Gözden kaçırmayın
Kütahya ve Uşaktan bile gerideyizEylül ayına ilişkin enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla birlikte, 2015 yılı için belirlenen ‰5 enflasyon hedefinin tutturulamayacağı bir kez daha anlaşıldı.
Buna göre Eylül ayında bir aylık TÜFE ‰0,89 oranında artarken bir yıllık enflasyon da toplamda ‰7,95 oldu.
Hatırlanacağı gibi memurlara bu yıl için ‰3+3 zam ve enflasyonun bu oranın üzerinde gerçekleşmesi durumunda, enflasyon farkı ödenmesi kararlaştırılmıştı. Ocak ayında ‰3 maaş zammının ardından 2015 Haziran itibarı ile gerçekleşen 6 aylık enflasyon ‰4,76 olunca, memurlara da ‰1,76 oranında enflasyon farkı ödemesi yapılmıştı. Bu zamma yılın ikinci yarısı için öngörülen ‰3’lük artış da eklenince 2015 yılında memur maaşlarına toplamda kümülatif ‰7,9 zam yapılmış oldu.
TÜİK tarafından yapılan açıklamaya göre ise yıllık enflasyon ‰7,95’e yükseldi. Dolayısı ile eylül ayı itibarıyla memur maaşlarına yapılan artış da enflasyona yenik düştü ve sıfırlandı. Memurlar bu aydan sonra ‰6 zam alacakları Ocak ayına kadar fiyat artışları karşısında sürekli eriyen bir gelirle karşı karşıya kalacaklar.
Bir başka deyimle ekim, kasım ve aralık aylarında yaşanacak tüm fiyat artışları, memur maaşlarını eritecek ve alım gücünü düşürecek. Maaşların reel olarak erimesi neticesinde ise memurlar 2016 Ocak zamlarını da daha ellerine geçmeden harcamış olacaklar. Böylece Ocak ayında yapılacak zamlar, geleceğe dönük bir gelir artışı yaratmayacak.
Bilindiği gibi imzalanan toplu sözleşme gereği 2014 yılında memurlara enflasyon farkı ödemesi dahi yapılmamış ve bu nedenle maaşlarda 2014 ve 2015 yıllarına ilişkin olarak toplam 2 bin TL dolayında bir erime gerçekleşmişti. Enflasyona endeksli maaş artışı uygulaması anlayışı, 2016 ve 2017 yılları için de sürdürüldüğünden memurların zararları önümüzdeki dönemde de artarak devam edecek.
Okulların açılması ve kış mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte enflasyon ve harcamalar daha da artacaktır. Ne yazık ki, yetkilendirilmiş konfederasyonun iktidar sevdası, iki ay sonrasını dahi göremeyecek kadar gözlerini kör etmiştir.
Geçtiğimiz ağustos ayında gerçekleştirilen toplu sözleşme görüşmelerinde yaşanan kayıpların telafisini talep ettik ancak en başta masada yetkili sıfatıyla oturan sendikaların, adeta memur maaşlarının erimediğini savundular ve bir telafi artışına karşı çıktılar. ‘’ Aşkın gözü kördür.” derler; yetkili konfederasyonun da iktidar aşkı gözlerini öylesine kör etmiş ki, memurların yaşadığı sıkıntıları göremiyorlar. 2016 yılı için ‰6+5 ve 2017 yılı için ‰3+4 gibi zamları tarihi başarı olarak niteleyen bu sendikalar, daha şimdiden enflasyonun yıllık ‰7,95 olması karşısında ise kafalarını kuma gömüyorlar.
Önümüzde kış ayları ve okul masraflarının ailelerinin belini bükeceği zorlu bir eğitim, öğretim dönemi bulunuyor. Şimdi harcamalara bir de ısınma giderleri, servis masrafları, kitap, kalem, defter gibi kalemler de eklenecek.
Havaların soğumasıyla sebze, meyve fiyatları artacak, enflasyon daha hızlı yükselecek. Bütün bu gelişmeleri hesap edemeyen yetkili sendikalar ise toplu sözleşme masalarında memurları yüzde 3’lük 5’lik zamlarla oyalıyorlar.
Yorumlar
Yorum Yap