Değerli kardeşlerim hiķâyeden de anlaşıldığı üzre, bir insan iyilik yaparsa bu iyiliğin karşılığını hem bu dünyada, hemde ahirette mutlaka görür iyilik yapan topluma faydalı olan insan.
Toplum içinde sevilir sayılır ve itibar görür,
Allah katında ise makbul bir kul olur.
Kötülük yapan bir insan ise toplum içinde sevgisi saygısı yoktur ona kimse itibar etmez, kimse onu sevmez ondan herkes uzaklaşır, hatta kendi yakınları çoluk, çocuğu bile.
O, Allah katında makbul bir kul değildir, onun ahiretide güzel olmaz.
"Köyün birinde kör (âmâ). Meczup birisi varmış bu adam her kimi görürse, şu sözü söylermiş, her kim ne eder kendine eder.
Bütün köylü bu adamın bu sözüne alışmış her karşılaştığı kişiye aynı şeyleri tekrarlar dururmuş.
O, köyde fırın çalıştıran bir kadın varmış bu kadın, âmâ adamın sözlerine çok kızarmış ve içten içe bu adama kinlenirmiş.
Günler aylar böylelikle gelip geçmiş, bir gün bu kadın kör adama bir oyun oynayayım da bakalım kim, kime ediyormuş görsün der. Fırından çıkarttığı sıcak bir pidenin içine biraz zehir koyarak adamcağızın önüne geçer, Adamcağız gene her kim ne eder kendine eder sözünü yinelemiş, fırıncı kadın kafasını manâlı, manâlı sallayarak.
Sen görürsün der içinden ve adama, sana sıcak pide getirdim acıktığında yersin sıcacık der, adam teşekkür eder ve oradan ayrılır.
Bir müddet gittikten sonra köyün çıkışında dinlenmek için oturduğu ağacın gölgesinde bir ses duyar, birisi selam verir selamını aldıktan sonra. Sen kimsin diye sorar ben askerden geliyorum amca deyince acıkmışsındır.
Belliki uzak yoldan gelirsin köyde bir hayırsever kadın sıcak, Pide verdi yersin diye. Benimse karnım tok bunu sana vereyim sen bunu afiyetle ye delikanlı der, o delikanlı orada biraz soluklanır pideyi yer ve âmâ adamdan müsaade ister.
Adam haydi müsaade senin delikanlı, ailen seni bekliyordur onları daha fazla bekletme ailene kavuş der, yine o meşhur sözünü delikanlıya' da söyler evlat her kim ne eder kendine eder, Der ve delikanlıyı uğurlar.
Delikanlı bir müddet yürüdükten sonra köyüne gelir annesini bulur annesiyle, Hasret giderdikten sonra biraz zaman geçer annesine midesinin ağrıdığını biraz rahatsız olduğunu söyler annesi telaşlanır, ne yapacağını şaşırır.
Yol yorgunusun biraz dinlen geçer der, fakat delikanlı biraz daha dinlenirken ağzı köpürmeye başlar annesi iyice telaşlanır, sana yediğin bir şey mi dokundu der.
Ne yiyip, içtiğini sorar delikanlı köyün girişinde âmâ bir adama rastladığını ve onunla bir ağacın altında sohbet ettiğini sohbet sırasında.
Adam hey besinde sıcak pide olduğunu, köyün çıkışında hayırsever bir kadının önüne geçerek yemesi için verdiğini ancak kendisinin tok olduğunu söyleyip, sen uzun yoldan geliyorsun delikanlı acıkmışsındır deyip bana biraz pide verdiğini söyleyince,
Ben onu yedim deyince kadının başından aşağıya kaynar sular dökülür, başını iki elinin arasına alıp.
Eyvah ben ne yaptım adamın söyledikleri meğerse doğruymuş her kim ne ederse kendine edermiş, deyip gözlerinin önünde.
Askerden yeni gelen oğlunun ölümünü ne yazıkki öylece çaresiz bir şekilde seyredip kalmış.
Yorumlar