Enflasyon artsın, herşeye zam gelsin, sığınmacılara 200 bin ev yapılsın. Asgari ücretli ve emekli alım gücü azalırkenmilyarlarca dolar hazine garantili iş yapan firmalara dağıtılsın. Vatandaş haline şükretsin. Sahiller, marketler, caddeler mülteci dolmuş, enflasyon %156 olmuş, ülkenin emekçisi, emeklisi, EYT’ lisi, esnafı, çiftçisi geçim derdiyle boğulmuş, Türk vatandaşı gülmeyi unutmuş. Siz niye varsınız? Ne iş yaparsınız?
 
Asgari ücretle çalışan birinin ev alabilmesi için 180 yıl çalışması gerekiyor.
 
Aslında ekonomi iyi orta sınıf kalmadı. Az şükredin Suriyelilerin evleri bitsin sıra bize de gelecek. Parklarda, mesire alanlarında ne işiniz var, bu mekanları Suriyelilere tahsis ettik. Siz halinize şükredin. Varsın evlatlarımız Suriye’de teröristle savaşsın, şehit olsun.
 
Sabır sabır ya sabır.
 
Ekonomik kriz  altında inim inim inleyen vatandaşlara Erdoğan “Halinize şükredin, elinizdekilerle yetinin , nankörlük yapmayın “ diye çıkışmıştı. O’nun Diyanet İşleri Başkanı olarak atadığı zatta hemen Şükür hutbesi okuttu. Vah ki vah. Siz boş verin sebze, meyve, et, süt, benzin, elektrik, doğalgaz fiyatlarındaki tarihi zamları, hayat pahalılığını, sefaleti.
 
Sayın Cumhurbaşkanı Dünya lideri olarak Ukrayna ve Rus heyetlerini İstanbul’a getirip görüştürdü mü ?Görüştürdü..
Yemişim hayat pahalılığını.
Benzin ve motorine gelen rekor zamlar ulaşımı vurdu. Yüksek enflasyon ve fahiş fiyatlar vatandaşın belini bükerken ulaşımdan da kötü haberler geldi. Vatandaş Bayramda anne babasını ziyarete gidemedi. Benzin ve mazota yapılan zamlardan sonra 150 Tl olan otobüs biletleri 300 Tl oldu, yani %100 zam.Asgari ücrete ne kadar zam yapıldıydı.. %60-65 arası.%35 eksi bakiye, bir senedir yapılan zamları saymıyorum.
Halinize Şükredin.
 
Belediye Başkanı Sayın Zeybek, Bizim iftarımızı eleştirerek göndermede bulunmuş “Bir başkalarının yaptığı iftarda malumdur. Maalesef istediklerini bulamadılar. Farklı beyanatta bulunmak zorunda kaldılar. Ama fotoğraf çeken arkadaşlara, kameramanlara söyledim. AK Parti’nin iftarı nasıl olur görsünler.
 
 Başkan Başkan sen fotoğrafları karşılaştır, ,iyi bak o fotoğraflara bakalım ne göreceksin. Sen zahmet etme ben sana söyleyeyim. İYİ Parti fotoğrafında 700 kişi davet edilmesine rağmen koşa koşa gelen yaklaşık 1800 kişiyi göreceksin. Suriye’ li göremeyeceksin. Zorla getirilen insanlar göremeyeceksin. Konu mankenleri insanları göremeyeceksin, çıkarcıları göremeyeceksin.
 
Sizin fotoğrafı anlatmaya gerek yok. Siz ilk seçimde sandıklar açıldığı zaman fotoğrafa bakın Sayın Zeybek. Başkan Zeybek bizi eşleştirmekten asli görevlerini yapamıyor.Biz tekrar hatırlatalım istedik.
 
“Bir belediye başkanının asli sorumluluğu görev yaptığı kenti korumaktır. 
 
