Kör kuyulara atılmış yusuf misali
Çaresiz aşka düşmüş züleyha gibiyim
Yakubun gözlerinden akan yaş denizi
Aşka şifa dosta kahır düşmana keskin bıçak gibiyim

Mecnunun sevdalısı çöllere düşen leylayım
Erenler dergâhında kapanmaz bir yarayım
Ecdadı cihanı akta birtek benmi karayım
Aşka şifa dosta kahır düşmana keskin bıçak gibiyim

Sahraları aştım okyanusları dolaştım yollara düştüm
Bıraktım kargalarla uçmayı kartallara karıştım
Dünya tamahın da olmadı gözüm bir lokma bir hırka için yarıştım
Aşka şifa dosta kahır düşmana keskin bıçak gibiyim

Düşkün idim her daim olmadım hiç zengin
Zengini almam kââle fakirdir benim dengim
Döner birgün bu devran zannetmeyin kısırdır bu döngü
Aşka şifa dosta kahır düşmana keskin bıçak gibiyim

Zindan da yaşarım saraylarda köleyim
Kim nasıl bakarsa bana onun zannına göreyim
Belirsiz bir zamandayım dost hangisi düşman kim nereden bileyim
Aşka şifa dosta kahır düşmana keskin bıçak gibiyim

Zahir ile batın arası çıkılmaz bir serdeyim
Gün görmedim ahirimde bilinmez bir haldeyim
Gitsem haktır gitmesem yok olurum ortada bir yerdeyim
Aşka şifa dosta kahır düşmana keskin bıçak gibiyim