Çalışan gazeteciler günü, gazetecilik mesleğini icra edenleri onurlandırmak için, 1961?den beri 10 Ocak günü düzenlenen Türkiye?ye özgü bir kutlama günüdür. 1961-1971 arasında "Çalışan gazeteciler bayramı" adıyla kutlanmış; 1971 yılındaki askeri müdahaleden sonra ülkede gazetecilerin bazı haklarının geri alınması üzerine kutlama gününün adı, " 10 Ocak Çalışan gazeteciler günü" olarak değiştirilmiştir. 4 Ocak 1961?de kabul edilen ve basın çalışanlarının bazı haklar ve yasal güvence sağlayan ?212 sayılı kanun? adlı düzenlemenin Resmi gazetede yayınlanışı nedeniyle 10 Ocak günü kutlama günü olmuştur. Gazetecilik mesleği günümüzde son zamanlarda teknolojinin gelişmesi ile birlikte oldukça hız kazanmış bir mecraya dönüşmüştür. İnsanları doğru, tarafsız ve hızlı bir şekilde haberdar eden mecraların en başında bu gün haber siteleri başı çekmektedir. Tabi ki radyo, gazete, dergi, televizyon gibi kitlesel iletişim araçları arasında yer alan mecralarda bu alanda önemli bir değere sahip ve önemli bir yere sahiptir. Bu gün gelinen noktaya bakacak olursak. Kitlesel iletişim araçlarına anında uyum sağlayan bu meslekte de maalesef çok büyük sıkıntılar birikmiş adeta bir dağ misali sorunlar büyümüştür. Gazeteciler zor şartlar altında gecesini gündüzüne katarak evine ekmek götürmenin derdine düşmüştür. Hâlbuki bu meslek bu şekilde olmamalıydı. Gazetecilikte mesai kavramı yoktur. O nedenle yılın 7 gün 24 saati topluma haber vermenin yanı sıra, toplumun da haber alma özgürlüğüne sürekli katkı sunmaktadır. Yani gazetecilik bir nevi haber veren, insanları, bilgilendiren, bir nevi yasama, yürütme ve yargının yanı sıra kamu düzeninde tetikleyici bir unsurdur. O nedenle bu önemli mesleğe gerek toplum olarak, gerekse devlet olarak daha çok sahip çıkılması gerekir. Diğer bir konu gazetecilik mesleği öyle her önüne gelenin yapabileceği bir meslek değildir. Yazılan ve altına imza atılan her haberin sorumluluğu ve vebalini taşımak gibi önemli bir konuyu da unutmamak lazım. Ama maalesef günümüzde çok sayıda bu mesleği bilerek ya da bilmeyerek kötüye kullanan ve kalemini kendi menfaatleri doğrultusunda kullanmaya kalkanlar için söylenecek çok şey var aslında ama her sektörde ve mecrada olduğu gibi bu mecrada da kötüler var maalesef. İşte önemli olan burada bu noktada iyiyi ve doğruyu ayırmak varken bazen toplum olarak, herkesi aynı kefeye koymak ta doğru bir davranış değildir. Evet 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü olarak, her yıl kutlanıyor eyvallah ama, acaba bu mesleği hakkıyla ve layıkı ile içimizden kaç kişi yerine getiriyor. Bazıları bu mesleği bir zırh gibi görüyor işte ?ben gazeteciyim bana bir şey olmaz, ben istediğimi yazarım, çizerim? değil. Gazetecilik demek her şeyi yazmak, çizmek te değildir. Bu mesleğin belli etik kuralları vardır bunları mutlaka göz önünde bulundurmak gazetecinin asli görevleri arasındadır. Ben bu itibarla buradan mesleğine saygı duyan, işini düzgün yapan, hakkı, hukuku gözeten ve bu mesleğin vebal bilinci içerisinde olan tüm çalışan gazetecilerimizin gününü kutluyor, ahirete intikal etmiş gazeteci büyüklerime de Allah?tan rahmet diliyorum. Gününüz aydınlık ve kutlu olsun. Saygılarımla?.
Yorumlar