Gözden kaçırmayın

Biriken su yeni bir depremin habercisi mi ?Biriken su yeni bir depremin habercisi mi ?

“Günümüzde de emek-sermaye çelişkisi sürüyor”
 
Ülkemizde 1923 yılından bu yana 1 Mayıs’ın kutlandığını kaydeden Gazeteci İsmail Akar, “1977 yılında Taksimdeki 1 Mayıs kutlamalarında ne yazık ki 34 kişi hayatını kaybetti. Bu yaşanan üzücü hadise nedeniyle o yıl kanlı 1 Mayıs olarak anıldı. 2008 Nisan'ında, 1 Mayıs'ın Emek ve Dayanışma Günü olarak kutlanması kabul edildi. İlimizde 1 Mayıs çok fazla kutlanmıyor.
 
Sadece sendika temsilcileri ve siyasilerin mesajları yayınlanıyor. İktidarın işe aldığı taşeron firma işçileri alana çıkıp nasıl hakkını arasın? Elbette bunu yapmaları beklenemez. Günümüzde de emek-sermaye çelişkisi sürüyor. Sermayeyi koyan bir kişi, emeğini koyan bin kişi. Ama iktidar çoğunlukla sermayeden yana tavır alıyor. Örneğin emeklilere verilen 1.100 Liralık bayram ikramiyesi bu bayramda da artmadı. Oysa emekliler bunun artmasını beklediler” diye konuştu.
 
“İşçi hakkından bahseden neredeyse yok”
 
Ülkemizde yaşanan gelir adaletsizliğine değinen Gazeteci Ahmet Tunca, “Maalesef yaşanan ekonomik kriz nedeniyle emekçilerin çoğu zor durumda. Ama buna karşı işçi hakkından bahseden neredeyse yok. Ülkemizdeki gelir adaletsizliği çözülürse çalışanlar da haklarını almış olurlar. Nedense hakkını arayana isyankar gözüyle bakılıyor. Halbuki dinimiz de alnının teri kurumadan işçinin hakkının verilmesini emreder. İşçi hakkını savunmak için solcu veya sağcı olamaya gerek yok. Alın teri ve emekten yana olmak yeterlidir. Tüm kesimlerin haklarını alabildiği yarınlar diliyorum. Hayat pahalılığının da bir an önce son bulmasını bekliyorum” şeklinde değerlendirmede bulundu.
 
Basın Odası programı yorumcuların Ramazan Bayramı tebrikleriyle sona erdi.