(FETÖ Denilen Örgüte İlişkin Sürekli Yazıma, Kaldığım Yerden Devam.)
Değerli takipçilerim.
Bir önceki yazımda, FETÖ örgütü tarafından, Merhum kızım Cevahir Çağlar'ın nasıl etki altına alındığı ile ilgili yazımda, Yavrumun kaldığı Ayrancı kız öğrenci yurdundan, FETÖ ye ait Ankara Pursaklarda ki şer müştemilatına götürüldüğü ile ilgili yazıma kaldığım yerden devamla,
Ben yurdun girişindeki danışma görevlisi ile tartışırken, lüks bir otomobilin kızımı yurt kapısına bırakıp hızla uzaklaşmasının ardından, yurda girişte beni karşısında gören kızıma nerede olduğunu, geceyi nerede geçirdiğini, Neden yurtta olmadığını sorduğumda, FETÖ ye Bağlı Işık Evleri Ablalar Gurubunda Bazı Evlerde Kaldığını, İmamım Dediği Eski Hedep İstanbul Milletvekili Hüda Kaya Var, O Ablalar Gurubunun İmamıdır Zararlı Bir Yer Değil Cevabını Alınca, Hem Pkk Hamisi, Hem De, Fetö Nün Işık Evleri İmamı Olması Beni Daha Derin Üzüntüye Sokmuştu.
O tarihlerde cemaat görünümlü FETÖ örgütünün, aynı zamanda PKK ile de iltisaklı olduğuna artık bir kuşkum kalmamıştı.
Ama, Ne Devletin sorumluluk taşıyanlarına, Ne de aile fertlerine bunun çok tehlikeli sularda yüzüğünü ne yazık anlatamadım.
Çünkü zaten yeterli bilgi donanımına sahiptir fakat bağlı bulunduğum kurumdakilere bu durumu ilettiğimde, defalarca ölümle tehdit edilmiştim.
Aynen, Kızımın beynini yıkayıp FETÖye ilhak eden Çay Karacaören orta okulunda ve sonra da çok programlı lisedeki öğretmen Y.A.G de beni ölümle tehdit ettiği gibi.
Bu içinde bulunduğum durumu , sömestir tatilinde düzeltip ikna ederim sanmıştım.
(Yazımın devamı, bir sonraki yazımda olacak, Bu yazı dizimi Afyon Time İnternet Medyada Köşemden De takip edebilirsiniz, bizden ayrılmayın.
Hepinize saygılar sunarım
Yorumlar