Belediye ilk olarak imar, su ve kanalizasyon, ulaşım, imar, çevre sağlığı, temizlik ve katı atık, zabıta, itfaiye, kurtarma ve ambulans, acil yardım, şehir içi Trafik, mezarlıklar, park ve yeşil alanlar, kültür ve sanat, Turizm ve tanıtım, gençlik ve spor, ekonomi ve ticaretin gelişmesi için hizmetlerini yapmak ve yaptırmak zorundadır.Kadınve çocuklar için koruma evleri açmalıdır. Kültür ve tabiat varlıkları ile tarihi dokunun ve kent tarihi bakımından önemli olan tüm mekanların korunmasını sağlamakla yükümlüdür.
 
Değerli basın mensupları sizlere zaman zaman sizlerin de tanık olduğu birkaç fotoğraf karesini göstermek istiyorum. Bu fotoğraflar Kanlıca Mahallesinden  şehir merkezinde sürüler halinde gezen başıboş sokak köpekleri tehlike saçıyor. Özellikle sabah saatlerinde mahalle aralarında dolaşan köpekler, çocukların korkulu rüyası haline geldi.Vatandaşlar, biranda karşılarına çıkan sokak köpeklerinden tedirgin olurken, çocuklarda sorun yaşıyorlar.
 
Konuya ilişkin bize ulaşan vatandaşlarımızın ifadeleri “Kaç defa şikayet etmemize rağmen bu sokak köpeklerine bir çözüm bulamadılar. Kaç defa bizzat ben köpeklerin saldırısına uğradım. Bununla ilgili ne zaman bir çözüm bulacaklar. Biri parçalanınca mı? Böyle bir yönetim olamaz böyle bir yasa olamaz. Akşam eve giderken köpek yüzünden korkuyoruz. Hadi biz büyük insanlarız ya çocuklara saldırdığı vakit ne yapacaksınız? Artık bir an evvel bu konunun çözüme kavuşturulmasını istiyoruz. Belediye Başkanı ne iş yapar” dediler.
 
Sayın Zeybek;  burada çocuklarımızın, büyük küçük herkesin canı tehlikede. Şehrimizin hemen hemen her mahallesinde durum aynı. Başkan yasa bunu diyor , şunu diyor diye laf cambazlığı yapma. İşinize geldiği zaman “ Biz yaparız, yasa sonra gelir” diyorsunuz. Siz şikayet mercii değil çözüm makamısınız. Bu sorunu en kısa zamanda ortadan kaldırın.
Ben size başka bir fotoğrafı anlatayım.
Ramazan Bayramı fotoğrafı.
Neden Milletten korkuyuyorsunuz.
 Neden Milletten koptunuz.
 
Bu Milletin arasına neden çıkamıyorsunuz. Neden Devletin imkânlarıyla milletin arasına geliyorsunuz. Neden bireysel olarak gezemiyorsunuz. Yarın seçimde bu milletin önüne nasıl çıkacaksınız. Bu millet kararını vermiştir Halkımızı yoksullaştırdınız, yolsuzluk batağına battınız. Milletimizin ayarlarıyla oynadınız. İnsanımızı garipleştirdiniz, kuru ekmeğe muhtaç ettiniz. Milletimizin önüne tek başına çıkıp bayramlaşmaya yüzünüz yok. Siz anca devletin imkanlarıyla bayramlaşma yaparsınız. Ülkeyi bu hale getirdiniz, eserinizle öğünün.
 
Dün Belediye Meclisinde alınan karar sonrası Belediyenin işlettiği kafelerde Çay 4,5 liradan başlıyor. Bir zamanlar çay simit hesabı yaparak başkalarını eleştirenler şimdi bu hesabı yapsınlar. Emeklimiz, asgari ücretle çalışan vatandaşlarımız sizin işlettiğiniz yerlerde Çay içebilir mi? Biz Afyonkarahisar’ımızın her yerinde, partililerimizle, kendi imkanlarımızla, kendi temin ettiğimiz araçlarla bayramlaşmak için kapı kapı gezdik ve halkımızla kucaklaştık. Sizin gibi devletin Valisinin, Kaymakamının arkasına sığınmadık.
 
Hedefimiz İlk seçimde iktidar olmaktır. Birlik ve beraberlik ruhu ile seçimlere odaklanacağız. Birlik ve beraberliği sağlayacak, daha çok kenetleneceğiz. Milletin bizden beklediği iktidara ulaşacağız