Değerli okurlar, yazıma başlamadan önce İstanbul’da yaşanan patlama nedeni ile, hayatını kaybeden tüm Şehitlerimize Allah’tan rahmet yaralı olan kardeşlerimize de acil şifalar dilliyorum. Memlekette neredeyse bize yazdığımız haberler yüzünden, gazetecilik yaptırmayacaklar. Yazarsan sen suçlusun, yazmassan o zaman yaptığın mesleğin herhangi bir anlamı yok. Gazeteci üç maymunu mu oynaması lazım? İnanın bizlerde şaştık. Her şey memlekette güllük gülistanlık mı?  Gazeteci bir defa hayata farklı pencereden bakmalı, gazeteci toplumun aynasıdır. Bir nevi neyi görürse onu yansıtır. Ama bu şu demek değildir. İşte biz istediğimizi yazarız, istediğimizi çizeriz bu değil, tamamen ahlaki kurallar çerçevesinde, iftira atmadan,kulaktan dolma haberler yaparak değil, doğru neyse doğrunun yanında hatta araştırmak sureti ile belge ve dilillere dayanarak yazmalı. Meslek hayatımızda Allaha şükürler olsun ki kimsenin ne ekmeği ile oynadık, ne kimseye iftira attık, ne de yalan haber yaptık. Burası Afyonkarahisar  küçük bir il,kimin ne olduğunu da herkes çok iyi biliyor.Gazetecilik herkesçe bilinen bir olayı yazmamak anlamına da gelmez.Bilen var bilmeyen var öyle değil mi ama?  Bir gazetecinin bir olayı duyduğu zaman, olayın muhatabı ile görüşmeden haberi yapması ne kadar doğrudur sizce ? Bu da yanlış haberin muhatabını arayıp, konu ile ilgili olarak bilgi almaya kalkımanın amacı zaten, haberin doğruluğunu yada yanlışlığını teyit etmektir. Hiçbir zaman olaya yada habere tek taraflı bakmamaktır. Maalesef bunu yapan, çok az sayıda gazeteci var aramızda. Üstelik haberin muhatabını aramak kadar doğal bir şey de yoktur elbet. Kimi arayacağız,haberle alakası olmayan, sokaktaki sarı çizmeli mehmet  ağaya mı soralım ? Haberin muhatabını arayıp haber yaptığın  zaman da, vay sen bana tehtid ve şantaj yapıyorsun, tehtid ediyorsun, vay sen bizden reklam istedin, biz vermedik onun için yapıyorsun gibi saçma sapan cümlelerle itham ediliyorsunuz. Allah aşkına soruyorum size, gazetelerin, radyoların, dergilerin,televizyonların basında yer alan farklı mecraların geliri neymiş? Bir sorun isterseniz. Tabiiki de reklam, reklam ve ilanla ayakta duruyorlar. Reklam ve ilan almadan bu mesleği yapan kişiler evine nasıl ekmek götürecek? Boşa hamallık yaparak mı? Soruyorum sizlere. Reklam istemek , gazetecinin en doğal  hakkı olduğu gibi, vermemek te tabiiki karşı tarafın en doğal hakkıdır.Bütçesi yetmiyordur vs vs bu son derece normal ama burada normal olmayan bir şey var. Kişi yada kurum her ne ise, olumsuz bir Haber yapıldığı zaman neden işte bizden reklam istedi biz vermedik, onun için bize olumsuz haber yapıyor. Yahu Allah’tan korkar insan önce, böyle bir Dünya var mı?  Ne yani herkes dört dörtlük mü? Kimseye gözünün üstünde kaşın var demeyelim mi? Gazeteci bir defa hayata ve topluma sürekli eleştirisel bakmak zorun dadır. Eğer bunu yapmaz ise memlekette hiçbir şey yolunda gitmez ve asla düzelmez. Nasıl ki Ülke de yasa varsa, kanunlar varsa ve insanlar da buna uymak zorun da ise,Gazetecilik te toplum ve kamu vicdanını çok özür dilerim, tabir yerinde olmayabilir ama ben kendi adıma konuşuyorum Affedersiniz Eşşek gibi gözetmek zorun da dır. Bir kurumdan reklam alıp, ben buradan reklam aldım, ben haber yapmam diyen bir gazetecinin de  gazeteciliğinden şüpe duyarım. Gazeteci iyi ise takdir eder, kötü ise eleştirir. Bundan daha doğal ne varki ? Bunu normal insanlar bile yapıyor. İyi o zaman onu yazma, bunu yazma, şunu yazma nasıl düzelecek bu memleket arkadaş ? Doğruya doğru,  eğriye de eğri demeyelim mi? Bu mu yani gazetecilik ? Memlekette olan biten  ve yapılan herşeyi  alkışlamamız mı gerekiyor ? Yoksa bizde mi bir yanlışlık var ? Herşeye,Aferin ,sen aslansın iyi yaptın, sen kaplansın,hep  pofpof, hep şak şakcılık yaparsak iyiyiz dimi ? Hani bir laf vardır yeri gelmişken hatırlatayım bir kişiyi kırk yıl sırtında taşı sen en  iyisin,birgün yoruldum artık yeter in dediğin zaman senden kötüsü yotur hesabı. O nedenle eleştirilere açık olmak son derece güzel bir şeydir. Ben bundan böyle, inandığım değerler doğrultusunda, işimi yapmaya devam edeceğim. Vel hasılı bizim meslek sizin anlayacağız çok veballi bir meslek hemde çok, eğer hesabını veremeyeceğimiz  işlere kalkarsak, Allahın elbet bir gün bizden hesap soracağını unutmamak lazım….. Sevgi ile kalın.