Merhaba değerli okuyucular.. Afyonkarahisar şehir merkezi her geçen gün boşalıyor. Sebebine gelince Afyonkarahisar’ın Şehir merkezinin boşalmasının en büyük sebeplerinden birisi, Erenler denilen bölge. Çünki tam Üniversitenin karşısına düşüyor. Orada kafeler, ve çeşitli işletmelerden tutunda yüzlerce yeni iş yeri açıldı ve halada açılmaya devam ediyor. Tabir yerinde ise örümcek ağı gibi her geçen gün çoğalıyor. Bu durum hiçte hayra alamet değil bizden söylemesi, yakında orası da patlar. Gelelim şehir merkezine şehir merkezinde esnaflar kan ağlıyor, lokantacısı, kafe işletmecisi, berberi, manavı,kasabı velhasıl tüm esnaf ahalisi bu sıkıntıyı çekiyor. Çoğu esnaf ya kepenk kapatıyor ya da Erenler bölgesinde kendine yeni yer bakıyor. Peki nereye kadar bu böyle devam edecek. Şehir merkezi resmen SOS veriyor.Yetkililer bu konuya mutlaka bir çözüm üretmeli bir an önce şehir merkezini bir cazibe merkezi haline dönüştürmeli. Örneğin Üniversite de kaç tane bölüm var diyelim ki 20 tane bu bölümlerden en az 10’nunu şehir merkezine uygun bir alana taşımak kaydı ile bu sorun çözülebilir. En azından bir denge kurulur. Buna bağlı olarak ta şehir merkezindeki esnaflarda da bir nebze olsun kıpırdanma ve hareketlenme olur. Aslına bakarsanız öğrenciyi sadece o Erenler denilen bölgeye hapsetmekte çok yanlış.Erenler deniyor ama gel ve lakin hiçbir espirisi yok. Sadece birkaç eğlence mekanı ve kafelerden ibaret ,yanında da öğrenci yurtları. Öğrenciler bu alandan başka bir yer yokmuş gibi oradan başka yere gidemiyor, haklı olarak çünkü AKÜ ‘de okuyan çok sayıda öğrencinin aile gelir düzeyleri belli. Ama dediğimiz gibi maalesef şehir merkezindeki esnaf kan ağlıyor bu durum ise hiç kimsenin umurunda bile değil tabi nede olsa milyonlarca yatırımı yapan onlar değil. Gelelim termal otellere , termal otellerde müşterisini dışarıya göndermemek için elinden gelen her türlü hizmeti veriyor. Müşteri otel odasından kafasını dahi çıkarmıyor. Neden mi ? Nedeni belli, her türlü hizmeti müşterinin ayağına sunarsan niye çıksın ki? Neleri var daha neleri. Bu da yanlış tabiî ki  çoğu otelin içerisinde, müşterinin ihtiyacına cevap verecek her şey düşünülmüş ama yerli yada yabancı turist,Afyonkarahisar’ın güzelliklerini otelden çıkmasa nasıl görsün ki ? Çarşıya inip bir simitçinin simidini tatmak , bir çay ocağından çay içmek,bir lokumcudan lokumunu, kaymağını almak,bir sucukçudan sucuğunu almak kadar güzel bir şey yok elbet ama maalesef, bunları düşünen de yok. Ancak lafta kalıyor.işte bu nedenle Afyokarahisar gelişmiyor gelişmiyor, gelişmiyor sadece lafla egenin incisiyiz, tüm yolların kesiştiği kavşak noktasıyız. Kimin umurun da ki. Herkes kendini düşünüyor, Şehri düşünen var mı? Yok tabiî ki. Beyler bu böyle olmaz bizler bu zihniyetle hareket edersek ne bir yere varırız, ne de bir arpa boyu yol alırız. Gelin hep birlikte bu değerlerimize lütfen sahip çıkalım Başta Sayın Valimiz Aziz Yıldırım’dan, Belediye Başkanımız Burhanettin Çoban’dan, İGM Başkanımız Salih Sel’den Ticaret ve Sanayi Odası Oda Başkanımız Hüsnü Serteser’den ricamız bu konuya lütfen çözüm bulun. Bu saydıklarımız sadece birkaç örnek zor bişey değil bunları yapmak. Mesela Afyonkarahisar Büyükşehir olacak iller arasında ilk sırada diyorlar, biz böyle mi Büyükşehir olacağız? Niçin Afyonkarahisar’a hala bir askeri birlik gelmiyor ? Yeni bir Üniversite teknik Üniversite kurulacak deniyor. Gelin bu Üniversiteyi şehir merkezine kuralım, en azından esnafın da yüzü gülsün. Afyonkarahisar’da çok eksik var çok, mesela bir hayvanat bahçesi,kalenin üst kısmına orjinalliğine zarar verilmeyecek şekilde yapılacak bir seyir terası ve çay bahçesi neden olmasın? Ama maalesef bırakın bunları, çok afedersiniz kalede bir vc  bile yok. Kaleye çıkanlar dağa taşa bakıp geri iniyor. Samimiyetle söylüyorum bu kale başka bir ülkede olsaydı şimdi darphane gibi para basıyordu. Oraya yapılacak ne olursa olsun boşa gitmez üstelik kendi kendini kısa sürede amorti eder. Ama bırakın bunları, daha doğru dürüst bir aydınlatılması bile yapılmadı kalemizin o nedenle yine tekrar ediyorum lütfen şehrimize sahip çıkalım başka Afyonkarahisar yok, şehir merkezini cazibe merkezi haline getirmekten başka çare de yok. Velhasılı söylenecek  ve yazılacak çok şey var ama ne yapalım ? Bizim elimizden ancak bu kadar geliyor. Söylemesi bizden demekten başka bir şey elimizden gelmiyor,  sevgi ile kalın…..