Evet, Nerede Kalmıştık geçtiğimiz günlerde İsmail Akar, Sait Karaduman, Soner Gürsan, Resul Sündük ve Aktarcı, otçu Lions Kulübü mensubu gazetecilik ile alakası olmayan Zafer Çakır’ın fırıldaklıklarını kaleme almıştık. Bu fırıldaklar listesine bir kişi daha eklendi. Çiğ Köfteci ve Otogazcı Hakan Dilek. 

 

Yukarıda bu saydığım isimlerin hepsi sanki aynı tornadan çıkmış gibi değil mi? Çünkü hepsi de, nedense bir anda İsmail Ögedayı istenmeyen adam ilan ettiler. Bir anda İsmail Ögedaya düşman kesildiler, sebepsiz yere. Bari bunları yazayım da boşa düşmanlık yapmış olmayın değil mi? Haşşöle şimdi bana düşmanlık yapabilirsiniz işte. Ama Allah yukarda şahidimdir İsmail Ögedayın bu yukarıdaki isimlerini saydığım kişilerin hiç birisine zararı dokunmamıştır. Taki bu köşe yazılarını yazana kadar. Ama bundan sonra dokunmayacak anlamına gelmez ben bu zamana kadar hatır dedim, gönül dedim sustum, saydım ama bundan sonra kesinlikle ne hatır, ne de gönül buraya kadarmış.

 

 Sen iyilik yaptıkça onlar seni kullanmaya kalkıyorlar. Ne demişler “bakacağın yüze tükürme gün gelir bakmak zorunda kalırsın” Ama olacak bunlar. Yılanın başı otçu, aktarcı sorduğum soruya bile cevap veremedi, kaypak çünkü. Ha bu arada beni listede istemeyen Hakan Dilek miş, şimdi ben buradan Hakan Dilek’e soruyorum Hakan Dilek 2017 yılında biz TOKİ den arkadaşları ev sahibi yapmak için, seni listeye yazmama gibi bir sıkıntı yarattık mı? Değil. Yazıldın ve ev aldın, ha bunu derken elbette ki biz sadece bir vesileyiz, bu bir lütuf ta değil bunu biliyorum yaptık diye başına da kakmıyorum sadece yaptığımız iyiliği hatırlatalım istedim, çünkü insanoğlu balık hafızalıdır iyiliği çabuk unutur. Peki, bu mu karşılığı? Değil tabi. Ben 10 yıl boyunca İnternet Habercileri Derneği başkanlığı yaptım 2014 ve 2024 yılları arası, bu zaman zarfında gazeteciler adına ne tür bir etkinlik yaptıysak, iftar yemeği, kahvaltı programı, sertifikalı eğitim, gezi programları, TOKİ projesi her ne yaptıysak kimseyi ayırdık mı? Ya da seni ayırdık mı? Ayırmadık. Kapımızı herkese açtık sen dâhil Hakan Dilek.

 

Hz Ali R.A ‘ye sormuşlar “Ya Ali falanca sana kötülük yapacak, ne diyorsun” Diye O da demiş ki “ ben ona iyilik yapmadım ki” diye cevap vermiş. Evet, Hakan Dilek, seninle en son yaptığım hararetli telefon konuşmasının ardından, kendinde itiraf ettin beni listeye almadığını söyledin. Öncelikle bu açık sözlülüğünden dolayı eyvallah. Sana bende “bütün pisliğini yazmazsam Şerefsizim” demiştim sen de bana “yazmazsan şerefsizsin” demiştin evet ben sana şimdi şerefsiz olmadığımı bu yazdığım yazı ile ispatlıyorum. Fazla derine inmeyeceğim çünkü senin de bir ailen, çocukların ve çevren var, sen benim ne demek istediğimi anladın.

 

Hakkında şahit olduklarım ve bildiklerimin yüzde 90 nını bir kenara bırakarak, sadece yüzde 10 luk kısmından bahsedeceğim. Sadece birazcık tozunu alacağım Hakan Dilek. Daha düne kadar sanayide oto gaz işi ile uğraşıyordun, gazete satın almakla gazeteci olamazsın. Gazeteci kime denir? Sahada fotoğraf çekip, haber yazana, gündem belirleyene, ahlaklı, toplumun önünde insanlara faydalı olana, objektif bakana, adaletli olana, çamur atmadan, iftira karalama yapmadan haber yazana, adil bir şekilde eleştirene gazeteci denir. Yoksa ortalıkta senin gibi sağı solu oynayan çok kişi var. Daha dün biri yanıma geldi param var gazete kuracağım dedi. Bunu yapmakla gazeteci olunmuyor.

 

Gazetecilik ek iş yapan değil, tek iş olarak gazetecilik yapana denir. Basın kanununda ne diyor? Kendi yaptığı işin dışında başka bir iş ile uğraşamaz diyor değil mi? Ama sen her işle uğraşıyorsun, gazetecilik mesleğinin ardına sığınarak, sağa sola ayar vermeye kalkıyorsun, ondan sonra ben gazeteciyim diyorsun,  dediğim gibi fazla derine inmeyeceğim yüzeysel bahsediyorum sadece. Bizzat şahit oldum birinci sanayide tuttuğun dükkânı boşaltmak için dükkân sahibine karşı çok taklalar atmışsın kendi anlattı, bu zamana kadar bu konu ile ilgili hiç ağzımı açtım mı açmadım, hala boşaltmadığın gibi, adama ödeme de yapmıyormuşsun yazık. Adama dokunsan ağlayacak. Senden binlerce lira alacağı varmış. Hakkın olmayan hak üzerinde hak iddia etmen etik değil, Allah eninde, sonunda çıkarır ve nasıl çıktığını da anlayamazsın bile.

 

Şuan Modern Sanayi kooperatifinin başına nasıl geçtiğini, kimleri ekarte ederek, nasıl fırıldaklık yaparak orayı ele geçirdiğini de, unutmadan söyleyeyim. Yani fazla hırslanma diğer tarafa götüreceğin iki metre kefen bezi, bu acı gerçeği sana hatırlatayım da silkelen ve biraz kendine gel. Daha düne kadar Ak Partililer ve Ak Partinin önünde keklik gibi sekiyordun, yanlarında ezilip büzülüyordun. Bu gün Cumhuriyet Halk Partisi Afyon belediyesini alınca, bu sefer yönünü ve kıbleni bir anda o tarafa çevirdin. Unutma seni tanıyan bu camia arkandan gülerek fırıldak Hakan diyor. Ve şimdi belediyeden çıkmıyorsun. Şuna eminim ki, yarın başka bir parti iktidara gelirse, sen kesin o iktidarın partisinden olursun, çünkü rüzgâr nereden eserse yönünü oraya dönüyorsun.

 

 Neyse şimdilik benden bu kadar, bundan sonra kişi kim olursa olsun, benden neyi hak ediyorsa, onu alacak bundan sonra iyiliği hak edene iyilik, kötülüğü hak edene kötülük.